Özellikle instagram ve Facebook'ta her yediğini içtiğini paylaşan insanlara sempati duyamıyorum. Özel günlerde hatıra babında paylaşılanlara bir sözüm yok fakat içtiği bir bardak suyun bile fotoğrafını paylaşmak bana gereksiz geliyor. O donatılmış sofralara bakınca elimdeki ekmek arasını kebap olarak hayal etmeye çalışmak, ne kadar zor biliyor musun?
sosyal medyada yediğini içtiğini paylaşmak
hepsinin zihniyeti şudur:
"fotoğraf çekip instagram'a atmayacaksak bunun, bu yaşadığımız anın ne anlamı var? bu yediğim köftenin, bu gezdiğim şehrin, bu gittiğim mekanın ne anlamı var yahu?"
bir de bazı fotoğrafların açıklama kısımlarında anlamsız şiirler görüyorum. mesela tekneye binmiş. o sırada teknenin arkasında bıraktığı su köpüklerinin fotoğrafını çekmiş. açıklamaya yazdığı şey şu:
"
Artık demir almak günü gelmişse zamandan,
Meçhule giden bir gemi kalkar bu limandan.
"
ulan yahya kemal'in kemiklerini sızlattın mel'un!
herkes şair, herkes kültürlü, herkes bilgili, herkes isyankar... alakasız fotoğraflara alakasız info'lar beni çıldırtıyor.
-isyanın kime?
+keke!... ne biçim kek bu?
"fotoğraf çekip instagram'a atmayacaksak bunun, bu yaşadığımız anın ne anlamı var? bu yediğim köftenin, bu gezdiğim şehrin, bu gittiğim mekanın ne anlamı var yahu?"
bir de bazı fotoğrafların açıklama kısımlarında anlamsız şiirler görüyorum. mesela tekneye binmiş. o sırada teknenin arkasında bıraktığı su köpüklerinin fotoğrafını çekmiş. açıklamaya yazdığı şey şu:
"
Artık demir almak günü gelmişse zamandan,
Meçhule giden bir gemi kalkar bu limandan.
"
ulan yahya kemal'in kemiklerini sızlattın mel'un!
herkes şair, herkes kültürlü, herkes bilgili, herkes isyankar... alakasız fotoğraflara alakasız info'lar beni çıldırtıyor.
-isyanın kime?
+keke!... ne biçim kek bu?