1948 Bursa doğumlu şair. adı Zekai Özger'dir. Şiirlerini bu isimle yayınlamıştır. Ankara sbf'de basın yayın yüksekokulunda eğitim görmüştür bir dönem trt'de çalışmıştır.
29 Nisan 1973 günü ankara'da sokakta ağır yaralı halde bulunmuştur. Henüz 25 yaşında beyin kanamasından hayatını kaybetmiştir. Şiirlerini okudukça "ulan az daha yaşasaydı da biraz daha yazsaydı" hissi verir.
MERHABA CANIM
ben az konuşan çok yorulan biriyim
şarabı helvayla içmeyi severim
hiç namaz kılmadım şimdiye kadar
annemi ve allahı da çok severim
annem de allahı çok sever
biz bütün aile zaten biraz
allahı da kedileri çok severiz
hayat trajik bir homoseksüeldir
bence bütün homoseksüeller adonistir biraz
çünki bütün sarhoşluklar biraz
freüdün alkolsüz sayıklamalarıdır
siz inanmayın bir gün değişir elbet
güneşe ve penise tapan rüzgarın yönü
çünki ben okumuştum muydu neydi
biryerlerde tanrılara kadın satıldığını
ah canım aristophones
barışı ve eşek arılarını hiç unutmuyorum
ölümü de bir giz gibi içimde
ölümü tanrıya saklıyorum
ve bir gün hiç anlamıyacaksınız
güneşe ve erkekliğe büyüyen vücudum
düşüvericek ellerinizden ve
bir gün elbette
zeki müreni seveceksiniz
(zeki müreni seviniz)
Divan edebiyatında şiirin en etkileyici mısrasına denir. Bazı örnekleri:
-Eğer maksat eser ise mısra-ı berceste kafidir.
-Gül yağını eller sürünür çatlada bülbül.
-Su uyur düşman uyur hasta-i hicran uyumaz.
-Eğer maksat eser ise mısra-ı berceste kafidir.
-Gül yağını eller sürünür çatlada bülbül.
-Su uyur düşman uyur hasta-i hicran uyumaz.
Yüzyüze bakamayacak şeyler yaşandıysa gerekli olandır.
Kafka okumuş mücahit işidir.
-Sıçmak da yasak mı gurban?
+Degil
-yat da suratına sıçam it oğlu it.
Babannemdir. Kadının başı ağrısa "yavrum ben ölüyorum galiba vah tüh" diyor. En kötüsü de belirtileri öğrenip destekli sallaması. Altın günlerinde öğrendiği semptomları ruh haline göre kendine yakıştırıp enfes teşhisler yapıyor.
Konserlerinde "Ne oqıyım, ne oqıyım" diyerek repertuarının genişliğini her fırsatta gösteren büyük sanatçı.
Giderken boş gidilmemek için meyve suyu, kola vs götürülen, kısası makbul olan etkinlik.
Ayrıca Amacı hastaya moral vermek olsa da patavatsız bir akrabanın saçma söylemleri yüzünden her an fiyaskoya dönüşebilir.
Ayrıca Amacı hastaya moral vermek olsa da patavatsız bir akrabanın saçma söylemleri yüzünden her an fiyaskoya dönüşebilir.
Katılmadığım görüştür.
Başlık bilgi içindir. Bilgi de en büyük zenginlik olduğuna göre,
Başlık zenginlik içindir.
Başlık bilgi içindir. Bilgi de en büyük zenginlik olduğuna göre,
Başlık zenginlik içindir.
Memduh Şevket'e Yerli çehov dense de birçok otoriteye göre durum hikayeciliğinin üstadıdır.
Mesleğinden ve kariyerinden çok bu tarz saçma sapan olaylarla gündem olan sözde teknik direktör. Şenol Güneş'le karşılaştıranlar falan görüyorum bazen, gülüp geçiyorum.
"Tıp olmazsa diş yazarım" diyen fütursuz bir gençlik yüzünden ikinci planmış gibi hor görülen, kanımca değeri bilinmeyen meslek dalı.
Anadoluda birçok yerde muadilleri "emmoolu, dezzegızı vs" olan, akrabalık bildiren terim.
