Bizi mi koparıyo anlamadım ki... Bari zardan düşseydik
zenginsozluk.com/foto
alevi muhtar
şerefsiz hacı gaffur
sokak serserisi ülkücü üçlü
köyden kente göç
...
kamu yönetiminde hoca olsam izletirim öğrencilrime...
şerefsiz hacı gaffur
sokak serserisi ülkücü üçlü
köyden kente göç
...
kamu yönetiminde hoca olsam izletirim öğrencilrime...
Bu gün muhtemelen ateşleyecegim sigara
Fotoğraf atamiyorum yuklenmiyor ama antalya antalya olali böyle kalabalık görmedi.
Ohal e rağmen bu kalabalık ve ozgüvenin tek bir açıklaması var; abbas yolcu!
Ohal e rağmen bu kalabalık ve ozgüvenin tek bir açıklaması var; abbas yolcu!
1 mayista yatanlar 1 mayista calisanlarin edebiyatını yapmasin. Pazar iznimi 1 mayis icin bu gün kullaniyorum.
Biz onlar da calismasin diye mucadele veriyoruz. Siz de veriyorsaniz ancak o zaman konusabilirsiniz.
Biz onlar da calismasin diye mucadele veriyoruz. Siz de veriyorsaniz ancak o zaman konusabilirsiniz.
Alışverişe çıkan yavsaktir. Evinde oturanlara saygim sonsuz.
İstanbul maltepe basta olmak üzere tüm yurtta emeğin sesinin gür bir şekilde dile getirileceği gün.
Disk Genel iş kortejinde ben de bu sese ortak olmanin onurunu yaşayacağım.
Yaşasın 1 Mayıs!!
Disk Genel iş kortejinde ben de bu sese ortak olmanin onurunu yaşayacağım.
Yaşasın 1 Mayıs!!
:)
6 ay sonra tekrar ziyaret etme sansi bulduğum Hatay'ın merkez ilçesi olan tarihi şehir.
Ulucami nin ilerisinde ilk soldan iceri döndüğünüzde hamamin karşısındaki "bizim künefe"bence en iyisi. :)
Ulucami nin ilerisinde ilk soldan iceri döndüğünüzde hamamin karşısındaki "bizim künefe"bence en iyisi. :)
Ters orantılı bu iki şey arasinda sürekli kaliyoruz.
İşte bu yuzden bir çok insanın evinde binilmeyen bisiklet, calinmayan müzik aleti vs hobi ürünleri dolu ama hicbir şey olamamışligi doyamamisligi örtmüyor. Sevisirken bile insanlar sevdiginin solugunda bir anlam varken onun solugunda ya da sesinde bencilce sadece kendini ölçüyor.
fiziksellik ruhsal olana giden bir yol değil de amaç haline geldiginde hizlica yok oluyoruz fazlası değil...
Milan kundera nın yavaşlık kitabını ikinci defa okuyorum. Mükemmel bir kitap.
İşte bu yuzden bir çok insanın evinde binilmeyen bisiklet, calinmayan müzik aleti vs hobi ürünleri dolu ama hicbir şey olamamışligi doyamamisligi örtmüyor. Sevisirken bile insanlar sevdiginin solugunda bir anlam varken onun solugunda ya da sesinde bencilce sadece kendini ölçüyor.
fiziksellik ruhsal olana giden bir yol değil de amaç haline geldiginde hizlica yok oluyoruz fazlası değil...
Milan kundera nın yavaşlık kitabını ikinci defa okuyorum. Mükemmel bir kitap.
Başta bir Fenerbahçeli olarak taraftar refleksi ile karşıladım olaylari lakin gercek şu ki hakli ya da haksizindan öte futbol siyaseton oyuncagi olmuş çamur bir mecraya döndürüldüğünden mutevellit nerden tutsan olay elin kalıyor.
Her şeyimizi çaldılar ülkecek.
Her şeyimizi çaldılar ülkecek.
6ay sonra tekrar yolumun düştüğü şehir lakin
Ne şehir bıraktığım gibi ne de ben eskisi gibiyim.
Ne şehir bıraktığım gibi ne de ben eskisi gibiyim.
...gözünü tavana dikip sabahlamak
Tatlıdır ama tehlikelidir.
