cedric

kıvamı tutturulamayınca beton gibi sert olan yiyecek.
rafadan olması tercih sebebidir.

gülse birselin, beyaz türk/beyaz yaka sit-com'larını ülkeye benimsetti. nişantaşı ve cihangir entellerini/zenginlerini, yurdum insanının tüketebileceği bir formatta karikatürize ederek bir anlamda recep ivedik ve cumali ceber tarzı bir sosyolojik yıkıma çanak tuttu. bu da o projelerinden birisi.

iran medeniyeti de aynı türk medeniyeti gibi geçmişi binlerce yıllara dayanan bir medeniyettir. yolu her zaman o veya bu şekilde türklerle karşılaşmıştır. bu ülke bir çok arap ülkesi gibi ,sınırları cetvelle çizilerek, batı tarafından yoktan var edilmiş değildir. bu sebeplerden ötürü rejimi ne olursa olsun iran halkına karşı hep bir saygım, hep bir sempatim olacaktır.

iki türlüsü vardır, kıymalı ve mercimekli. en çok bilineni kıymalı olandır. kaşıkla yenir ve bir kaşığa ne kadar çok sığarsa (ne kadar küçükse) o kadar marifetli ellerden çıktığı söylenir.
mercimekli olanı ise genelde iç anadoluda yapılan türdür. çatalla yenir, büyük olur. mercimekler haşlanır, soğan ve bir kaç çeşit baharat eklenir. şeritler halinde kesilen yuvarlak açılmış hamur şeritinin tam ortasına ince bir çizgi halinde yayılır. şeritin yanları ortada, yukardan kapatılır. sonra dikdörtgen şeklinde kesilir. tepsiye dizilir. fırında üstü kızarana kadar pişirilir. daha sonra ocakta üstünü bürüyünceye kadar su eklenip yumuşayıncaya kadar arada su eklenerek kaynatılır. üstüne kızartılmış kırmızı biber eklenmiş tereyağı dökülür. servis yapılır.

insanın içinde hem kendine hem de başkasına karşı besleyebileceği, en zararlı duygulardan bir tanesi.

içimizde yeşeren huzuru tek başına alt üst edecek kadar güçlü, aklı kontrol edebilecek kadar kurnaz, var olan herşeyi yok edebilecek kadar tehlikeli. o söz dinlemeyen yaramaz bir çocuk ve önüne gelene istediği gibi davranabilme özgürlüğüne sahip. bazen bir fırtına gibi eser, bazen de uslu bir kedi gibi kıvrılıp uyur. ortaya çıktığında neyi hedef alacağı hiç bir zaman belli olmaz. eser deli rüzgar gibi.

üniversitelerden yüzlercesinin mezun olup boş gezdiği. dersanelerin bir yıl bedava çalışın seneye belki işe alırız diyerek kullandığı, iyisi de kötüsü de olan meslek insanları.
yapılması hiç de zevk, keyif ya da idealler için olmayan bir meslek dalı. göründüğü kadar kolay değil! eğer ders verdiklerinizin ileri de büyük insanlar olacağını ve işe yaramaları gerektiğini düşünürseniz, onları kaliteli insanlar yapmaya çalışırsınız ve bu canınızı çıkarır. birşeyler öğretmeyi başardığınızı görünce sevinir, maaşı alınca ana avrat(maaşı verenlere) söversiniz.
ayrıca dümdüz zannedilen insanlar. öyle değil!

dayanılmaz ağrılara sebebiyet veren çapı küçük, etkisi büyük hain taş.
bu taşların büyük çoğunluğu (%85 kadarı) kalsiyum oksalat ve kalsiyum fosfat taşlarıdır.
erkeklerde kadınlara oranla daha sık görülür.
hematüri (idrarda kan görülmesi), ve kolik tarzda ağrı (sancılı, bıçak saplanır gibi) karakteristiktir.
atılabilecek büyüklükte taşı düşürebilmek için yapılacak en iyi şey bol sıvı tüketmek ve hareket etmektir.
üretere girmiş taşı daha çabuk düşürebilmek için ip atlamak ve yürüyüş yapmak faydalı olabilir.
idrar yolları taşları, kendini tekrar etme olasılığı yüksek baş belalarıdır. ilk taş düşürme hikayesinden sonra, olguların %20-50 si 10 yıl içinde tekrar bu hastalıktan mustarip olmaktadır.