Beyaz adamla mola verince "çok yürüdük, ruhumun bana yetişmesini bekliyorum" diyen kızıldereli beyanatı ile desteklenen yargı.
Son birkaç gün başıma gelen durumdur. Bu süreçte anladım ki kısa sürede alışmışım buraya. Girip de bir sol frame'e bakmayı adet edinmişim hemen.
Hızlı hızlı yapılan eylemdir. Kişi bir yerlere vurmamak, dönüşü olmaz hatalar yapmamak ve en önemlisi geri alınamayacak sözler söylememek için yalnız ağzını değil zihnini de meşgul etmeye çalışır. Volta atar, sigarasından seri nefesler çekip üfürürken de başka şeyler düşünmeye çalışır.
Midye, donas, yaprak sarma ve tabiki ERİK
Güzel alışkanlıktır, kişinin kalemini kuvvetlendirir ayrıca ızun zamandır düzenli olarak yaptığım nadir etkinliklerden biri.
Pek dışa dönük bir günlük değil ama benimkisi. Böyle günlük olaylardan çok o gün hissettiklerimle ilgili. İnsan bi anla alakalı birçok şeyi unutabiliyor, günlüğüne yazsa, bir yerlere kaydetse bile. Ama hissettiğin şeyi asla unutmuyorsun. En güzel tarafınds bu bence günlüğün. O gün yağmur yağmıştı demenin bin türlü yolu var nasıl olsa hislerden geçen
Pek dışa dönük bir günlük değil ama benimkisi. Böyle günlük olaylardan çok o gün hissettiklerimle ilgili. İnsan bi anla alakalı birçok şeyi unutabiliyor, günlüğüne yazsa, bir yerlere kaydetse bile. Ama hissettiğin şeyi asla unutmuyorsun. En güzel tarafınds bu bence günlüğün. O gün yağmur yağmıştı demenin bin türlü yolu var nasıl olsa hislerden geçen
sözlüğe girdiğimden beri -hatta öncekileri de okudum- girilerini severek takip ettiğim yazar tanesi. sağolsun sözlüğü daha girilesi kılan etkenlerden birisi.
Akıllara hep şu sahneyi getirir.
"hayat neden bu kadar zalim? insanlar... insanlar neden bu kadar zalim? yaşamak neden bu kadar zor ve bu kadar güzel, ve vazgeçilmez?
"hayat neden bu kadar zalim? insanlar... insanlar neden bu kadar zalim? yaşamak neden bu kadar zor ve bu kadar güzel, ve vazgeçilmez?
Arkasından çoklarının "İntihar edeceksek onun gibi edelim" dediği zevat-ı muhtereme.
zenginsozluk.com/foto
zenginsozluk.com/foto
Yağışın sıvı durumdaki hali. Ayrıca akla bir Sunay Akın şiirini getirir.
Şemsiye yapımcıları
ıslanmaktan
tek kişiyi koruyacak genişlikte
kesince kumaşları
yağmur değil
yalnızlıktır yağan
Şemsiye yapımcıları
ıslanmaktan
tek kişiyi koruyacak genişlikte
kesince kumaşları
yağmur değil
yalnızlıktır yağan
Açılımı model United Nations olan kısaltma. Dünyada birçok üniversite ve lisenin organize ettiği, birleşmiş milletler komitelerinin işleyişlerinin simule edildiği etkinliklerdir. En eskisi Harvard'ın yapmış olduğu (bkz:hmun) dır.
Türkiyede de uzun yıllardır birçok üniversitede ve lisede yapılmaktadır.
Ps: en köklüsü de (bkz:muntr)
Türkiyede de uzun yıllardır birçok üniversitede ve lisede yapılmaktadır.
Ps: en köklüsü de (bkz:muntr)
(bkz:endemik bitki) sadece belli bir bölgede yetişen bitki türüne denir. Türkiyede 3 binden fazla endemik bitki türü varken bu sayı avrupanın tamamında 2700lerdedir. Bereketli topraklardayız efem.
Entelektüel kelimesinin yanlış yazımı. Bilinen bir hatadır. Çok da mühim değildir.