Tırnakların tuval olarak kullanılıp üzerlerine ojeyle çeşitli figürler boyanmasıyla yapılan sanat. Dar alanda kısa paslaşmalara sahne olduğundan ciddi anlamda sanat hem de.
Şahsım da bu sanatın tutkunu. Bisikletin de.
zenginsozluk.com/foto
İng. On gün.
Ne oyunculuğunu iyi buluyorum bu kişinin ne de kendisini yakışıklı buluyorum.
Neticede brad pitt, johnny depp gibi kadınların yaka yırttığı jönleri de pek hoş bulan biri değilim. Bu da beni marjinal falan değil şanslı yapıyor. Ben kimsenin beğenmediği, kıyıda köşede kalmış tipleri beğeniyorum. John Nash'in denge teorisi you know? Olmadı mı? Bir şey ifade etmedi mi? Neyse sallayın o zaman.
Neticede brad pitt, johnny depp gibi kadınların yaka yırttığı jönleri de pek hoş bulan biri değilim. Bu da beni marjinal falan değil şanslı yapıyor. Ben kimsenin beğenmediği, kıyıda köşede kalmış tipleri beğeniyorum. John Nash'in denge teorisi you know? Olmadı mı? Bir şey ifade etmedi mi? Neyse sallayın o zaman.
Kimine göre tutku, kimine göreyse iğrençlik abidesi.
İğrençlik olduğunu düşünenlere gönül kapımın yolunu gösteriyorum.
Eğer tırnaklarınızı uzun yıllar uzun kullandıysanız kestiğinizde kendinizi bıyıkları kesilmiş kedi gibi hissediyorsunuz. Evet. 100 kediye sorduk, tek popüler cevap aldık.
İğrençlik olduğunu düşünenlere gönül kapımın yolunu gösteriyorum.
Eğer tırnaklarınızı uzun yıllar uzun kullandıysanız kestiğinizde kendinizi bıyıkları kesilmiş kedi gibi hissediyorsunuz. Evet. 100 kediye sorduk, tek popüler cevap aldık.
Arka planda belki de çokça vardır fakat bunların neredeyse hiçbiri yazarlara yansımadan halledilir.
Yoktan sorun var edenler arada sırada da olsa yazarların sözlüğü kullanım şekilleri oluyor. Yoksa uyması öyle devasa çabalar gerektirmeyen kurallara uyarak yazmakta herhangi bir zorluk yok.
Yoktan sorun var edenler arada sırada da olsa yazarların sözlüğü kullanım şekilleri oluyor. Yoksa uyması öyle devasa çabalar gerektirmeyen kurallara uyarak yazmakta herhangi bir zorluk yok.
Her zaman doğru olmayan önerme, inanış, umut, adı artık her neyse.
Ricayla minnetle lâf anlatmanın mümkün olmadığı insanlara bodoslama dalınması taraftarıyım.
Ricayla minnetle lâf anlatmanın mümkün olmadığı insanlara bodoslama dalınması taraftarıyım.
Bencileyin, arkadaş kalınmasına imkân olmayan kişidir, tabii gerek de. Dünya üzerinde onca insan varken vücudunda dokunmadığın yeri kalmamış olan biriyle arkadaş olmak bana çok saçma geliyor.
Canınız tutamayacağınız bir vaatte mi bulunmak istedi? Hop, yedekten çıkarıyoruz bu vaadi, güzel güzel tutamıyoruz.
Genellikle yolda falan karşılaşılan orta ya da az samimiyette arkadaşla girilen üç beş cümlelik diyaloğun sondan ikinci cümlesidir.
Genellikle yolda falan karşılaşılan orta ya da az samimiyette arkadaşla girilen üç beş cümlelik diyaloğun sondan ikinci cümlesidir.
Ağızlarından çıkan cümleleri har vurup harman savuran dangozların sıklıkla bozuk para gibi harcadıkları devasa söz. Bu söz öyle büyük, taşıması öyle imkânsız, insanüstü güçlere öyle muhtaç bir sözdür ki, hiçbir ölümlünün üstüne tam oturmaz.
Bu cümlenin istisnai durumu anne, baba, kardeş ve evlattır. Bu kişiler dışında hiç kimse için ömürlük sevginin garantisi yoktur. Lütfen saçmalamayalım.
Bu cümlenin istisnai durumu anne, baba, kardeş ve evlattır. Bu kişiler dışında hiç kimse için ömürlük sevginin garantisi yoktur. Lütfen saçmalamayalım.
"Seni ömrümün sonuna kadar seveceğim." ve "Görüşelim bi' ara." ile birlikte en boş, miadı en hızlı dolan söz.
Ben gün içinde kendi kendime bunu söyleyip de o günün akşamında erkenden uyuduğumda ertesi sabah üstüme konfetiler yağıyor. Hani şu karşılama komitesinin yeni gelen yazarların üzerlerine patlattıkları var ya, hah işte onlardan.
Ben gün içinde kendi kendime bunu söyleyip de o günün akşamında erkenden uyuduğumda ertesi sabah üstüme konfetiler yağıyor. Hani şu karşılama komitesinin yeni gelen yazarların üzerlerine patlattıkları var ya, hah işte onlardan.
Günden güne değişen, ilerleyen zamanlarda da değişmeye devam edecek olan durum.