Tıraştan tıraşa yüzüne bak,
Unut yaşını
Koru kendini bitten,
Bir de bahar akşamlarından;
Bir de ekmeği
Son lokmasına dek yemeği,
Bir de ağız dolusu gülmeyi unutma hiçbir zaman.
...
Nazım Hikmet Ran
Tatlıdır ama tehlikelidir.
Tıraştan tıraşa yüzüne bak,
Unut yaşını
Koru kendini bitten,
Bir de bahar akşamlarından;
Bir de ekmeği
Son lokmasına dek yemeği,
Bir de ağız dolusu gülmeyi unutma hiçbir zaman.
...
Nazım Hikmet Ran
Katil sürüsünün suriye halkına attığı 103 tomahawk füzesinin 71 ini imha etmiş olan hava savunma sistemidir.
S 400 ün ne olduğunu si düşünün.
S 400 ün ne olduğunu si düşünün.
Zorlu bir kış geçirdim, seninki gibi neftî
acıktım, bitlendim, bir yerlerim sancıdı
sökmedi ama hoyrat kuralları faşizmin
çünkü kalbim aşktan çatlayıp yarılırdı.
Her sabah çarpışarak çekilirdi karanlık alnacımdan
acılar bile duymadım kof yürekler önünde
beynim her sabah devrimcinin beyniydi
_____________ İsmet Özel
acıktım, bitlendim, bir yerlerim sancıdı
sökmedi ama hoyrat kuralları faşizmin
çünkü kalbim aşktan çatlayıp yarılırdı.
Her sabah çarpışarak çekilirdi karanlık alnacımdan
acılar bile duymadım kof yürekler önünde
beynim her sabah devrimcinin beyniydi
_____________ İsmet Özel
Beni Netflix e üye yapan dizi.
Günaydın (:
Bir insani siyasal ve sosyal hayata hazırlayan önemli bir pratiktir. İnsan yalnızlığı kimsesizlik olarak algiliyor bu pratikten yoksun kalarak diger insanların arasinda bunu bu eksikliğini gidermeye çalışıyorsa bu caba beyhudedir. Sonu malupluktur. İnsan yalniz kalarak kendiyle arkadaş olarak kalmiyorsa aşırı sosyal bi hayatin reel ya da sanal olmasi farketmiyor. Cok aktif sosyal hayatınız olsa bile bu pratiğiniz yoksa yanilgi ve yenilgi kacinilmazdir.
Sosyal medyada olmakla sosyal hayatta olmanin bunpratik olmadan hic bir farki ve değeri yoktur.
zenginsozluk.com/foto
Sosyal medyada olmakla sosyal hayatta olmanin bunpratik olmadan hic bir farki ve değeri yoktur.
zenginsozluk.com/foto
Yok böyle bir şey sadece ilkel benligin istesiklerine böyle ulaşmak aykırıymiş gibi görünmek var.
Bir sabah kalkmışsın gün hakikaten aydın olmuş.
Çok sevdiğim 1 ismet özel şiiri.
kim yeni terleyen bıyığına, sakalına sevdalanmışsa
ölünceye kadar bu daireden dışarıya ayak atamaz
hafiz
yaz günleri beni hatırlamıyor.
salgılı bir hayvanla bitişiyorum yaz yaklaşınca
yayılıyorum ortasına sevgili tüylerimin
geniş uykulardayım, muazzam uykularda
yılların zulmünden haberim yok
ne de süzgün taşralı kızlar korosundan
geçiyor hazza yatkın dudaklarıyla gece
canımın ilmekleri arasından.
beni artık kimseler arayıp da bulmasın
beyaz harmanilerin göklere açık sofrasında
yıktığım saltanatın dizinde inlediğim
aşkın en tabanında yattığım anlaşılmasın
çünkü ben çok gizli bir yanlışın
dehşetengiz yeteneğini ölçmek için
yepyeni bir hata için iniyorum akdeniz'e
meryemoğlu sanıp ben zavallı ademi
çarmıha çaktılar orda çok zaman önce.
