intihar psikolojisi

intihar tandansı olan kimsenin ruh halidir. çözümlemesi kadar anlaşılması da güç olandır. ''saçma'' nın varlığından bihaber olmayan kimselerin bir öze yönelim sonucu tercih ettiği kimi yollardan olan intihar, intihar psikolojisi karmaşık olduğu kadar anlaşılması yeterince güç kavramlardır.

girmesi kadar çıkması da zordur, hayata bakılabilecek karanlık tarafı gördüğünüzde bir daha kolay kolay nahoş olmayan tarafları gözünüzün önüne getiremezsiniz. bu kötü bir şey midir? o da ayrı bir tartışma konusu.

hiçbir koşulda sağlıklı bir psikoloji değildir bu, eğer bu tür bir psikoloji içerisinde olduğunuzu hissederseniz yardım almaktan çekinmeyin. günlük yaşamımız zor, modern dünya insan gibi bir canlıya gelmesi gerekenden çok daha hızlı geldi. bütün bu sorumlulukları taşımak kolay değil, taşıyamayabilirsiniz. lütfen, ölümün kurtuluş olduğunu düşünmeyin. pozitif bir insan olarak konuşmuyorum, gözünüzün önünde kuşlar böcekler belirmesin. ancak insanın mutlak güzelliği arama serüveninde alacağı çok yol var, daha yola girmedik bile, iz bırakabilecekken silmeyin kendinizi. savaşın.

Çabuk pes edenlerin, zayıf insanların içine düştüğü psikolojidir. Çıkması kolay mı bilmiyorum. Hayatın en dibini yaşamışlığımız var. Aç kaldığımız, uyuyamadığımız, sevdiklerimizin elimizden kayıp gittiğini gördüğümüz günler. Ama aklımızdan hiç bir zaman böyle bir şey geçmemiş ve geçmeyecektir.
Usta'ya sormuşlar; 'her şeyi kaybettik ne yapacağız?'
Üstat cevap vermiş; 'çay koy, yeniden başlayacağız'

.umut yok bazen.belki ölecek cesareti de yok insanın ama yaşamak için mücadeleler de sonuçsuz kalıyor öyle bir psikolojidir.yaşlanıyorsun ölüp gideceksin ve hiç bir şeyi değiştiremiyorsun.gelecek yok iş yok sağlık yok insan yok başarı yok heyecan yok keyif yok hayatımda hiç bir şey yok gençlik de bitti işte.ne erkek olduğumu hissediyorum ne insan olduğumu ne de bir birey olduğumu.bunları hissetirecek bir şey yok hayatımda.ufak ta olsa kıvılcımla bir sinerji bir enerji olmuyor işte.neden yaşıyorum ki o zaman kafası.dibin de dibi bir kafa.kontrol edilebilir stabil kaliteli bir hayatın dışında kalmak.standart hayatın bile altında bir ucube gibi hissetmek.kafada kayıp giden düşünceler.bulanık buhranlı bir zihin.bazen aşırı manikleşip kendini kandırmak.ama aslında her şeyin aynı olması.

SANırım bu konudaki en detaylı çalışma emile durkheim tarafından yapılmış ve ilk istatistiksel veriler kullanılan eserdir. İntihar toplumsal bir baskı mıdır? İçsel gelen midir? Akıl hastalıkları ya da uyarıcılar etkiler mi? Vs. Vs. Vs.

Kendime göre yaklaşacak olursam; bir anda girilen (aniden ortaya çıkan) bir şey değil. Kendi doktorum sürekli intihar lafını kullandığım için on yıla kadar intihar edebileceğimi espri arasında söylediğinde gülüp geçmiştim. Ama maalesef ki öyle. Zamanla zeminleri hazırlanıyor. Ben şahsen bu girilen psikolojiden zevk alır hale geldim.