dışarıdan düşük faizle borçlanıp memleketimizin en verimli tarım arazilerine ve en güzel ormanlarına beton dikmeyi yıllarca bize büyüme diye yedirdiler. bazen büyük yedirdiler, bazen küçük yedirdiler. fakat bu pislikten hiç birimiz müstesna kalamadık.
babadan, dededen kalma normal şartlarda 20 lira etmeyecek tarlalarımız gün geldi trilyonluk bina oldu. orta sınıf, beton rantı hiç bitmeyecekmişçesine bütün aile çalıştı birikimlerini büyük büyük borçlarla bu iğrenç ekonomiye gömdü.
aklı başında bütün ekonomistler 2004'ten beri bağırdı. yalçın küçük'ün o yıllarda yayınlanan yazıları nakış gibi aklımda. mealen diyordu ki, bugün büyüme diye yutturulan ekonomi tit ekonomisidir. yani turizm, inşaat tekstil. gün gelecek hepsinde belimizi kıracaklar ve çok büyük felaketlerle karşı karşıya kalacağız.
işte o felaketi yaşıyoruz. ve hala yüz çevirmekteyiz. hepimize yazzıklar olsun.
babadan, dededen kalma normal şartlarda 20 lira etmeyecek tarlalarımız gün geldi trilyonluk bina oldu. orta sınıf, beton rantı hiç bitmeyecekmişçesine bütün aile çalıştı birikimlerini büyük büyük borçlarla bu iğrenç ekonomiye gömdü.
aklı başında bütün ekonomistler 2004'ten beri bağırdı. yalçın küçük'ün o yıllarda yayınlanan yazıları nakış gibi aklımda. mealen diyordu ki, bugün büyüme diye yutturulan ekonomi tit ekonomisidir. yani turizm, inşaat tekstil. gün gelecek hepsinde belimizi kıracaklar ve çok büyük felaketlerle karşı karşıya kalacağız.
işte o felaketi yaşıyoruz. ve hala yüz çevirmekteyiz. hepimize yazzıklar olsun.