kıbrıs barış harekatı

Bahsi geçen ve 45. yıl dönümü olan olayla ilgili Bülent Ecevit şu ifadeleri kullanmıştır: “İnsanlığa ve barışa büyük bir hizmette bulunacağımıza inanıyoruz. Öyle umarım ki kuvvetlerimize ateş açılmaz ve kanlı çatışmaya yol açılmaz. Biz aslında savaş için değil, barış için ve yalnız Türklere değil, Rumlara da barış getirmek için adaya giriyoruz.”

Her ne kadar harekat, başarılıyla sonlandırılsa da aslında Türkiye'nin o zaman ki ekonomik yetersizliğini gözler önüne seren harekattır. Gazilerce zırhlı araçların, 4×4'lerin çeşitli sebeplerden (ikmal yetersizliği, teknik arızalar vb.) yolda kaldığı anlatılmaktadır.

Bunun bir örneğini 96'da kardak krizi'nde de görüyoruz. hücumbotları'nın yakıtının ücretinin kendi bütçelerinden ödendiği Bizzat görev için yola çıkarılan tim'den bir askerin ifadeleridir.

Bunlar devletin ekonomik yetersizliğinden mi kaynaklanmaktadır (açıkçası sanmıyorum.) orası biraz kapalı ama ne olursa olsun savaş-kriz anında öncelik daima asker ve ihtiyaçlarına verilir, verilmelidir.

Not: burada kesinlikle bir aşağılama yoktur yalnızca olaya başka bir yönden bakılmıştır. Yanlış gördüğünüz bir durum varsa lütfen uyarınız.

43 sene önce bu yıl, Ayşe tatile çıksın kod adı ile kıbrıs adasının kuzeyindeki türkleri ozgurlestirmek adına düzenlenmiş harekat.

harekat emri, dönemin başbakanı bülent ecevit tarafından verilmiştir ve yıllar sonra ecevit tarihe geçecek şu konuşmayı yazmıştır;
"Biz Demireller'den, Türkeşler'den milliyetçilik dersi almayız. Sevgili kardeşlerim! Biz milliyetçiliği sokak duvarlarına değil, Kıbrıs'ın topraklarına, Ege'nin deniz yataklarına yazmışız. Biz milliyetçiliği Batı Anadolu'nun haşhaş tarlasına yazmışız."

harekât başarı ile sonuclansa da yine masada çok başarılı olamadık ve o tarihten beri kibris'in kuzeyi hala neredeyse hiçbir devlet tarafından taninmamaktadir.

harekatın sembol isimlerinden rahmetli rauf denktaş ve cengiz topel'i de anmadan olmaz tabi.

(bkz:north remembers)