bir kez gönül kırdın ise bu kıldığın namaz değil

keskin nisanci
yunus emre'ye ait üzerinde çokça düşünülmesi gereken bir söz.

bazen bilerek veya bilmeyerek insanların kalbini kırarız, bazen öyle anlar olur ki karşımızdaki insanı kırdığımızı, onun duygularıyla oynadığımızı ya da karşımızdaki kişiyi küçük düşürdüğümüzün farkına bile varmayız. bunu yaparken egomuza yeniliriz kimi zaman ya da benmerkezci bir tutum takınırız. olay soğuyunca ve olay üzerine kafa yorunca haklı da olsak haksız da olsak üzülürüz sonra ama çoğu zaman iş işten geçmiştir. kırılan bir kalbi onarmak bazen imkansızı zorlamakla eşdeğerdir ama yok hatasını anladığı halde hala hatasında direten varsa işte o zaman denir bir kez gönül kırdın ise bu kıldığın namaz değil.
pestenkerani
Bu konuda yunus emre'ye kırgınlık yaşayan insanlar var. Binaenaleyh; namaz İslâm dininde vahiysel karşılığı olan bir emirdir ve bununla beraber toplumsal olmayan, bireysel, tanrı ile kul arasında cereyan eden bir taat şeklidir. İnsan kalbi kırmak ise toplumsal ilişkilerin negatif bir neticesi ve nahoş davranışıdır. Nass (âyet) ve beşeri ilişkiler aynı düzlemde teraziye kefelenmemeli. Namaz yaratıcıya eda edilir ve onun makbuliyet derecesi de beşeri bir ölçüt taşımaz. O nedenle bu söz ile kur'âni bakış açısı aynı çatı altında bulunamaz. Hümanizm ve Realizm aynı potada reaksiyon kazanamaz. Hazretin Bir diğer sözü; cennet dedikleri üç beş huri, bana seni gerek seni... cıks, cıks, cıks. Bilemiyorum, ama insan taaccüp içinde debelenip duruyor.