çok zaman önceydi ki otobüsler
mermer sütunlu şehirlerden sahil çardaklarına
nice yılgın havarilerle gidip geldi.
hepimiz, yani taflan çiğnemekle güzelleşen çocuklar
havariler karşısında harami
gövdesinde hayvan kabarınca mecalsiz
kutlu bir tan çıkarmayı denedik
kayser makinasından
anneler
sevecen gözyaşlarıyla korurdular bizi.
bizi sen ey beyhude ve baygın duyguların yırtıcısı
sen ey loş çalgıları uykulardan çıkarıp
bahçelerin hayatına yerleştiren esrar
bizi bırakmıştın
acı güller salınırdı kanımın raddelerinde
ve ben güneş altında kendini bize öptüren neyse
gece onun kimlerle buluştuğunu araştırdım
o zaman yalın yürek kaldım şiddetin çölünde
aldanışların çölünde korkudan
denize dilimi soktum ayaklarımdan önce.
bu kadar, bu kadardı akdeniz
aslı yokmuş dinlediklerimin
eski moda güneş sanrılarından
bir şair cesedinden hiç farkı yok denizin.
yok ve yaz günleri beni hatırlamıyor
boğulmuş hüznü gösteriyor bana memelerinden
geçiyorum bir yakıcı maviden derinleştirilmiş mora
geçiyorum ayaklarım altında kumları hıçkırtarak
kara yaz! karanlık yaz! kararan vücutlardan
rıhtıma varmayan ceset elbette hatırlanmaz.
kim yeni terleyen bıyığına, sakalına sevdalanmışsa
ölünceye kadar bu daireden dışarıya ayak atamaz
hafiz
yaz günleri beni hatırlamıyor.
salgılı bir hayvanla bitişiyorum yaz yaklaşınca
yayılıyorum ortasına sevgili tüylerimin
geniş uykulardayım, muazzam uykularda
yılların zulmünden haberim yok
ne de süzgün taşralı kızlar korosundan
geçiyor hazza yatkın dudaklarıyla gece
canımın ilmekleri arasından.
beni artık kimseler arayıp da bulmasın
beyaz harmanilerin göklere açık sofrasında
yıktığım saltanatın dizinde inlediğim
aşkın en tabanında yattığım anlaşılmasın
çünkü ben çok gizli bir yanlışın
dehşetengiz yeteneğini ölçmek için
yepyeni bir hata için iniyorum akdeniz'e
meryemoğlu sanıp ben zavallı ademi
çarmıha çaktılar orda çok zaman önce.
çok zaman önceydi ki otobüsler
mermer sütunlu şehirlerden sahil çardaklarına
nice yılgın havarilerle gidip geldi.
hepimiz, yani taflan çiğnemekle güzelleşen çocuklar
havariler karşısında harami
gövdesinde hayvan kabarınca mecalsiz
kutlu bir tan çıkarmayı denedik
kayser makinasından
anneler
sevecen gözyaşlarıyla korurdular bizi.
bizi sen ey beyhude ve baygın duyguların yırtıcısı
sen ey loş çalgıları uykulardan çıkarıp
bahçelerin hayatına yerleştiren esrar
bizi bırakmıştın
acı güller salınırdı kanımın raddelerinde
ve ben güneş altında kendini bize öptüren neyse
gece onun kimlerle buluştuğunu araştırdım
o zaman yalın yürek kaldım şiddetin çölünde
aldanışların çölünde korkudan
denize dilimi soktum ayaklarımdan önce.
bu kadar, bu kadardı akdeniz
aslı yokmuş dinlediklerimin
eski moda güneş sanrılarından
bir şair cesedinden hiç farkı yok denizin.
yok ve yaz günleri beni hatırlamıyor
boğulmuş hüznü gösteriyor bana memelerinden
geçiyorum bir yakıcı maviden derinleştirilmiş mora
geçiyorum ayaklarım altında kumları hıçkırtarak
kara yaz! karanlık yaz! kararan vücutlardan
rıhtıma varmayan ceset elbette hatırlanmaz.
En sevdiğim şairlerdendir.
Bi milan kundera hayranı olarak bu gün okumaya başladığım kitap.
Çok tuhaf ki milan kundera nın adını da ilk defa nefret ettiğim bi şahıs olan *lif Ş*fak ın baba ve piç kitabında duymuştum.
Çok tuhaf ki milan kundera nın adını da ilk defa nefret ettiğim bi şahıs olan *lif Ş*fak ın baba ve piç kitabında duymuştum.