insanın kendine yakışanı giymesi olarak nitelenebilir.
hukuk
adaleti sağlaması gereken ama bir türlü sağlayamayan kurallar bütünü
İçimde ukde kalan bir meslek... Şu an vaktim olsa ve okuyacak kafaya sahip olsam okurum. İçimde hep hukuk okumak vardı, ben de yıllar boyunca hep öğrencilerin ödev notlarını okuyup ezberledim ve kendimi geliştirdim. Hala yapıyorum. Ardından yıllarca hukuk çevirileri yaptım. Adalet savaşçısı olmak istemiştim belki ondan...
Adalet işlesin ya da işlemesin hep hukuk kurallarını savunacağım.
Adalet işlesin ya da işlemesin hep hukuk kurallarını savunacağım.
Hukuk şöyle bişey ;
Osmanlı döneminde, yolsuzlukları ile ünlü Karakuşi adında bir kadı varmış. Bir gün Karakuşi Kadı, bir fırının önünden geçerken, burnuna güzel bir koku gelmiş. Vitrinde güveç içinde nar gibi kızarmış, sahibini bekleyen nefis bir ördek duruyor. Karakuşi Kadı, fırıncıya 'Ben bunu aldım' demiş.
Kadıya itiraz edilir mi? Fırıncı hemen ördeği paket yapıp vermiş.
Az sonra ördeğin sahibi gelmiş: 'Hani bizim ördek?' diye sormuş.
Fırıncı boynunu büküp 'Uçtu' deyince, iş kavgaya dönüşmüş. Kavga sırasında fırıncı, araya giren bir gayrimüslim müşterinin gözünü çıkarmış; korkusundan kaçmaya başlamış. Gayrimüslim vatandaş da peşinde koşuyor.
Duvardan atlarken, öteki taraftaki hamile bir kadının üstüne düşmez mi! Kadın oracıkta düşük yapmış; kocası da fırıncının peşine düşmüş. Fırıncının çarpıp devirdiği Yahudi bir vatandaş da kızıp peşlerine takılmış...
Sonunda duruma müdahale eden zaptiyeler, hepsini yakalayarak Karakuşi Kadı'nın karşısına çıkarmışlar.
Ördeğin sahibi, 'Bu adam ördeğimi hiç etti' diye şikâyet etmiş.
Kadı, fırıncıya sormuş: 'Ne yaptın bu adamın ördeğini?'
Fırıncı 'Uçtu' demiş.
Kadı, kara kaplı defterini açmış: 'Ördeğin karşısında tayyar yazılı. Tayyar 'Uçar' anlamına gelir. O halde ördeğin uçması suç değil'
diyerek fırıncının beraatına karar vermiş.
Gözü çıkan gayrimüslim vatandaşın şikâyetine de kara kaplı defterden bir madde bulmuş: 'Her kim, gayrimüslimin iki gözünü çıkara, o Müslüman'ın tek gözü çıkarıla...'
Karakuşi Kadı, 'Şimdi' demiş, 'Fırıncı senin öbür gözünü de çıkaracak, biz de onun tek gözünü çıkaracağız.'
Tabii gayrimüslim şikâyetinden hemen vazgeçmiş.
Çocuğunu kaybeden kadının kocasına da, Karakuşi Kadı, 'Karını vereceksin, bu adam yerine yeni çocuk koyacak.' diye hüküm kesmiş
Böyle olunca adam da, şikâyetini anında geri almış.
Kadı Yahudi'ye sormuş: 'Senin şikâyetin ne?
Yahudi ellerini açmış, 'Ne diyeyim kadı efendi' demiş, 'Adaletinle bin yaşa sen, e mi !'
kıssadan hisse : "Ananı öpen, kadı ise, kime şikâyet edeceksin?
Osmanlı döneminde, yolsuzlukları ile ünlü Karakuşi adında bir kadı varmış. Bir gün Karakuşi Kadı, bir fırının önünden geçerken, burnuna güzel bir koku gelmiş. Vitrinde güveç içinde nar gibi kızarmış, sahibini bekleyen nefis bir ördek duruyor. Karakuşi Kadı, fırıncıya 'Ben bunu aldım' demiş.
Kadıya itiraz edilir mi? Fırıncı hemen ördeği paket yapıp vermiş.
Az sonra ördeğin sahibi gelmiş: 'Hani bizim ördek?' diye sormuş.
Fırıncı boynunu büküp 'Uçtu' deyince, iş kavgaya dönüşmüş. Kavga sırasında fırıncı, araya giren bir gayrimüslim müşterinin gözünü çıkarmış; korkusundan kaçmaya başlamış. Gayrimüslim vatandaş da peşinde koşuyor.
Duvardan atlarken, öteki taraftaki hamile bir kadının üstüne düşmez mi! Kadın oracıkta düşük yapmış; kocası da fırıncının peşine düşmüş. Fırıncının çarpıp devirdiği Yahudi bir vatandaş da kızıp peşlerine takılmış...
Sonunda duruma müdahale eden zaptiyeler, hepsini yakalayarak Karakuşi Kadı'nın karşısına çıkarmışlar.
Ördeğin sahibi, 'Bu adam ördeğimi hiç etti' diye şikâyet etmiş.
Kadı, fırıncıya sormuş: 'Ne yaptın bu adamın ördeğini?'
Fırıncı 'Uçtu' demiş.
Kadı, kara kaplı defterini açmış: 'Ördeğin karşısında tayyar yazılı. Tayyar 'Uçar' anlamına gelir. O halde ördeğin uçması suç değil'
diyerek fırıncının beraatına karar vermiş.
Gözü çıkan gayrimüslim vatandaşın şikâyetine de kara kaplı defterden bir madde bulmuş: 'Her kim, gayrimüslimin iki gözünü çıkara, o Müslüman'ın tek gözü çıkarıla...'
Karakuşi Kadı, 'Şimdi' demiş, 'Fırıncı senin öbür gözünü de çıkaracak, biz de onun tek gözünü çıkaracağız.'
Tabii gayrimüslim şikâyetinden hemen vazgeçmiş.
Çocuğunu kaybeden kadının kocasına da, Karakuşi Kadı, 'Karını vereceksin, bu adam yerine yeni çocuk koyacak.' diye hüküm kesmiş
Böyle olunca adam da, şikâyetini anında geri almış.
Kadı Yahudi'ye sormuş: 'Senin şikâyetin ne?
Yahudi ellerini açmış, 'Ne diyeyim kadı efendi' demiş, 'Adaletinle bin yaşa sen, e mi !'
kıssadan hisse : "Ananı öpen, kadı ise, kime şikâyet edeceksin?
Ülkede olmayan sistem. Resmi evrakla arabama çöküyorlar ama ceza hukuku değil de direkt hukuk mahkemesine başvurmam gerektiği için götüme 3000 TL girdi. Biride demiyor ki amk hukukun sana bir şey olmasın!
hannibal'ın türkiye'deki hukuk sistemi ile alakalı dolaylı bir mesajı var bu konuda;
''hukuk sistemi, akla sahip olmadığı gibi kalpsiz de''
zenginsozluk.com/foto
''hukuk sistemi, akla sahip olmadığı gibi kalpsiz de''
zenginsozluk.com/foto