türkiye bölünmez

Elazığ Merkez Hazardağlı İlköğretim Okulu 3/B sınıfında eğitim-öğretim gören Hiranur İrgören'in davranışı herkesi duygulandırdı.

Öğretmeni tarafından kelimeleri hecelere bölme ödevini yapan 8yaşındaki Hiranur İrgören, kelimelerin yer aldığı listede “Türkiye” kelimesi ile karşılaştı.
Hiranur, listedeki birçok kelimeyi hecelere böldü ancak, Türkiye kelimesini hecelere ayırmadı.
Öğretmeninin neden Türkiye Kelimesini hecelere ayırmadın sorusu üzerine, “Öğretmenim Türkiye bölünmez. Türkiye tek hecedir. Bu nedenle Türkiye kelimesini hecelere ayırmadım.” cevabını verdi.
Öğrencinin bu davranışı üzerine duygulanan Türkçe Öğretmeni Handan Metin, bu olayı çevresindekilere anlattı. Hiranur'un bu davranışı daha sonra sosyal medyada paylaşıldı. Kısa sürede büyük yankı uyandıran Hiranur'un bu davranışı herkesi duygulandırdı.
Hiranur, yaptığı açıklamada, “Öğretmenim demişti ki Türkiye hecelere ayrılmaz. Ben de o zaman ayırmamıştım. Öğretmenim de o zaman beni tebrik etmişti. Ailem de sevindi buna. Benmile gurur duydular. Öğretmenim bana sarıldı. Arkadaşlarım da beni tebrik ettiler. Gurur duydular.” Dedi.
Öğrencisinin bu davranışı üzerine duygulandığını ve ağladığını anlatan Türkçe Öğretmeni Handan Metin, “Çok aşırı derecede gururluyum. Meslek hayatımın ilk yallırından beri hep söylemişimdir; Akademik başarı ikinci plandadır. Önce milli ve manevi değerlere sahip bireyler yetiştirmek gerketiğini savunmuşumdur. Çok şükür ben bu günleri görüyorum. Çocuklarımın kalbine ektiğim vatan millet sevgisi, bayrak sevgisi tohumlandı, büyüdü koskoca bir çınar oldu. Öğrencim adına da gururluyum. Kendi adıma da gururluyum” dedi.
Öğrenciyi Elazığ İl Milli Eğitim Müdürü Feyzi Gürtürk çeşitli hediyelerle ödüllendirdi.

zenginsozluk.com/foto

Ben bu konuda biraz köşeli düşünüyorum, katılırsınız katılmazsınız. Türkiye son yıllarda özellikle siyasetçilerin söylev tarzları, üslupları sayesinde halk arasında siyasi görüşler ve ideolojiler üzerine bir bölünme yaşadı, yaşıyor.

Şu anda Türkiye'de apolitik yurttaşlarda dahil olmak üzere sol görüşlüler, sosyalistler, demokratlar ve kemalistler bir tarafta, faşistler ve muhafazakar ve akp yandaşı yuttaşlar bir tarafta. Bu durum iş hayatı dışında sosyal yaşamda insanların ideolojilerine olan bağlılıkları ve sosyal çevrelerini oluştururken ki özgürlükleri sınırında kendisini gösteriyor. iş hayatında ise bir "idare etme" durumu hakim. Çünkü hakim ideoloji ne ise insan kalabalıklarının bir anlamda çıkarları için ona tutunma refleksi var, bu maddi olur, mesleki olur başka türlü olur. Bu insanlarla çalışan muhaliflerde bir idare etme veya rengini belli etmeme halindeler.

Bence bu tam bir bölünmedir. Bölünme illaki sınırların değişmesi ve yönetimin ele geçirilmesi şeklinde olmayabilir. Bazen kalabalıklara, güçlü hatip özelliklerinizle öyle ötekileştirici ayrıştırıcı şeyler söyler ve bunu onlara inandırırsınız ki, geçim derdinde canı burnunda olan milyonlarca insan bir anda alt komşsusuna karşı düşmanlık beslemeye başlar. İşte ülke tam bunun sınırında bir bölünme halinde bence.