delirmemek için yapılanlar

kendini işine vermek.
inanmak, dinlere, kainata, doğa anaya inanmak.
sevmek, aşık olunca varlığının tıpkı bir lego parçası gibi ait olduğu yere oturacağı beklentisi ile sevmek, sevilmek istemek.
kibre kapılmak, etrafındaki her şeyi savuran bir rüzgar gibi savuran kibrine sarılıp, her şeyin kötülüğünü başkasında aramak.
büyüklenmek. kendini kainatın merkez noktası kabul edip, tüm uzaklıkları kendine göre adlandırmak, kendini nötr, tarafsız, objektif bulup her şeyi buna göre veya acı diye adlandırmak.
umut etmek, bir sabah başka biri olarak uyanacakmışcasına esasen ancak başka biri olduğunda gerçekleştirebileceği hayaller kurmak..

Dua etmek , kısa vadeli planlar yapmak ve kesinlikle uymak , kısa bir tatille iş ortamından uzak kalmak , evde huzur ortamı yaratmak , zengin sözlük'te yazmak.

okumamak, duymamak, görmemek ya da edinim kazanmamak.

hep diyorum, bana o ilk harfi öğreten adamı getirin. ilk harfi öğrendiğimden bu yana düştüm hep. okumanın öğrenmenin kötü, pis, tu kaka olduğunu söylemiyorum. ben başıma gelenlerin başlangıç noktası olarak alfabeyi söktüğüm zamanlar olduğunu düşündüğümü söylüyorum.

cehalet mutluluktur diyen 1 milyar insan varsa yine en az 10 tanesi haklıdır. bilmek, yüktür. sırtta kambur kafada meşgale. dahası ve fazlasını arar hep arar insan.

-rock müzik dinlemek. özellikle 60-89 arası çıkan bazı grupların hemen her parçası tarihe geçmiştir. sesleri hala uzayın bir yerlerinde, ne bileyim belki alpha centauri'de falan hala yankılanıyordur. saf müzik çünkü.
-çiçek bakmak, beslemek, adı artık her neyse.
-ayakları kopana kadar yürümek.
-bir müzik aleti çalmaya başlamak, tekniğini geliştirmek.
-çocuk kitapları okumak(şaka yapmıyorum)

Herkes için kişiye özel listelerdir.

Ben aklıma geleni ağzımdan ya da parmaklarımdan çıkarıyorum, anlık hislerimi kesinlikle içimde tutmuyorum. Ha, bu yolla deliliği %100 engelleyememiş olsam da yuvarlanıp gidiyorum işte.