Değil mi ki bu sevdadır bitiren seni
hep denir bir silik söz.. vazgeç bu kıyam sevdasından.. vazgeç.. yok.. ötesi de, öncesi de.. var sa yoksa bugün! nedir bu zamanın bizle alıp veremediği? düşmedi bir türlü. yakamızdan da, hayatlarımızdan da..
zaman takıntımı yüzüme vururlar. cümlelerimi suratıma çarparlar. bakmam onlara, bakamadığım kadar bakmam. bakamayacağım gibi duyamam da. hem garip.. nedir bu kelimelerin kendi içinde kavgası.. bir araya gelmezler.. gelince naz ederler.. konarlar garip bir şekilde sessizce bir cümlenin başına peyderpey..
değil mi ki onlardır bizi var eden? bizi 'biz' eden.. kelimeler.. cümleler.. satır başları.. bunlar tehlikeli oyunlar.. küçük insanlara göre değiller. hem küçük insan mı kaldı aramızda? hepimiz büyüdük, hepimiz çektik acılarımızı vasfımızda.. kelimelerin kendi içlerinde yaptıkları toplantılar değil midir ki nobelleri nobel, yazarları yazar yapan.. yazmak… farklı bir heyecan.. yazmak.. okumaktan daha güzelmiş.. yazmak.
değil mi ki bu güzellikleri bizlere getiren kelimeler değil de cümlelerdir.. cümlelerdir kelimeleri 'var' eden.. cümle yoksa kelime de yoktur.. cümle, kelimenin sağlayıcısıdır.. abisidir, babasıdır. cebine parasını koyanıdır. elinden tutup kitaba koyandır kelimeleri, cümle. hem değil midir ki cümle, hayattaki en önemli şeylerden olan.. bu önemlidir. evet. cümle, var ve yok edendir.
vazgeçtim bu sevdadan. ölümün bile temizleyemeyeceği bir pisliktir cümle. dirençli bir bakteri gibi yapışır kanatlara odalara, duvarlara.. seslere hatta. ezilmiş, hor görülmüş numarası yapan? içimizi kanatan? günlerimizi karartan..
değildir.. cümle değildir hiçbir kötülüğün sahibi. cümledir bu kötülüklerin eğrisi.. cümleye göredir eğrisi..
değildir..
değil.
seni yalnız kor bazen cümleler.
cümlenin tanımı biraz da montaigne' nin denemelerini tanımlamak gibi. zor ve çetrefilli biraz..
değil midir ki cümledir montaigne'ı da seni de, beni de var eden.. yok eden.. kıran, güldüren..
şüphesiz öyledir ve hem, değil mi ki bu sevdadır bitiren seni, cümleleri bir araya getirebilme sevdan?..