parody

Bir anda, aniden anlamlarında kullanılan sözcük.

Kütüphanenin önünde güzel havada çimlere yayılmış ve öyle huzurluydular ki.


zenginsozluk.com/foto

Alpha

Nehirlere karışan zehirli atıklar gibi
ağır ağır akarak kanıma karışmakta
yokluğun!

Hiç sormadım, neydi başka elbiseler içinde bulduğun
aynı askıyla dolaba kaldırılan iki güzel yelektik biz
güveye benzer bir şey oldu suskunluğun!.. anladım ki:

aşk naftalinlenmiyormuş meğer, eğer kanıtlanmıyorsa suçun!

Gayet seviyeli muhabbetler dönen program. Kaliteli konukları ve ara ara ilgi çekici, merak uyandıran konulara değiniliyor.

Çok fazla takip etmem fakat bildiğim ve en çok uyan özelliğim, farklılığı sevmesi, değişikliklerden hoşlanması. Sürekli aynı yoldan gitmekten bile sıkılırım, değişik yollar denerim. Değişim ruhumda var, ulan yaşadığımız şu dünyayı hemen değişemiyorduk ama değil mi...

(bkz:yay)

Karikatürlerle arası iyi olan, kaliteli karikatür zevkine sahip olan yazarımız. Kısa bir aradan sonra tekrardan aramızda görmek güzel, hoş gelmiş, kalemi daima ışıldasın.

Katlaması bakımından cezbedici olan, hijyen sevenlerin mutlaka yanında bulundurması gereken ihtiyaç malzemelerindendir.

Ayrı bir sempatisi var zengin sözlük'ün. sadeliği, kirlilikten arınmışlığı burayı daha da farklı bir yer hâline getiriyor. yazarlarına verdiği değer ile var olan bir sözlük, samimiyeti açıkça özetliyor. Nice yaşlara, samimiyetinle, sadeliğinle, özgünlüğünle hep var ol. Ve değerli yazarlar iyi ki varsınız, burası sizlerle çok daha güzel.

solgun bir gül oluyor dokununca

Çoklarından düşüyor da bunca
Görmüyor gelip geçenler
Eğilip alıyorum
Solgun bir gül oluyor dokununca.

Ya büyük şehirlerin birinde
Geziniyor kalabalık duraklarda
Ya yurdun uzak bir yerinde
Kahve, otel köşesinde
Nereye gitse bu akşam vakti
Ellerini ceplerine sokuyor
Sigaralar, kağıtlar
Arasından kayıyor usulca
Eğilip alıyorum, kimse olmuyor
Solgun bir gül oluyor dokununca.

Ya da yalnız bir kızın
Sildiği dudak boyasında
Eşiğinde yine yorgun gecenin
Başını yastıklara koyunca.
Kimi de gün ortası yanıma sokuluyor
En çok güz ayları ve yağmur yağınca
Alçalır ya bir bulut, o hüzün bulutunda.
Uzanıp alıyorum, kimse olmuyor
Solgun bir gül oluyor dokununca.

Ellerde, dudaklarda, ıssız yazılarda
Akşamlara gerili ağlarla takılıyor
Yaralı hayvanlar gibi soluyor
Bunalıyor, kaçıp gitmek istiyor
Yollar, ya da anılar boyunca.
Alıp alıp geliyorum, uyumuyor bütün gece
Kımıldıyor karanlıkta ne zaman dokunsam
Solgun bir gül oluyor dokununca.

(bkz:behçet necatigil)

Vedaların yaşandığı, sevdiğin şehirden ayrılırken üzüntü veren, sevmediğin şehire doğru giderken ise bıkkınlık veren; dünyanın en garip, karışık duygularına kapılmanı sağlayan yer.

Ekmek peşinde koşan ve bu konuda sınırları zorlayan bi yığın insan da cabası olur, biri bağırır yozgat yozgat diğeri bayburt der, kolundan tutup abi nolur bizi tercih et demedikleri kalır.

Keskin bir zekâdan başkası değildir. Tüm dengeleri kuran da bozan da odur.

KuzeyDoğu anadolu'da yer alan plaka numarası 36 olan ildir. Kars'ta bulunan ani harabeleri, tarihi ve turistik açıdan büyük öneme sahiptir.

soundtrackler ve sahne geçişlerindeki trafik akışına bayıldım. öteki türk dizilerindeki gibi on yıllardır vazgeçilmeyen istanbul boğazı geçişi klişesine yer vermemişler ve farklı bir bakış açısı getirmişler. yukarıdan yapılan yoldaki muazzam çekim, âdeta büyülüyor. hele taksilerin olduğu bir sahne vardı ki budur dedim.

haluk bilginer oyunculuğu zaten tartışılmaz. kurgu çok güzel, oyunculuklar, arada verilen bilgiler. örneğin yuri gagarin vostok-1 hikâyesi çok iyiydi. yine aynı şekilde "insanlar dinlemiyorlar" şeklindeki insanlara yapılan gönderme de öyle. yalnız sosyal medya fenomenlerinden birinin tespitine hemfikirim. haluk bilginer'i bulan çatıya çıkarıp şiir okutuyor. adam hakkını veriyor, hâliyle senaryoya dahil edilmesi, yapımı daha da zenginleştiriyor.

