Kansızın ismi tesbit edilmiş soruşturma açılmış.
https://m.sondakika.com/amp/haber-erzincan-da-askerden-kediye-iskenceye-buyuk-tepki-10308904/
https://m.sondakika.com/amp/haber-erzincan-da-askerden-kediye-iskenceye-buyuk-tepki-10308904/
Hastalık veya rahatsızlığınız hakkında bi detay sorduğunuzda önce bi kendi dillerinde cevap verirler, hepimiz tıp okumuyoruz ki olm ama o senin sormanı, anlamadığını bilmediğini ona muhtaç olduğunu gör ister. Mecbur dersin ki o ne ola ki? Sonra halk dilinde anlatır.
Ama bazı ilçe kasaba sağlık ocaklarında öyle doktorlar denk geliyor ki, ilgisi alakası konuşması yetiyor insana. Tahlil falan istemeden neyin var şak diye söylüyor. Yeni yetme doktorlar var, tahlil mr film olmadan ağzını açamıyor.
Ama bazı ilçe kasaba sağlık ocaklarında öyle doktorlar denk geliyor ki, ilgisi alakası konuşması yetiyor insana. Tahlil falan istemeden neyin var şak diye söylüyor. Yeni yetme doktorlar var, tahlil mr film olmadan ağzını açamıyor.
İnsan içine çıkmayı sevmeyen, kalabalıktan hoşlanmayan, insanlara güvenini kaybetmiş insanlara verilen Farsça bir sıfat. İçinde bir çok anlam barındıran söylemesi hoş naif bir kelime. Asosyal kelimesi ile anlam benzerliği olsa da daha çok, yasadığı tecrübeler ile insanları sevmeyi bırakmış onlardan eşit derece mesafeli olan kimse.
1938 samsun doğumlu şair.
38 yaşından sonra şiir yazmaya başladı.
Şairin bu güne kadar 40 tanesi Orhan Gencebay tarafından olmak üzere Zekai Tunca, Selçuk Tekay, Onur Akay ve Candan Erçetin gibi ünlü sanatçı ve besteciler tarafından 150 civarında şiiri bestelendi.
2003 yılında Türkçe yi en iyi kullanan şair ödülünü aldı.
2004 yılında mihai eminescu ödülü aldı.
Yazdığı aşk tek hece şiiri, aşk üzerine yazılmış şiirlerin güzellerindendir ve kendi sesinden dinlemesi güzeldir.
Var mı beni içinizde tanıyan
Yaşanmadan çözülmeyen sır benim
Kalmasa da şöhretimi duymayan
Kimliğimi tarif etmek zor benim
Bülbül benim lisanımla ötüştü
Bir gül için can evinden tutuştu
Yüreğine Toroslar' dan çığ düştü
Yangınımı söndürmedi kar benim
Niceler sultandı, kraldı, şahtı
Benimle değişti talihi, bahtı
Yerle bir eyledim taç ile tahtı
Akıl almaz hünerlerim var benim
Kamil iken cahil ettim alimi
Vahşi iken yahşi ettim zalimi
Yavuz iken zebun ettim Selimi
Her oyunu bozan gizli zor benim
Yeryüzünde ben ürettim veremi
Lokman Hekim bulamadı çaremi
Aslı için kül eyledim Keremi
İbrahim'in atıldığı kor benim
Sebep bazı Leyla bazı Şirindi
Hatırım için yüce dağlar delindi
Bilek gücüm Ferhat ile bilindi
Kuvvet benim, kudret benim, fer benim
İlahimle Mevlana'yı döndürdüm
Yunusumla öfkeleri dindirdim
Günahımla çok ocaklar söndürdüm
Mevladanım hayır benim, şer benim
Benim için yaratıldı Muhammed
Benim için yağdırıldı o rahmet
Evliyanın sözündeki muhabbet
Enbiyanın yüzündeki nur benim
Kimsesizim hısmım da yok hasmımda
Görünmezim cismimde yok resmimde
Dil üzmezim tek hece var ismimde
Barınağım gönül denen yer benim
Benim adım aşk!
