haklı olduğu halde susan insan

bazen ömrümü bi kaç seneliğine uzatmama yarayan şey. bunu çok yaparım.
insanlar genellikle karşıma geçip bahanelere sarılarak tüm suçu benim üstüme yıkar ve kendi vicdanlarını rahatlatmaya çalışır. bu başıma hep geldi. bir kavga sonunda, bir şeylerin bitişinde, bir tartışmada. canlarım benim ya, o kadar sıkışmışlar ki direkt içindekileri söylemek yerine bahaneler üretirler, ben de durumu onlar için daha çok zorlaştırmak istemem ve özür diler, haklısın der geçerim.

bunu yaptığım insanlar eminim ki şaşırıp, salağa bak ya bu kadar kolay olacağını sanmıyordum demiştir. salağa yatma ustasıyım yapacak bir şey yok. ama haklı olduğum halde bana özür dileten hiç kimse benim için hiçbir zaman değerli olmaz. böyle garip bir adalet terazim var.

Kafasında bitirmiştir olayı, gereksiz yorulmak istemiyordur ve kafasında planını yapmıştır, kararını vermiştir.

Koca divan şairi fuzuli'yi bile iki arada bir derede bırakan insan. Nitekim, şair şöyle buyurmuş divandan:
"söylesem tesiri yok sussam gönül razı değil"

Net salak insandır. Her zaman her ortamda suistimal edilecek, şamar oğlanına dönecek ve artık sesinin çıkması gerektiğini acı tecrübelerle öğrenecektir. Bunu öğrendikten sonra da âdeta yılların acısını çıkarırcasına haklı ya da haksız her durumda sesini en yükseğinden çıkartacaktır. Bu durum da onun haklı olduğu anlarda bile haksız duruma düşmesine sebep olacaktır.

Bakın, haklıyken susmanın diyetini uzun vadede ne şekillerde ödüyormuşuz gördünüz mü? Salak olmayın, haklılığınızı yutmayın.

karşısındaki kişiye göre değerlendirmeye açık olan insandır.