Kişisel bakımına önem veren, hassasiyetle ağız ve diş bakımına özen gösteren insan beyanıdır. Ayrıca bunu söyleyenlerin çoğunluğunun beyaz yakalı ve kadın olma olasılığı da yüksek muhtemeldir. Ağız ve diş sağlığı açısından bu konuya önem göstermekte de büyük fayda var. Hassasiyet gösterilmesi gereken konulardan. Kamu spotu gibi oldu ama idare edin.

Tanıştığıma hiç memnun olmadığım kimselere, durmadan, ''Tanıştığıma memnun oldum'' demek beni öldürüyor. Ama hayatta kalmak istiyorsanız, ille de bu zırvaları söylemek zorundasınız.

Çavdar tarlasında çocuklar

behçet Necatigil şiiri.

Sevgileri yarınlara bıraktınız
Çekingen, tutuk, saygılı.
Bütün yakınlarınız
Sizi yanlış tanıdı.

Bitmeyen işler yüzünden
(Siz böyle olsun istemezdiniz)
Bir bakış bile yeterken anlatmaya her şeyi
Kalbinizi dolduran duygular
Kalbinizde kaldı.

Siz geniş zamanlar umuyordunuz
Çirkindi dar vakitlerde bir sevgiyi söylemek.
Yılların telâşlarda bu kadar çabuk
Geçeceği aklınıza gelmezdi.

Gizli bahçenizde
Açan çiçekler vardı,
Gecelerde ve yalnız.
Vermeye az buldunuz
Yahut vaktiniz olmadı.

Sabah çok bulutlu ve yağmurlu, öğlen güneş açan, ardından bir saat sonra şiddetli bir rüzgar ve soğuk başlayan, akabinde tekrar güneş açan ve ısınan; akşam ise tekrardan sağanak yağmurlu hava gibi değişken bir ruh hâline sahibim.

Twitter'da dalgasını geçerlerken tesadüf ettim. Sonra instagram'da mevcut profiline baktım. Burada da videoyu izledim yarıya kadar. Hakikaten bebek yüzlü bir gençlik geliyor. Ama tabii herkes için geçerli bir önerme değil, genlerdendir. Yeni bir türk justin bieber neden olmasın. Bir zarar görmüyorum. Gayet başarılı bir çocuk sonuna kadar destekliyorum. Hülya avşar, gülben ergen, kerimcan durmaz gibilerin prim yaptığı ülkemizde güzel şeyler de olduğunu kanıtlıyor bence bu durum. Diğerleri ise bir bitmediler, çürüyüp gitseler ne hoş olur!

Kurşun, m16'dan saatte 3.510 kilometre hızla çıkar. ses hızından daha hızlı. O yüzden seni kalbinden vururlarsa, seni öldüren kurşunun sesini duymazsın bile.

La casa de papel


zenginsozluk.com/foto

Ahmed arif şiiri.

Terk etmedi sevdan beni,
Aç kaldım, susuz kaldım,
Hayın, karanlıktı gece,   
Can garip, can suskun,   
Can paramparça...   
Ve ellerim, kelepçede,   
Tütünsüz uykusuz kaldım,   
Terk etmedi sevdan beni...

(bkz:hasretinden prangalar eskittim)

Pek az şeye sevinebiliyorum son zamanlarda. Bugün beni sevindiren şey la casa de papel'a başladım, soygun konulu kaliteli hikâyeleri hep sevmişimdir. Gayet güzel işleniyor dizide soygun konusu. Bu da beni sevindirdi. Sevinebilmeyi O kadar minimal şeylere indirgeyebiliyorum işte sözlük, durum bu. ileride gerçekten suya sabuna dokunur bir sevincim olursa burada, bu başlık altında sizlerle paylaşıyor olacağım.

Dinlenme, görme, tanıma isteğiyle ve amacıyla yapılan geziler. Turist çekmeye yönelik alınan kültürel ekonomik, teknik önlemler ve buna yönelik yapılan çalışmalar bütünü.

İleriyi düşünerek ölçülü davranma, sakınma anlamlarına gelir.

İçinde bulundurma, içine alma, içerme ve kapsama anlamlarında kullanılan sözcük.