Bakın arkadaşlar mesela sözlüğün ilk günü on kişi falandık, kendimiz çalıp kendimiz oynuyorduk. On birinci kişiden itibaren gelenler hep ortama sonradan dahil oldular, ama sonunda 'oldular'. Şu an bahsi geçen on kişi olarak numunelik kelaynaklar...
...Biziz...
Lan?! Bi' saniye bundan bizim kârlı çıkmamız gerekiyordu?!
Bakın arkadaşlar mesela sözlüğün ilk günü on kişi falandık, kendimiz çalıp kendimiz oynuyorduk. On birinci kişiden itibaren gelenler hep ortama sonradan dahil oldular, ama sonunda 'oldular'. Şu an bahsi geçen on kişi olarak numunelik kelaynaklar...
...Biziz...
Lan?! Bi' saniye bundan bizim kârlı çıkmamız gerekiyordu?!
TDK'ye göre "Her yerde ve her zaman kullanılmayan veya kullanılmaması gereken, çoklukla eğitimsiz kişilerin söylediği söz veya deyim.".
Argo kullanan eğitimli azınlıkta olmaktan dolayı gurur duyacak gibi oluyorum tam, neyle gurur duymak üzere olduğumu idrak edince cümlemi tamamlamıyorum.
Argo kullanan eğitimli azınlıkta olmaktan dolayı gurur duyacak gibi oluyorum tam, neyle gurur duymak üzere olduğumu idrak edince cümlemi tamamlamıyorum.
İçinden çıkılması güç bir duruma düşmek, tövbe tövbe siki tutmak.
Sanırım şap çok konforsuz bir maddeymiş, oturduğunuzda batışını acı acı hissediyorsunuz.
Sanırım şap çok konforsuz bir maddeymiş, oturduğunuzda batışını acı acı hissediyorsunuz.
Aşırı vahim ve içinden çıkılması güç bir duruma düşmek, offf çok fena şapa oturmak anlamına gelen bir argo.
Bazı küfürler küfür değildir, bu da öyle bir şey. Panik anlarında söylendiğinde kesinlikle argosuna değil durumun ciddiyetine ve vahametine vurgu yapılmış oluyor.
Bazı küfürler küfür değildir, bu da öyle bir şey. Panik anlarında söylendiğinde kesinlikle argosuna değil durumun ciddiyetine ve vahametine vurgu yapılmış oluyor.
Başlığını açmayı en çok benim hak ettiğim yepyeni yazarımız. Ortalığı kasıp kavurmadan önce ortalığın şu anki hâline son bir kez bakmanızı öneririm.
Sadece formaliteden rica ediyorum, okusun:
(bkz: zengin sözlük manifestosu)
(bkz: entry girme rehberi)
Sadece formaliteden rica ediyorum, okusun:
(bkz: zengin sözlük manifestosu)
(bkz: entry girme rehberi)
Popomda kalıcı izler bırakmış şehir.
Üniversite için gidip altı sene orada yaşamak zorunda kaldım. Altı senenin sonunda İzmir'e dönerken topuklarım sanırım biraz fazla vurdu.
Üniversite için gidip altı sene orada yaşamak zorunda kaldım. Altı senenin sonunda İzmir'e dönerken topuklarım sanırım biraz fazla vurdu.
'Aşırı iri, çok büyük' anlamlarına gelen bir sıfat.
Bu sözcük nedense bende cinsel çağrışımlar yapıyor, tıpkı profiterol gibi. Dilerseniz bunu da havadaki neme bağlayabilirsiniz. Boş ilerle uğraşmaya sizin de hakkınız var neticede. İhi.
Bu sözcük nedense bende cinsel çağrışımlar yapıyor, tıpkı profiterol gibi. Dilerseniz bunu da havadaki neme bağlayabilirsiniz. Boş ilerle uğraşmaya sizin de hakkınız var neticede. İhi.
Akla, mantığa aykırı davranmak.
Saçmalayan insanın alnında saçmalama sebebi yazmalı, eğer canı sıkkın ya da sinirleri tepesinde olduğundan saçmalıyorsa sırtı sıvazlanmalı, otherwise kendisine kallavi bir "siktir deli!" çekilmeli.
Saçmalayan insanın alnında saçmalama sebebi yazmalı, eğer canı sıkkın ya da sinirleri tepesinde olduğundan saçmalıyorsa sırtı sıvazlanmalı, otherwise kendisine kallavi bir "siktir deli!" çekilmeli.
Bugün bolca sabır lazım bana. Bol miktarda sabır lazım. Sabra boğulmam lazım bugün, kulaklarımdan bile sabır akması lazım! Çünkü;
zenginsozluk.com/foto
zenginsozluk.com/foto
Kutsal mezarına yalnızca birkaç yüz metre uzaklıkta yaşıyorum, önünden her geçişimde tüylerim diken diken oluyor. Hem de yıllardır.
İyi insan olmanın köküdür. İyiliğin gövdesi de dalları da köklerinden aldıkları güçle büyüyüp güçlenirler.
Merhamet sahibi olmayandan her türlü itliği beklerim ben, bundan dolayı da götün götün uzaklaşırım.
Merhamet sahibi olmayandan her türlü itliği beklerim ben, bundan dolayı da götün götün uzaklaşırım.
Gökyüzünün mavi görünmesini sağlayan ozon gazından oluşan tabakadır.