diğer meslek mensubu kişiler tarafından sıkça eleştirilen kişilerdir. avukat olmadan önce 4 ya da 5 sene okurlar (artık okulun uzamasına bağlı) kimi dersleri 2-3 kere alırlar öğrenciyken, aa bekledikleri dersten fd gelir, hocaya gerekçe sorduklarında evladım bu ders önemli, iki sefer dinleyin daha rahat anlarsınız gibi bi cevap aldıkları olmuştur.

bir yerde kendilerini tanıtırken ben av.xx yy diye söze başlamaları garip karşılanmaktadır.

herkes bok atar ama bok atanların %70i bi gün onlara muhtaç hale düşer.

kazandıkları parada herkesin gözü vardır. biz üç kuruş maaşla geçiniyoruz adam bi davadan kaç bin lira kaldırıyor mnkym mantığı güdülmektedir, oysa bilinmez ki o avukatın çektiği çileye o para azdır.

o kadar uğraşır didinir, kararı bekler hevesle. karar anında kurbanlık koyun gibi beklemektedir yazık.

basta kullanınca bazen şık mı şık sonuçlar verebilen, ama bas çalarken kullanılması pek makbul olmayan (parmak daha yumuşak tonlar verir, bi de pena eldeyken slap yapmak zordur) küçük üçgenimsi bir şey. yine de yanımda 1-2 tane bulundururum.
(bkz: overkill) (bkz: megadeth)

ayrıca elektro için jim dunlop high veya 0.80-1.20 likleri tavsiye edilir.

serveti fünun dergisinde yazmıştır.düz yazılarıda vardır.serveti fünun akımındandır.sanat sanat içindir görüşündedir, dili doğal olarak farsça arapça yoğunluklu ağırdır ama türkçe bilmeyen fars arap anlamaz şiirlerini.rubabı şikeste(kırık saz) diye eseride vardır.burda bir şiirinde fikri hür vicdanı hür bir şairim demektedir. yeni lisancı, sanat halk içindir görüşünü benimseyen, dilde sadeliğe giden bir nevi karşıt akım şairi mehmet emin yurdakul da kırık saz adlı bir kitap çıkarmıştır. yanılmıyorsam oda bir galatasaray lisesi mezunu ve dönemini birincilikle bitirmiş ünlü şair. annesi rum asıllı babası çankırılıydı. 22 yaşındayken kız öğretmen okulu öğrencisi, 14 yaşındaki nazıme hanımla evlendi. yazdığı şiirlerde aşk, ev, doğa, özgürlük, temalarını işlemiştir...

yeşilırmakın ikiye ayırdığı merkeziyle karadenizin yeşilinin hissedilmeye başlandığı şehir. yeşilırmak kenarındaki tarihi evler, iki yakayı birbirine bağlayan köprüler üzerinden seyredilir, çarşı pazarında hediyelik eşya dükkanları sıklıkla görülür ki buralardan eğer bekleyeniniz varsa ya da ne bileyim hatıra niyetine geleneksel bez bebeklerden satın alabilirsiniz.

osmanlı döneminde 15. yüzyılın ilk yarısından itibaren şehzadelerin görev yaptığı bir sancak olduğu için şehzadeler şehri olarak anılır. rivayet edilir ki, seyahati sırasında evliya çelebi amasya?dan ayrılmak dahi istememiştir.

şehre ruh katan diğer bir öğede tabi ki ferhat ile şirin efsanesine ev sahipliği yapmasıdır. yayalar için yürüyüş alanlarının çok iyi bir şekilde düzenlendiği şehirde yürürken kendinizi ferhat ile şirin anıtının yanında bulabilirsiniz.

anlayacağınız uzun lafın kısası gezilesi görülesi yerlerin başında gelir.