confessions

oblomov

1. nesil Yazar - Gayretli

  1. toplam entry 326
  2. takipçi 20
  3. puan 6855

murathan mungan

oblomov
"Sevgilim,
yetimim benim,

aylar nasıl geçiyor zaman hiç geçmezken

kapılar kapalı, dünya buzlu cam
uyuşmuş gözlerimin önünde
hayat akıp gidiyor hiç kımıldamadan"

dizelerinin sahibi şair.

gece yürüyüşü

oblomov
bazı bölgelerde ve saatlerde tehlikeli olabilecek eylem. misal "gayserinin" ara sokaklarındasınız ve erciyesin soğuğunu hafiften içinize çekiyorsunuz ve bir de sigara yakmışsınız yani keyfine diyecek yok derken karşınızda bir dayı "neydiyooon yeğeenim bu saaate burlarda, hayırdır gadasını aldığımını, abi 5 lira var mı yoksa zikerim ebeni" gibi cümlelerle karşılabilirsiniz.

churchill

oblomov
türk hamamlarında yıllardır yapılan ve döşü kıllı dayıların sırf "hesaba dahil" diye içtiği ve ziklemediği içecekti. kafe menülerine girince adı değişti bizim "avrupai heyranı" insanlarımız da yeni bir şey keşfetmiş olmanın heycanını yaşıyorlar. genç dimagların kafelerde garsonlara ağızlarını yayaraktan "bi çööörçııııllll alabiliiiirrr miyııım" diye heyecanla seslendiklerini duyar gibiyim.

zengin sözlük yazarlarının karalama defteri

oblomov
Nicola Tesla dahi aydınlatamadı içimizdeki karanlığı. Yüzümüz güneşe asırlar boyu baksa da, karanlıklar, gölgesinde olacak yüz çizgilerimizin. Ve bir gün insanlığın sonunu getirecek olan o incecik çizgilerden şaha kalkacak tüm ruhumuzla. Yüz dönerken bizden olmayanın acısına kederine yok oluşuna, yüzümüz olmayacak sıra bize geldiğinde dönüp bir derman dilemeye. Sustuklarımızla büyüyoruz, söylediklerimizle batıyoruz adım adım derinine insan olmayan yanımızın. Aydınlık; karanlığın gölgesiz yanı. Oysa biz saatin kadranları gibiyiz . Ne zamandır eşref saatimiz ya da kaç km hızla koşuyoruz iyinin önünde arkasında yanında. Bilim çağında yaşayan gözleri bağlı yarış atları gibiyiz. Dipsiz bir kuyuda aynı istikamette öyle hızlı koşuyoruz ki, arpa boyundan fazlasına razıyız. Yaşamak için gerekli olan neyse ihtiyacımız, fazlası olmalı hep yan cebimizde. El atmalıyız bizde olmayan ne varsa. Bize ait olmayan her şeyden mutlaka bizim de payımıza düşmeli bir şeyler, çünkü karanlık, doyumsuz bir karanlık, büyütüyoruz çizgilerinde aydınlık yüzümüzün, yüreğimizin, insanlığımızın.
5 /