öğretmenden dayak yiyen nesil

sos
ben bile o nesildenim. ilköğretimde ne dayaklar yedik? yine eften püften sebeplerden. şimdi whatsapp ihbar hattı ile gelen görüntülere bakıyoruz... 1-2 tokat atılıyor. bu bile tüm haber bültenlerinde büyük tepki içeren başlıklarla yayınlanıyor. (şiddetin azını bile normal karşılamıyorum yanlış anlaşılmasın. anlatmak istediğim ülkedeki değişim)

biz bazı dayaklarda ayağa kalkamazdık...
phitili
"şimdi sizin kafanızda iki tane soru işareti var: bir; dayak nedir? iki; neden atılır?...

sıradan bir dayakta vücutta iki şey yükselir: bir; korku, iki; ardinal... ardinal bi hormon. dayağa karşı olan arzuyu artırıyor. biz bunu istemiyoruz. biz istiyoruz ki, kabahatinizi hatırlayın.
sıradan dayağa örnek; sıradan dayak... yaratıcı dayağa örnek; öğretmenlerimizin bize cetvelle böyle vurması..."

(bkz:organize işler)

çalışkan ve problemsiz bir ilkokul bebesi olarak defalarca sıra dayağına maruz kaldım. hem psikopatça bir eşitlik duygusunu hem de eşitsizliği dibine kadar yaşatan, küçücük halimle hayatı sorgulatan ve bireyi toplumla terbiye eden eşsiz bir deneyimdi.
kaptonur
Normal dayak, sıra dayağı, tekme-tokat, fantazi eşliğinde dayak çeşitlerinden hepsini bir öğretmen (adı öğretmen) tarafından yemiş nesildir.

Her şeyden önce sıra dayağı nedir şerefsizin evladı? Hadi birine sinirlenirsin anlarım da kardeşim 40 tane çocuğu dövmeye hiç mi vicdanın ev vermiyor? Vicdanı geçtim hiç mi üşenmiyorsun lan göt? Seni öğretmen yapanın allah belasını versin! Olum çok fena sinir yaptım ya eskiler geldi aklıma. Şimdi öğretmen çocuğa tokat atacak, ha? Adamı zikerler...
ronahi
O şanssız nesile ben de dahilim ne yazık ki. Şimdilerde cesaret edilebilecek bir şey olduğunu düşünmüyorum.

Kara bahtım kör talihim kendini daha 1.sınıftan göstermeye başlamış meğer. Malum o zamanların en popüler dayağı sıra dayağı idi. Bizim hoca kafayı yediği için şemsiye, demir cetvel, ince dallar vs. Kullanırdı aşırı geliştirmişti kendini. Ben de Hep hasta bir çocuk olduğum için elimde damar yolu bulunmadan gezdiğimi pek hatırlamam. Yine böyle bir zamanda sıra dayağı atacağı tuttu inatla damar yoluma falan vurmuştu şemsiyeyle. Korkudan günlerce okula gidememiștim kadın ağır manyaktı. Böyle böyle bir yıl dayanıp okul değiştirmiştim. Ertesi sene görevden alındığını duymuştum, köpek soyu..
femanist
içinde bulunduğum nesildir. mücadeleci yapım işe her zaman dayaktan kaçmışımdır. yedinci sınıfa geldiğimde ilk tokadımı yedim, tokatı meşhur olan bir öğretmen tarafından. kızın biri şarkı sözü yazmıştı okumak için istedim, tam okurken siz niye konuşuyorsunuz diye ayağa kaldırıp sol yanağımı 8.4 şiddetinde sarstı. diğer kızın yanağını ise 3.2 orada anladım ki erkeklere karşı hep bir adaletsizlik ve eşitsizlik var. asıl mücadelem o an başlamıştı
blackandwhitememories
Ders esnasında ya da dışında öğrencilerin öğretmenleri tarafından azarlanması, tartaklanması vesairedir.

(bkz:ilkokul anıları) adlı başlık akla gelmişken bunu da belirteyim dedim. Biraz sözlük canlansın, kan gelsin... Şimdi hâlâ bu dayak mevzusu genel olarak var mı bilmiyorum ama benim ilkokul dönemimde bayâ vardı. Hatta öğretmenlerimiz parmak uçlarımızı birleştirip ince bir sopaykla parmakların uçlarına çat çat diye vururdu. Şaka gibi günlerdi ve hiç aklımdan çıkmaz. O öğretmeni bi hatırlasam ve facebook'ta denk gelse güzelce dürteceğim.