Ne yazık ki ülkemizin cahillikte geldiği üst noktadır. Atılan yalanların rahatlığına baktıkça aklı çıkıyor insanın swh. Demek ki ne kadar sıkarsan sık bir haliyle inanan bir güruh olacaktır diye düşündürür. İnsanın istediği kişi olabileceğinin göstergesidir.
(bkz:allah olmayı istemek)
(bkz:evlilik)
okulu bitirip askerliği yaptığınız andan itibaren başınıza gelebilecek şeydir evlenmeye zorlanmak. öyle bir şeydir ki ufak ufak milim milim girerler kanınıza. her seferinde bir şekilde sıyrılsan bile o soru elbet karşınıza çıkar:
+ee evlilik ne zaman?
-evlilik?
+evet, bak herkes evlendi haydi seni de evlendirelim (saçma bir sırıtma ile)
-kız nerede? daha var o işlere.
+iyi evde kal!
en son halihazırda 30 tane torunu olan anneannem "ben torun istiyorum" diye bağırdı bana. muhabbet şu şekilde:
+ben torun istiyorum
- anneanne senin 30 tane torunun var.
+olsun onlar eskidi (cidden yasandi)
son bomba yine anneannemden geldi:
+köyde bizim bidibidi amcanın kızı var. evlendirelim sizi
-anneanne git başımdan ya
+ kız çok becerikli sığır bile güdüyor.
dertliyim sözlük kaçıyorum yakalayacaklar...
okulu bitirip askerliği yaptığınız andan itibaren başınıza gelebilecek şeydir evlenmeye zorlanmak. öyle bir şeydir ki ufak ufak milim milim girerler kanınıza. her seferinde bir şekilde sıyrılsan bile o soru elbet karşınıza çıkar:
+ee evlilik ne zaman?
-evlilik?
+evet, bak herkes evlendi haydi seni de evlendirelim (saçma bir sırıtma ile)
-kız nerede? daha var o işlere.
+iyi evde kal!
en son halihazırda 30 tane torunu olan anneannem "ben torun istiyorum" diye bağırdı bana. muhabbet şu şekilde:
+ben torun istiyorum
- anneanne senin 30 tane torunun var.
+olsun onlar eskidi (cidden yasandi)
son bomba yine anneannemden geldi:
+köyde bizim bidibidi amcanın kızı var. evlendirelim sizi
-anneanne git başımdan ya
+ kız çok becerikli sığır bile güdüyor.
dertliyim sözlük kaçıyorum yakalayacaklar...
Beynini kullanmaya aciz, yeri geldiğinde kuracağı cümlelerin din tüccarı bir şarlatanın kendisine vereceği bir muskadan daha kuvvetli olabileceğini anlamaktan uzak insan eylemidir. Bir de büyü diye bir şey yok be hacı. Yalan dolan be... Supernatural izleyip gaza gelmiş olabilme ihtimali yüksektir...
Biraz önce karşılaştığım bir soru ve ardından verilen cevap ile şok olduğum saçmalıklar bütünü.
Orta yaşlı bir kadın "evimde, ölen kaynımı görüyorum, ne yapmalıyım" diye bir soru sordu. Alanında "uzman" şahıs ise bu kişinin şizofren olabileceği tehlikesini gözardı edip "şeytan sana vesvese veriyor, x suresini oku" dedi lan! Televizyonlarda bunlar var. Gel de uyu...
Orta yaşlı bir kadın "evimde, ölen kaynımı görüyorum, ne yapmalıyım" diye bir soru sordu. Alanında "uzman" şahıs ise bu kişinin şizofren olabileceği tehlikesini gözardı edip "şeytan sana vesvese veriyor, x suresini oku" dedi lan! Televizyonlarda bunlar var. Gel de uyu...
Çeşitli iş kollarında, işçilerin ekonomik mücadelesini verdikleri kurumlardır sendikalar. Hemen hemen her iş kolu için bir sendika vardır ve bu sendikalar yukarıda bir konfederasyonlara bağlıdır.