38 yaşından sonra şiir yazmaya başladı.
Şairin bu güne kadar 40 tanesi Orhan Gencebay tarafından olmak üzere Zekai Tunca, Selçuk Tekay, Onur Akay ve Candan Erçetin gibi ünlü sanatçı ve besteciler tarafından 150 civarında şiiri bestelendi.
2003 yılında Türkçe yi en iyi kullanan şair ödülünü aldı.
2004 yılında mihai eminescu ödülü aldı.
Yazdığı aşk tek hece şiiri, aşk üzerine yazılmış şiirlerin güzellerindendir ve kendi sesinden dinlemesi güzeldir.
Var mı beni içinizde tanıyan
Yaşanmadan çözülmeyen sır benim
Kalmasa da şöhretimi duymayan
Kimliğimi tarif etmek zor benim
Bülbül benim lisanımla ötüştü
Bir gül için can evinden tutuştu
Yüreğine Toroslar' dan çığ düştü
Yangınımı söndürmedi kar benim
Niceler sultandı, kraldı, şahtı
Benimle değişti talihi, bahtı
Yerle bir eyledim taç ile tahtı
Akıl almaz hünerlerim var benim
Kamil iken cahil ettim alimi
Vahşi iken yahşi ettim zalimi
Yavuz iken zebun ettim Selimi
Her oyunu bozan gizli zor benim
Yeryüzünde ben ürettim veremi
Lokman Hekim bulamadı çaremi
Aslı için kül eyledim Keremi
İbrahim'in atıldığı kor benim
Sebep bazı Leyla bazı Şirindi
Hatırım için yüce dağlar delindi
Bilek gücüm Ferhat ile bilindi
Kuvvet benim, kudret benim, fer benim
İlahimle Mevlana'yı döndürdüm
Yunusumla öfkeleri dindirdim
Günahımla çok ocaklar söndürdüm
Mevladanım hayır benim, şer benim
Benim için yaratıldı Muhammed
Benim için yağdırıldı o rahmet
Evliyanın sözündeki muhabbet
Enbiyanın yüzündeki nur benim
Kimsesizim hısmım da yok hasmımda
Görünmezim cismimde yok resmimde
Dil üzmezim tek hece var ismimde
Barınağım gönül denen yer benim
Benim adım aşk!
Her insanda farklı duygular uyandıran havalardır. Kimi için temizlik kimi için kirlenme, kimine rahmet kimine zulmet, kimi için aşk kimi için aşk acısı,kimi için eve kapanma, kimi için dışarı çıkma sebebidir ama ne var ki tolstoy amcanın dediği gibi " ölmek için doğmuştur ya insan, o yüzden her yağmur sonrası Toprak kokusunu sever" diyerek mevzuyu ölüme bağlamıştır. Allah tependen baksın tolstoy.
Bob Dylan da " bazı insanlar yağmuru hisseder, diğerleri ise sadece ıslanır" demiş. Sanırım duygulu anlar yaşıyordu yağmur üstüne yağmış olacak.
Turgut uyar
" Belki yağmura gerek kalmazdı insanlar bu kadar kirli olmasaydı" diyerek, somut ifadeyle soyut bir sosyal bir mesaj vermek istemiş.
İnsanların ikiyüzlülüğüne atıf yapan William Shakespeare" yağmuru sevdiğini söylüyorsun ama yağınca şemsiyeni açıyorsun" demiş. Umarım bunu şemsiye altındayken söylememiştir.
Che Guevara da" Yağmur komünisttir, herkese eşit yağar. Rüzgar ise kapitalisttir zayıf olanı yıkar" sözüyle ideolojisini dile getirmiştir.
Cemal Süreya " yağmur olsaydın binlerce damla arasından bulur tutardım seni, çünkü toprak aldığını vermiyor" diyerek aşkını anlatmıştır.
En güzelini sanırım aziz nesin söylemiştir.
