sevdiğinle değil seni sevenle olmayı tercih etmek

Aklıma ozan güven'in küfürlü videosu geldi birden. Birileriyle birlikte olmak zorunda değil hiç kimse amk. Birileri birileriyle beraber ve hoş vakit geçiriyor diye birileriyle birlikte olmak istemek çok saçma. İnsanları rahat bırakın, kendinizi de. Ulan öyle bi çağda yaşıyoruz ki zaten her şey özenme üzerine kurulu. Dışarıdan güzel görünen ilişkilere özenmeyin, benim de bir ilişkim olsun diye yola çıkmayın. Bakın ben söylüyorum, siz yine sikinize takmayın ama bu doğru bir yaklaşım değil.

Bir ilişkiniz olsun diye birilerini aramayın, bulmayın. Birini bulduğunuzda zaten ilişki gerekiyorsa ortaya çıkar kendiliğinden. Ki gerek var mı, tartışılır.

Maksat ilişki için birilerini denemekse devam edin ama sonra da mızıklıyonuz ondan diyorum yoksa kimsenin hayatına karışacak değilim. Sırf sizi düşünerek tavsiye veriyorum. Boş işlerle uğraşmayın amk açın sanatla, edebiyatla ilgilenin. Ben zaten ilgileniyorum diyorsanız yanına bir de bilimi ekleyin. İnsanlarla uğraşmaktan çok daha eğlenceli.

Söz konusu Tamamlayıcı bir güç olan sevgiyse, birinin olmadığı yerde diğerinin hiçbir hükmü yoktur. Sevmediğin biri dünyaları ayaklarına serse içinde en fazla minnetle karışık bir utanç oluşur ki Bu hisle de ne kadar idare edilebilirse, o kadar sürer seni seven adlı proje ilişkiniz.

Böylesi durumlarda kötünün iyisi diye bir şey yoktur. Sevilmediğim birinden bir damla sevgi dilenmek, sevmediğim birinin yalan rüyası olmak yerine en koyusundan yalnızlığı tercih ederim.

Mantık olarak seni seveni tercih edilmesi gerekir. Ama mantık aramayacağım dibine kadar tutku dibine kadar melankoli diyorsanız ki eğer...

Türk dizilerinde eksik olmayan bir ikilim. Bu ikilemin en uzun bölüm sahip, Beni Affet adlı 17 Ekim 2011-28 Aralık 2018 tarihleri arasında yayına girmiş 1.477 bölümlük bir televizyon dizisi vardır. Bu ikilemden nasıl kurtulunur? Hiç bilmiyorum ama ülkemizde televizyon sektörüne büyük bir kaymak sağladığını düşünüyorum.

Sevdiğini alamıyorsan aldığını seveceksin gibi bir şey olsa gerek.