tanrı inancı bir ihtiyaçtır

avni
insanlık tarihi boyunca tanrı ya da yaratıcı inancı insanları kötülüklere yönelmekten alıkoyan caydırıcı güç olmaktan ziyade zalimleştirerek sözüm ona kutsallık adına toplu katliamlar yapmasına sebep olmuştur. her şey bir tarafa unutmamalıyız ki atalarımız saydığımız insanlar emevilerin talkan ve curcanda yaptıkları toplu kıyımlar sonucunda kılıç zoruyla müslüman olmuşlardır. tarihte pek çok örneğine rastladığımız bu tür toplu kıyımlar günümüzde bile sürdürüldüğüne şahidiz maalesef. bu minvalde caydırıcı güç olarak tanrı ihtiyacı olduğunu söylemek tarihsel gerçeklerle ve hatta günümüz dünyasıyla da pek örtüşmüyor.
diğer taraftan bireysel olarak ihtiyaç olduğunu söylemek de topu taca atmak gibi bana göre. zira tanrı inancı ya da yapılan kötülüklerin cezasız kalmayacağı inancı da insanları kötülük yapmaktan alıkoymuyor. tanrı inancı olmayan bir insan tanrı korkusu olan bir insandan daha dürüst daha merhametli ve daha adil olabiliyor.
bu konuda bizim gibi ülkeleri yöneten pişkinlerle yaptığı hatayı kendine yediremeyip intihar eden uzak asyalıları veya derhal istifa eden avrupalıları gözümüzün önüne getirirsek ne demek istediğim daha iyi anlaşılır.
goddess
insanların sonraki hayata veya ilahi adalete olan güveni çoğunlukla kaosla aramızdaki tek duvar, tanrı inancı olmasaydı din dışında bir kutsalı olmayan insanları engelleyecek hiçbir şey olmazdı.