cihan yandi kanli nigar

Bira, şarap gibi sıvıların veya pancar, patates nişastasının şekere dönüştürülmesi sonucu ortaya çıkan glikoz çözeltilerin mayalaşmış özlerinin damıtılmasıyla elde edilen, kokulu, uçucu, yanıcı, renksiz sıvıya alkol denir. Alkol tüketiminde ise beyinde bir süre sonra yeti kaybı oluşur. Düşünme duyma konuşma duyma gibi yeteneklerde kayıplar ortaya çıkar. Ve sonraki gün bir çoğu hatırlanmaz. Birde bu içeceği ilk kez içtiğinizde iki katı etkisi vardır. Bununla ilgili küçük bir anımı da paylaşmak istiyorum.
kızlarla en ucuz votkadan alıp içmiştik. Yarısı kusarken diğer yarısıda bir yerlere sızmıştı. Çok da abartılmamalı yani

Birini kaybettiyseniz, yani gerçek manada nefes almıyorsa, toprağa kendi ellerinle koyup üzerini örttüysen söylenebilecek tek söz.
Artık yapacak bir şeyin yok.

Dünyanın sonunun gelmesi için bir çok sebep bulunmakta. Önce gelişmiş zengin bir kaç ülkeye bakıyorsunuz. İsrafın ne düzeyde olduğunu görüyorsunuz. Daha sonra fakir ve gelişmemiş bir kaç ülkeye bakıyorsunuz. Açlıktan ölen, susuzluktan hastalanan çocukları görüyorsunuz. Bence bu dünyanın sonu olması için büyük bir sebep. (bkz:bitse de gitsek)

Uzun yıllardır ülkemizde hakkıyla yapılmadığını bizzat gözlerimle gördüğüm, bir ülkenin tüm değerlerini etkileyecek en önemli meslektir. Öğretmenler sırf parası için çocuklara robot gibi dersini anlatıp, o çocuklarla ilgilenmezse geleceğe nasıl umutla bakacaklar merak içindeyim. Çok mühim bir konu aslında. Mesela ben üniversite son sınıfta bir lisede staj gördükten sonra bıraktım okulu. Belki kendi hayatımı batırdım. Ama gelecekte öğretmeni olup yardımcı olamadığım yüzlerce çocuğun hakkına girmemiş oldum. Kendimi değil o öğrencileri seçtim. Hiç pişman değilim.

Annemin en sonunda içiniz de temizlensin diyip birer bardak doldurmasını ve zorla içirmesini beklediğim temizlik maddesi.

+kısa pantolon
+babet çorap
+ismin sonunda "can" eklentisi
.
.
.
(bkz:berkecan)

Leyla ile mecnundizisinde de söylendiği gibi.
Kafamın içinde fadimenin düğünü var. Ahey ahey ahey

İlk okuldan beri öğretilen isim fiil eklerinin ezberlenmesi kolay olan halidir.
Ma-ış-mak

Yıllardır yazdığım ve yazmaya devam da edeceğim gözümün nuru ilk sözlüğüm benim. Canım benim.
Edit: bakmak isteyen olursa nick değişiktir efendim

Yapı taşını bilemiyorum ama lütfen düşünürken biraz mantığımızı da kullanalım. Çünkü gün içinde aklımızdan milyonlarca düşünce geçiyor. Hepsini yapsak neler olur neler. O yüzden düşünce+mantık=sonuç. Bu kadar basit.

Anneannemin bir kez bana telefonunda kayıtlı olan bir internet adresini yazdırırken gülmekten öldürdüğü harfler. Evet efendim aynen şöyle söyledi.
-ve ve ve ve ve ve ...

Keşke babam olsaydı dedirten adam. Evet çoğu insanı öldürmüş olabilir ama kızı üşüdü diye milyonları yakan iyi yürekli cefakar çalışkan çilekeş ahaha neyse işte bir adam. Benim babam olsa don amk napıyım paramı mı yakacağım derdi. Eminim.

Daha gözümün teki açılmamışken sigaramı bulup yakmak. Bazen ters yaktığımda oluyor ama ilk işim sigara tabiki.

Hayatımda hiç içmediğim ve bundan sonrada içmeyeceğim hastalıklara iyi geldiği söylenen genelde sıcak tüketilen içecekler. Hepsinin kokusu bile kötü. Yahu nasıl içiyorsunuz anlamış değilim.

Sözlük dediniz bak canım sıkıldı. İlk okul öğretmenim ruh hastasıydı sanırım. Şimdi şimdi anlıyorum. Allam yoksa böyle olmamın sebebi o mu??! Neyse konumuza dönelim. TDK'nın en kalın olan sözlüğünü aldırdı. Onu sırtımda her Allah'ın günü taşımak yetmezmiş gibi bir de harfleri kolay bulalım diye ufak kağıtları her harf başlangıcına bantlatmıştı. Annem ve babamla saatlerce uğraşmıştık hatırlıyorum. Hala saklarım o sözlüğü. Kitaplığımın en nadide parçası. Baktıkça sövüyorum efendim.

Yaşama canım. Niye yaşıyorsun. Afedersiniz piremseslik modumdan çıkıp sokak apaçisi oluyorum ama biri gelip ağzına sıçsın. Sen de bundan keyif al. Ah nerde o eski aşklar. İmkansızken bile güzel olan aşklar. Şimdi hepsi yalan.
(bkz:tabiki sadece uyuyacaksınız)
(bkz:gözü tabiki paranda değil)

Yeni nesil gençlerimizin deniz kenarı otobüs metro ve bilimum açık alanlarda kitap okumaya çalışmasını hepimiz görmüşüzdür. Ve etrafında ses çıkaran insanlara yavru Ceylan görmüş aslan gibi bakıp kükrüyorlar. Bunlar cepte unutmayalım.
Bu gençler kütüphanede ise sessiz olmak yerine fısfıs dedikodu peşinde çalan telefonlarıyla konuşurken sessiz konuşmaya çalışmamakla ve kuytu köşede sevgilisiyle büyük heyecanlar yaşamaya çalışmakla geçiriyorlar.
Evet. Bu terslikte büyük iş var.

En sevdiğim eylem. Otobüs araba otostop hiç fark etmez. Her şeyi geride bırakıp çıktıysan o yola tadından yenmez valla.

Son zamanlarda iliklerime kadar hissettiğim durumdur. Kendimden tutun aileme çevreme ülkeme dünyaya her şeye yabancılaştım. İnsanların iki yüzlülüğü çıkarcı tavırları ve yalanları böyle hissetmemde büyük bir etki. Evet kaç milyar insan içinde herkese yabancıyım yalnızım. Mutluyum.

Dünya dışı bir varlık. Her role bu kadar iyi bürünebilen hissedebilen en iyi aktörlerden. Sıralamada açık ara öndedir efendim.

Kendim için kanallar arasında gezerken bile görmenin kötü olduğunu bildiğim için kaldırılmasını sonuna kadar savunurum. Ancak annem bu programları izlemek için ayırdığı zamanı benimle uğraşmak için kullanır diye korkumdan dua ediyorum kaldırılmasın diye. Çok amin.

Ankara trafiğinde bile stresten sinirden çıldıran ben, İstanbul trafiğinde hastanelik olurum. O yüzden iyiki yaşamadığım şehirdir.

Klipte dahi sigara içmesini kesmeyen müziğinin ahengiyle bam başka yerlere götüren değerli bir müzisyen. Sanırım sigara konusunda ruh eşim.

Beton yığını kasvetli ve sıkıcı bir şehirdir efendim. Evet yaşamak zorundayım hala.

Ben değil kuzenim diyenleri de mevcuttur.