Boşuna yağıyor yağmur, birlikte ıslanmayacağız ki!
Yağmurunuz bol olsun!
Bob Dylan da " bazı insanlar yağmuru hisseder, diğerleri ise sadece ıslanır" demiş. Sanırım duygulu anlar yaşıyordu yağmur üstüne yağmış olacak.
Turgut uyar
" Belki yağmura gerek kalmazdı insanlar bu kadar kirli olmasaydı" diyerek, somut ifadeyle soyut bir sosyal bir mesaj vermek istemiş.
İnsanların ikiyüzlülüğüne atıf yapan William Shakespeare" yağmuru sevdiğini söylüyorsun ama yağınca şemsiyeni açıyorsun" demiş. Umarım bunu şemsiye altındayken söylememiştir.
Che Guevara da" Yağmur komünisttir, herkese eşit yağar. Rüzgar ise kapitalisttir zayıf olanı yıkar" sözüyle ideolojisini dile getirmiştir.
Cemal Süreya " yağmur olsaydın binlerce damla arasından bulur tutardım seni, çünkü toprak aldığını vermiyor" diyerek aşkını anlatmıştır.
En güzelini sanırım aziz nesin söylemiştir.
Boşuna yağıyor yağmur, birlikte ıslanmayacağız ki!
Yağmurunuz bol olsun!
İlk fırsatta gitmek istediğim yer. Peri bacaları falan çok ilgimi çekmiyor ama özellikle yeraltı şehirlerini çok merak ediyorum. 30.000 kişinin barınabileceği sehirler kurulmuş ki muhteşem bişey. Nasıl bi düzen vardı, ne gibi sistemleri vardı gözle görmek lazım. Yükseklik korkumu yenebilirsem balon da olabilir.
1001 film. Haftada 1 film izlesen 1001 hafta yani 250 ay o da 21 sene yapar. Daha ölmeden yapılacak 100 aktivite, okunacak kitaplar, dinlenecek şarkılar, tanışılacak insanlar, gidilecek yerler..var oğlu var.
Bikaç gün önce Yeni yaşına girmiş olan yazar. Mutluluk, hiç ayrılmayan dost gibi onunla olsun.
Haykırdı, ak tolgalı beylerbeyi "İlerle!"
Bir yaz günü geçtik Tuna'dan kafilelerle
zenginsozluk.com/foto
zenginsozluk.com/foto
Bir yaz günü geçtik Tuna'dan kafilelerle
zenginsozluk.com/foto
zenginsozluk.com/foto
Uçuk paralar, oyunlar, şemalar falan bu paraları rahat rahat yerler mi o belli değil asıl mesele bu işten çıkan pisliği temizlemek yine halkın sırtına mı kalacak ben onu merak ediyorum. Bu iş için adı geçen insanların gözü parayı görmeyecek, o paralar nerden çıkacak o merak konusu.
Bir hastalık veya sağlık olayının belli bir yerde (örneğin bir bölgede, bir ülkede, bir il de gibi) sürekli olarak ve belli bir düzeyde var olmasıdır. Örneğin Guvatr hastalığı, kara lahana ile beslenme alışkanlığının yoğun olduğu Karadeniz Bölgesinde endemiktir.
Anlamlı ve duygusal yazılar paylaşıyordu, okuyorduk. Gitmemeli! Gitmesin yani niye gidiyor ki?
Aklın yolu olduğuna inanılan sayı.
Her günün bi gecesi vardır
Satrançın beyin gelişimine katkısı yadsınamaz ama ben satranç sevenleri veya iyi bilenleri pek sevemiyorum, neden? Onlarda böyle bi devamlı oyun çevirecekmis gibi bir his uyandırıyorlar gözleri fıldır fıldır dönüyor. Oyun çevirme hamle yapma gibi şeyler karakterlerine yansıyor sanki. Yanılıyor da olabilirim ama ..