(bkz:disk), (bkz:hak-iş)
Tabii ki bu sendikalar her ne kadar işçi hakkı savunmak için orada olsa da içerisinde karakterinden ödün veren kişiler vardır. Türk-iş'e bağlı tez-koop-iş sendikasında işyeri temsilciliği yaptığım zaman buna şahit olmuştum. Çalıştığım şirket işçi çıkarma yaptı. Bir gün içerisinde 900 kişi işten çıkarıldı. Tabi bunun bilgisi bize tam 1 hafta öncesinden bize geldi ve sendika yöneticisi ile aramda geçen diyalog şu şekilde;
St: sendika temsilcisi
Z: zeus aşkına
Z: merhaba, içeriden haber aldık toplu işten çıkarma olacakmış. Ne yapılacak?
St: kim? Ne? Ne zaman? Yaaooww bırah ya, biz sorduk o şeyi işverene. Öyle bir şey yok! İşinize bakın
Z: abi size söyler mi adamlar işten atacakları zaman?
St: ya- Yaaooww yok öyle bir şey
Z: peki. Görürüz.
Bu görüşmeden bir hafta sonra 900 kişi işten atıldı. Diyeceklerim bu kadar. Evet.
(bkz:disk), (bkz:hak-iş)
Tabii ki bu sendikalar her ne kadar işçi hakkı savunmak için orada olsa da içerisinde karakterinden ödün veren kişiler vardır. Türk-iş'e bağlı tez-koop-iş sendikasında işyeri temsilciliği yaptığım zaman buna şahit olmuştum. Çalıştığım şirket işçi çıkarma yaptı. Bir gün içerisinde 900 kişi işten çıkarıldı. Tabi bunun bilgisi bize tam 1 hafta öncesinden bize geldi ve sendika yöneticisi ile aramda geçen diyalog şu şekilde;
St: sendika temsilcisi
Z: zeus aşkına
Z: merhaba, içeriden haber aldık toplu işten çıkarma olacakmış. Ne yapılacak?
St: kim? Ne? Ne zaman? Yaaooww bırah ya, biz sorduk o şeyi işverene. Öyle bir şey yok! İşinize bakın
Z: abi size söyler mi adamlar işten atacakları zaman?
St: ya- Yaaooww yok öyle bir şey
Z: peki. Görürüz.
Bu görüşmeden bir hafta sonra 900 kişi işten atıldı. Diyeceklerim bu kadar. Evet.
Bir işçinin yasal olarak alması gereken en düşük ücrettir. Ülkemizde malesef ki açlık sınırının çok altındadır. Asgari ücretle yaşamını idame ettirmeye çalışan bir işçi 1404 TL alıyor. Birikim yapamaz, ertesi gün işe gelebilmek için hayatta kalacağı kadar kazanır. Gelin bir hesap yapalım.
1550 TL alan bir işçi için;
-300 TL ev kirası (en en en iyi ihtimal)
-tek çocuğun aylık okul, kırtasiye ve günde bir poğaça alacak kadar harçlık: 150 tl
- üç kişilik bir ailenin aylık pazar, mutfak masrafı (kıyma vb. Saymadan): 200 tl
-elektrik, su, yakacak, telefon faturaları: 200
- üç kişilik bir ailenin aylık giysi masrafı (en iyi ihtimal çorap ve don diyelim buna): 100
950 TL en düşük harcamalar. Düşün yani sayın sözlük kirayı 300 TL aldık...
Geriye kaldı mı 600 TL? Hani kalmaz ya kaldı diyelim. Hiç mi çoluk çocuk para istemeyecek, dışarı da mı çıkmayacaksın sevdiğinle? Tiyatro, sinema, kitap VS hak getire!
Gel de bazılarının buyruğu üzerine 3 çocuk yap. İnsan düşündükçe anlamsız bir gülme isteği geliyor swh.
