rübab-ı şikeste

onnik
yıllar sonra mesaj kutumu yeşillendiren yazar.
unutmuşum ben buraları...

romantizm kasmıyorum... ciddi ciddi unutmuşum.
ücretsiz İETT kartıyla sabahtan akşama kadar İstanbul'u hatmeden 65 yaş üstü amcalar gibi unutmuşum hem de.

saat 4 falan, mail ışığım yandı. ''rübab-ı şikeste''den bir mesaj var... ne ola ki bu dedim, farkında olmadan Tevfik Fikret'e sinkaflı küfürler savurduk da mahkemelik mi olduk acaba... bi tıkladım buraya savurdu tarayıcı... heee dedim ben burada yazarım ellaaam.

heyecanlanınca köylü şivem bir anda ortaya çıkıveriyor, elimde değil.

her neyse, belli ki zengin sözlüğün tatlı kızlarından biri özledi de mesaj attı dedim kendi kendime, tıkladım mesaj kutusuna ''kardeşim selamünaleyküm eniştem Ankara'da guatr ameliyatı olacak, freezone'lu isen bana bir kod yollasana hava alanından ucuz yollu araç kiralayam'' yazmış, sonuna da iki parantezli göz kırpma işareti koymuş.

ne diyeyim, allah akıl fikir versin.
kozmos
üslubu ile falso vermiş, ''gene kimin fakesi acaba'' diye düşündürtmüştür. düşündüğüm şey mi yine yoksa. muhtemelen öyledir. küçücük yerde dönen şeylere gel ya, olsun ama hadi beni aşka inandırın...
bir sözlük yazarı.

edit: büyük yanılmışım. utancımdan duvara doğru koşacağım.
bakma ikinci nesil olduguma kolay lokma deglm
Aşkından oldum Arap,
Kalbime girdi kramp,
Bu delinin yanında kimdir trump,
Ben suri esad bum bum.

Düştüm bir kız sevdasına,
Kalbim öldü belasına,
Katılamadım selasına,
Ben suri esad bum bum.

Kader biledi kör bıçakları,
Yaktı beni çöl sıcakları,
Gözlerinde savaş uçakları,
Ben suri esad bum bum.
bakma ikinci nesil olduguma kolay lokma deglm
Kendisi için şiirler yazmaya doyamadığım yazar. En kalbi duygularımla yazdım sana yine.

Bu gece uzun olacak besbelli biliyorum
Lodos fırtınaları kopacak yine
Ta derinlerde bir yerde
Varsın olsun varsın olsun
Sevdim bir kere

Sen benim canım
Sen kara sevdalım
Bir şeyler söylemek o kadar zor
Sensiz geçen uzun geceler bir de yasaklar
Varsın olsun sevdim bir kere
bakma ikinci nesil olduguma kolay lokma deglm
İzniklere gitmişsin,
yanına almadan beni.
Sözlüğü terk etmişsin,
sevip sarmadan beni.

Sevdan duman içimde,
Ne olur azlet beni.
Yakışıklı bulmuyorsan,
Bir kedi farz et beni.

Gel girelim dünya evine,
Güller vereyim destine.
Ben çapa yaparken ayran getir,
Kırmızı kil testide.

Kıskansınlar balalarımızı,
Uygurlar, tatarlar.
Biz yan gelip yatarken,
Onlar mendil satarlar.