kadınların kontrol altında olması gerekliliği

azrailin regl donemi
sonradan gelen ama göze çarpsın diye üste yazılan edit: ulan ne aptal insanlarsınız be. diyorum ki cahil toplumlarda bir faciaya yol açıyor kadınlara sunulan özgürlükler. kadınlara hayvan muamelesi yapın demedim. atıp tutmak yerine okuyun ulan develer.

bir ataerkil beyanı.

evet ben söylüyorum bunu.

şimdi birileri çıkıp ataerkil, yobaz, gerici felan diyecektir. umurumda değil.

yıllarca eşitlikten bahsettim, bunu savundum. eşit olduğumuza inandım hep. aksi hep iğrenç geldi.

fakat işlerin bu şekilde bir karmaşaya yol açtığını gözlemledim. erkekler ilişkilerini sorgulayarak yaşarlarsa, kadınlarda özgürlüğün tutmadığını fark edeceklerdir.

kötünün kötüsü iyinin iyisi var.. seviye seviye.. günümüzdeki kadın özgürlüğüne özet olarak; tutsak bir kadına tuvalet gitme hakkı vermek o kadının hayatı için bir özgürlüktür. diğer yandan evinde rahatça gezinen bir kadına mahrem yerlerini evde bile kapatmasını
söylemek de bu kadını kısıtlamaktır ve kadın tepki gösterebilir.


türkiye'deki en fazla kısıtlanan kadın ile iran'daki en özgür kadını karşılaştırsak aynı düzeyde özgür olduklarını görürüz.

özellikle türkiye gibi kültür çatışması yaşayan cahil ve genç toplumlarda kadına özgürlük tam bir facia. kadına tanınan sınırsız özgürlük kadına şiddeti daha fazla körüklüyor. kadın kocasına "sen kimsin ya, ben istediğim erkekler aynı işte çalışabilirim" gibi salak cümleler kurabiliyor. ama burada "fakat" erkek aynı şeyleri istediği gibi yapabilir demiyorum elbette. bu işleri saygı çerçevesinde konuşmak gerek. her işte olduğu gibi bu konuda da o ince çizgiyi bilmek gerek.

en nihayetinde bu kadının doğasına aykırı. çünkü kadınlar özgürlükten bahsederken diğer yandan da erkeği hükmetmediği için şikayet edip duruyor. al burdan yak işte. kadına özgürlük daha doğrusu onlara sahip çıkmamak onların doğasına ve kadının kendisine yapılmış en büyük kötülüktür. zira kadın zihni bunu komple mantıklı bir şekilde algılayamamakta ve özgürlüğü salt haliyle almaktadır.

kadınlar yönlendirilmeyi sever. hükmedilmeyi daha çok sever. siz bu canlılara hiç yoktan anlamsız özgürlükler verirseniz dengeleri bozulur ve devamında bazı şeylere tahammül edemeyip ya şiddet uygularsınız ya da dengesi bozulmuş bu canlılarda ilgi görmediğinden aldatma eğilimleri ortaya çıkabilir. hükmedilmeyi sevmek doğasında olan bir canlıya verdiğiniz özgürlük onlar çok cazip geldi. hem hükmedilmek istemediklerini söylüyorlar hem de ilgisizlikten yakınıp başka dallara konma arzusundalar.

tam bir ironi!!!!


bakın salağa anlatır gibi..

elbette kadınlar iş hayatında erkeklerle eşit haklara sahip olsunlar. hatta astronot bile olabilirler. benim kastettiğim kontrol altında tutmak onları

plansız ve denklemsiz yapılan her toplumsal hamle günümüz aptal dünyasına şekil verdi.

şuan fark ettim ki kapitalizm bunları hesaba katmadı ve maalesef kendi kendini yok edecek.

insanlık adına pek umudum yok. sistem giderek boktanlaşıyor.
keskin nisanci
misandristlerin tümünden feministlerin de radikallerinden nefret eden biri olarak bu ifade bana bile doğru gelmedi. ne bileyim kadınları, vahşi hayvan statüsüne koyup onları kontrol altında tutma istemi sağlıklı bir düşünce yapısı değil bence.