zengin sözlük yazarlarının denemeleri

kozmos
Kendi ritmini bulmak

Çıkılmış her yolculuk, aslında en büyük yolculuğun parçacıklarıdır. Hayat içerisinde yaptıklarımız, yapmadıklarımız, kaçırdıklarımız, çıkıp gitmelerimiz, gelmeyenler.. Aslında her fırsatta bizlere bir şeyler gösterir. Girdiğimiz her savaş, yepyeni bir konu başlığı. Kirli ve kırık hatıralar' ın içeriği. Acı çekmelerimiz şeytanın siparişi. Bir yandan yaşarken bir yandan ölümümüz.. Nedir bu yaptıklarımız, ölmek üzere olduğumuz? Nedir bu adlandırmalarımız, yargılarımız? Nedir sınır? İyilik ile şeytanca işlerin ortasındaki çizgi nerede? Bizde mi?
Bir şeyleri yaparken, aynı zamanda diğer şeyleri yapmıyor olduğumuz gerçeği, bizlere seçimler yapma fırsatını verir. O ''yaptıklarımız'' aslında ''yapmadıklarımız'' ın tercihi. Bir şeyleri yapmamayı seçiyoruz diyelim buna. Yapmıyor ve yapmayacak olduklarımız. Bizi biz yapan şeyler. ''Yapmadıklarımız''. Bizi biz yapan. Seni sen, beni ben yapan. Kendi hayat yolculuğumuzda kesiştiğimiz ''diğer'' hayatlar, aslında ne kadar ''diğer'' ise, ''yaptıklarımız'' da o kadar ''yapmadıklarımızın'' tercihi.
Kavramamız gereken bir şey var. Hiçbir şeyin, birbirinden bağımsız gerçekleşmediği gerçeği. Gerçekleşemeyeceği. Mikro' dan makro' ya, atom' dan, evrene kadar her şey, bir ''şey''in parçasıdır.. Büyük bir ''şey''in.
'' Zerreden hücreye bütün varlık, Söyleşir başka dillerden nefessiz'' der, bir aydınımız.. Yapmıyor olduklarımız profilimizi oluştururken, yapıyor olduklarımız ne yapar? Ne icra eder?
Hayat Yolculuğumuzda, ritmimizi değiştirir. Yeni yönler getirir önümüze. Savruluruz bazen. Kırılırız, üzülürüz. Üzeriz de üstelik. Hayat yolculuğunda kendi ritmimizi bulmaya çalışırken hatalar yapar, düşer, kalkar ve tekrar düşeriz.. Bir zaman, yer ile sevişiriz. Düşmek artık sıradanlaşır, sıkıcılaşır. Bir zaman sonra yerde iken öğrendiğimiz şeyleri ayaktayken öğrenemediğimizi fark ederiz. Hatalarımızın öğrenmenin en zorlu ve en güzel şeyler olduğunu kavratır bize hayat. Kafamıza vura vura kanıksatır. Başka yerlerde ''bir şeyler'' arar dururuz. Yapıyor olduklarımızla uçuruma doğru her şeyden bihaber bir şekilde emin adımlarla gideriz..
''huzur'' ararız daima. Uzaklara gideriz bulmak için, kaşlarımızın üstündeki birkaç santimlik kafesin içinde olmayan mutluluğu. Mutluluk.. Başka yerlerdedir hep mutluluk, başka kollarda. ''bir gün'' dedir. ''ilerde''dir... Yaptıklarımız ile o mutluluğu hep erteleriz, ileride bir tarihe atarız. Sonra da bundan şikayet ederiz. ''kader'' deriz, ''alın yazısı'' deriz, ''şanssızlık'' deriz. Yapmamamız gereken ne varsa yapmalıyız. Yapmaktan geri çekildiğiniz , korktuğunuz şey ne ise, yapın onu. Üstüne gidin! Asıl yapmamız gereken şeyler, ''yapmamamız gereken'' şeylerin içindedir. Bulup çıkartmalı insan. Çekip çıkartmalı kaderini, acının pençesinden. Kendi ritmini hemen bulmalı...
bu başlıktaki tüm entryleri gör