Zaman bir ilaçtır ve bu ilacın uyuşturamayacağı çok az şey vardır. Tedavi edemez, telafi edemez. Zaman yarayı yakar, kesilmiş bir kol gibi, eksiğimizle kalırız. Ama kanamayız, acı çekmeyiz ve alışırız. Zamanın temel işlevi önceliklerimizi değiştirmesidir. Akan bir ırmak gibi o aktıkça ister istemez sürükleniriz. Bir şeyler sızlamaz olur, hatırlanmaz olur. Zamanın bahşettiği en büyük şey önceliklerimizi inadımıza rağmen değiştirmesidir. Zindandaki adam bile değişirken yaşamın selinde akıp giden adam nasıl değişmesin?
Ama elbette, bu ilacın bile dindiremediği sızılar var.
Ama elbette, bu ilacın bile dindiremediği sızılar var.