1550 TL alan bir işçi için;
-300 TL ev kirası (en en en iyi ihtimal)
-tek çocuğun aylık okul, kırtasiye ve günde bir poğaça alacak kadar harçlık: 150 tl
- üç kişilik bir ailenin aylık pazar, mutfak masrafı (kıyma vb. Saymadan): 200 tl
-elektrik, su, yakacak, telefon faturaları: 200
- üç kişilik bir ailenin aylık giysi masrafı (en iyi ihtimal çorap ve don diyelim buna): 100
950 TL en düşük harcamalar. Düşün yani sayın sözlük kirayı 300 TL aldık...
Geriye kaldı mı 600 TL? Hani kalmaz ya kaldı diyelim. Hiç mi çoluk çocuk para istemeyecek, dışarı da mı çıkmayacaksın sevdiğinle? Tiyatro, sinema, kitap VS hak getire!
Gel de bazılarının buyruğu üzerine 3 çocuk yap. İnsan düşündükçe anlamsız bir gülme isteği geliyor swh.
Hayat televizyonu destek konserleri kapsamında, ölmeden önce konserinde bulunma fırsatı bulduğum güzel yürekli ozan.
Bir zamanlar epey yüklü miktarlarda para yatırdığım telefon oyunu...
Yazarı olduğum sözlük. Bir çok çevreler tarafından yazarlarına "laik çomar" yaftasi yapıştırılan çok kısa sürede elindeki imkanlar dahilinde sözlükler sıralamasında iyi bir yere gelmiş sözlüktür.
Dünya politikadan ibarettir. Her ne kadar "biz politik değiliz" diye düşünen bireyler ortada dolanıyor olsa da politik olmama çabası bile kendi başına politik bir tutumdur ve hizmet ettiği bir yer vardır. Dönemsel olarak, bir ihtiyacın somut şekli olarak ortaya çıkmıştır. Olmasından oldukça da memnunum swh
Dünya politikadan ibarettir. Her ne kadar "biz politik değiliz" diye düşünen bireyler ortada dolanıyor olsa da politik olmama çabası bile kendi başına politik bir tutumdur ve hizmet ettiği bir yer vardır. Dönemsel olarak, bir ihtiyacın somut şekli olarak ortaya çıkmıştır. Olmasından oldukça da memnunum swh
alman komünist şair, oyun yazarı. epik tiyatronun kurucusu. sevdiğim bir siiri;
savaşa gitmek mi istersin, git asker,
gidenin bir daha gelmediği
kanlı, kuduran savaşa.
burda olacağım geri dönersen,
yeşeren karaağaçlar altında bekleyeceğim seni,
bekleyeceğim çıplak ağaclar altında,
dönünceye dek en son asker,
bekleyeceğim seni daha da çok.sen geri gelince savaştan
göremeyeceksin kapıda başka bir çizme.
yanımdaki yastık hep boş kalacak.
dokunmamış olacak dudağıma başka dudak.
bıraktığım gibi diyeceksin her şey,
sen geri gelince savaştan,
sen geri gelince
savaşa gitmek mi istersin, git asker,
gidenin bir daha gelmediği
kanlı, kuduran savaşa.
burda olacağım geri dönersen,
yeşeren karaağaçlar altında bekleyeceğim seni,
bekleyeceğim çıplak ağaclar altında,
dönünceye dek en son asker,
bekleyeceğim seni daha da çok.sen geri gelince savaştan
göremeyeceksin kapıda başka bir çizme.
yanımdaki yastık hep boş kalacak.
dokunmamış olacak dudağıma başka dudak.
bıraktığım gibi diyeceksin her şey,
sen geri gelince savaştan,
sen geri gelince
Benim maaşımdan yüksek olan maaştır.
Buraya gelmeme aracılık etmiş ponçik kişiliktir kendileri.
Ekleme: beni şımartan yazar... Ya șapsik sey
Ekleme: beni şımartan yazar... Ya șapsik sey