1960 yılında Dominik Cumhuriyetinde, 1930`da ülke yönetimini ele geçiren Rafael Trujillo diktatörlük yönetimini sürdürüyordu. Dominik Cumhuriyeti`nin Cibas bölgesinde dünyaya gelen ve Mirabal Kardeşler olarak tanınan üç kızkardeş Patria, Minerva ve Maria Teresa, eşleriyle birlikte Trujillo diktatörlüğüne karşı mücadele veriyordu. Patria 1960 yılının Haziran ayında Clandestine Hareketini kurdu ve diğer kız kardeşler de bu harekete katıldı. Sembol haline geldikleri diktatörlük karşıtı mücadelelerinin çeşitli zamanlarında ağır baskılara maruz kaldılar ve hapis cezalarına çarptırıldılar. 1960 yılının Kasım ayı başlarında Trujillo ülkede iki tehlikenin varlığından söz etti: Kilise ve Mirabal Kardeşler! 25 Kasım 1960`da üç kızkardeş tecavüz edilip öldürüldüler. "Araba kazasında" öldükleri duyuruldu. Mirabal kardeşlerin öldürülmesinden bir yıl sonra Trujillo karşıtı hareket, diktatörlüğün sona ermesini sağladı.
Bu olay üzerine, önce Latin Amerikalı kadınlar ardından da tüm dünya kadınları 25 Kasım`ı bir kınama günü olarak kabul etti. O günden beri her 25 Kasım`da kadına yönelik şiddet kınanıyor.
Birleşmiş Milletler`in 1999 yılında aldığı karar doğrultusunda her yılın 25 Kasım günü Türkiye`de de ``Kadına Yönelik Şiddetin Ortadan Kaldırılması İçin Uluslararası Mücadele günü olarak belirlendi.
Böyle bir günün oldugundan habersizdim. Türkiye de kadına yönelik şiddet yok ona şiddet demek az olur. Katliam desek daha doğru. Her yıl bir çok kadın çeşitli sebeplerle! Hayatının baharında yaşamını yitiriyor. Türkiye de gün olarak değil hafta olarak gündemde kalmalı çok ciddi etkinlikler duzenlenmeli.
Bu olay üzerine, önce Latin Amerikalı kadınlar ardından da tüm dünya kadınları 25 Kasım`ı bir kınama günü olarak kabul etti. O günden beri her 25 Kasım`da kadına yönelik şiddet kınanıyor.
Birleşmiş Milletler`in 1999 yılında aldığı karar doğrultusunda her yılın 25 Kasım günü Türkiye`de de ``Kadına Yönelik Şiddetin Ortadan Kaldırılması İçin Uluslararası Mücadele günü olarak belirlendi.
Böyle bir günün oldugundan habersizdim. Türkiye de kadına yönelik şiddet yok ona şiddet demek az olur. Katliam desek daha doğru. Her yıl bir çok kadın çeşitli sebeplerle! Hayatının baharında yaşamını yitiriyor. Türkiye de gün olarak değil hafta olarak gündemde kalmalı çok ciddi etkinlikler duzenlenmeli.
(bkz:Bindirim)
Baska açıklaması yok. Elin adamı bunu adet edinmiş yılda bir defa gerçekten indiriyor ki millet dükkanın önünde sabahlıyor.
Bizim mağazaların camları yıl boyunca indirim yazısıyla donatılı. Bizde fiyat uygulaması su şekilde oluyor genelde. Fiyat aynen duruyor, üstüne % 70 artışlı fiyatı yazıp üstünü çiziyorlar.
Baska açıklaması yok. Elin adamı bunu adet edinmiş yılda bir defa gerçekten indiriyor ki millet dükkanın önünde sabahlıyor.
Bizim mağazaların camları yıl boyunca indirim yazısıyla donatılı. Bizde fiyat uygulaması su şekilde oluyor genelde. Fiyat aynen duruyor, üstüne % 70 artışlı fiyatı yazıp üstünü çiziyorlar.
Kutlu olsun kardeşim.
(bkz:Nursuz)