ankara'da hayvan katliamı

hanc deil yolcu
dün akşam saatlerinde ankara batıkentte sokak köpeklerine zehirli et atılmak suretiyle yapılandır. sonuç olarak 9 ölü 3 ağır rahatsız olarak toplamda 12 köpek telef oldu. yeni belediye başkanı mansur yavaş olaya müdahale etti.
şimdi buraya kadar habercilik kısmı. ben sormak isterim o hayvanlar sizin nerenizi ısırdı? nerenizi yedi? neye inanırsanız inanın vicdanınızı kullanın. aslında hepimiz biliyoruz ki yaptıklarınızın sebebinin bir yaptırımının olmamasıdır. bence " ah, tüh, vah " yapmak yerine buyrun oturalım ceza sistemini konuşalım. bir hayvan canı bir çocuk canına eştir benim adalet sistemimde. dün gece 12 çocuk zehirleyerek öldürüldü ve 12 çocuğun bedeli 3-5 kuruş olmamalı. çok üzgünüm bu sabah.
sevgili mansur yavaş biliyoruz olayı takip edeceksiniz ama üzgünüz kanunlara dokunamayacaksınız. bizde dokunamıyoruz.
mızrabımda ızdırap
İlgili haberlere baktığımda Bursa'da da buna benzer bir katliam yapılmış. Üstelik zehirlenerek öldürülen 3 köpeğin yanında bir tanesinin yavruları anasının başında bekleşiyormuş. (Bunu okuyunca çokça üzüldüm)
Anlaşılan o ki, hayvan barınaklarının sayısının artmasından evvel insanlardaki vicdan erdeminin var olması gerekiyor. Bir insan merhametsiz ve vicdan yoksunu olursa hayvan koruma alanlarının da önemi kalmıyor. Çünkü öyle insanlar var ki, hiçbir maddi geliri olmamasına rağmen bulduğu hayvanlara her türlü bakımı yapıyor. Ailemin bağ evinde köpeği var, ismi haylaz. Tavuklar ve bir de tanrı misafiri bir kedi. Bu kedicağız bağ evi yakınlarına geldiğinde oldukça hastaymış. Annemle babam, hayvanla ilgilenmişler ve şu anda sağlıklı hatta kilo dahi almış. Bazen şehir merkezindeki evlerine geçtikleri zaman babam iki günde bir 1,5 saatlik yolu onlara yemek vermek için kat ediyor. Bazı sorunlar nedeniyle köye geçemedikleri zaman huzursuz oluyorlar, böyle anlarda kaide hiç bozulmaksızın onlara köydeki komşuları hasan amcadan telefon gelir; "komşu, sanırım bir iki gündür yoksun. Merak etmeyesin hayvanların hepsinin karnını doyurduk." Annemle babam aynı anda; "haylaz'ın keyfi yerine gelmiştir."
rene
Bu olayların çözümü hayvan hakları kanununun bir an önce çıkmasından geçiyor. anlatarak, empati yapmalarını bekleyerek hayvanları yıllardır bu ruhu çirkin insanların merhametine bırakıyoruz. Hayvan hakları yasası bir an önce çıkartılmalı. Hayvanlar, bir mal bir sandalye veya televizyon muamelesi görmemeli artık kanunda. Cezalar ağırlaştırılmalı. Sürekli böyle olaylar duyuyoruz, insanlar tepki gösteriyor, hakim akıllar neden bunu görmezden geliyor anlamak mümkün değil.
miyesmikcih
mansur yavaş çalışanlara dokunmayacağım kararından dönmesini canı gönülden istiyorum. hiç olmazsa emri veren yöneticileri elden geçir. bence kendi kadronun kur. hayvanları katledenler belediyenin kasasını da patlatır.
bouii
ülkede hayvan hakları değişip, hayvanların insanlarla eşit değerde olduklarını anlayabilen bilinçli bir toplum gelişmezse ne ilk ne de son olacak katliamdır. bu güzel canlar orda zehirlenmeseydi toplanıp barınaklarda ölüme terk edileceklerdi. oraların sadece ölümü bekledikleri bir yer olduğuna inanmayan varsa en yakınındaki herhangi bir barınağı ziyaret etsin ki ne demek istediğimi kendi gözleriyle görsün.
insan denen zararlı organizmalar önce tüm yaşam alanlarını işgal ediyor ardından da kendisi hariç hiçbir canlının orada yaşamasına izin vermiyor. umarım en yakın zamanda en az insan öldürmekle eşdeğer yaptırımların olduğu bir yasa çıkar ve devlet en iyi ihtimalle işkence görüp tecavüze uğrayan bu canlar için artık bir şey yapmış olur.