sigmund freud

ontolojik sancilarimin merhemi
her şeyi bilir kendisi. o yanılmaz sandığı yardım elini hiç eksik etmez. doğanın bize, bu enigmayı berraklaştıran tek gerçek olduğunu söyler. güdü. akıl yürütmez, bir çelişki içerisine düşmez, her zaman kendisini gösterir, üzerine giydiğin riya kıyafetlerine rağmen vücudundur o ve varlığı daimdir. güdü'yü reddetmeden yapılan akıl yürütmelerin bence kıymet-i harbiyesi vardır. gibi şeyler der. bence; güdüyü kullanan erdemi reddeder, erdemi reddetsin vicdani ve merhameti de reddeder. olur da bunu bilmeyen güdüyü savunan, güdünün ne olduğunu da bilmez der çekilirim.
ontolojik sancilarimin merhemi
muhteşem psikanalitik yaklaşımı sayesinde, insan iradesinin büyük bölümünün bilinçli saiklere değil, bilinçaltı saiklere tabi olduğunu izah ederek, iradenin tamamı ve kafası karışanlar için büyük bir meydan okumaya imzasını atmış filozof.
parody
psikanalitik kuramının öncülerinden, id, ego ve süper ego tanımlamalarını yapan, bilinçaltındaki düşüncelerin büyük bir önem arz ettiğini vurgulayan ve bu konularda derinlemesine incelemelerde bulunan bilim insanı.
turuncu gemi
mao sağlığında derdi ki; ''maşallah herkes maocu ama beni anlıyabilen bir kişi bile yok etrafımda''. tamam maşallahı ben ekledim. mao ve freud'un ne ilgisi var, çıktık yola birkez kurarız.

''hoca da her şeyi cinselliğe bağlıyor'' demek, her ne kadar kendisine sığ bir yaklaşım olsa da doğru bir yaklaşımdır.
karl marks'a göre tarihte olmuş bütün savaşlar ve ileride olacak savaşlar iktisadi temellere dayanan savaşlardır. dinmiş, vatanmış, milletmiş, onurmuş, hepsi işin lezzetli sosları sadece. tarihin gördüğü en büyük savaşlardan biri olan ''truva savaşında da'' helen, bir özne değil objedir. olayın baş rolü değil, özünde fügranıdır.

''amaaannn, sigmund freud'da her şeyi cinselliğe bağlıyor, sapıtık adam canım'' diyenler şu an sözlüğümüzün sol framine bir baksınlar.
sigmund freud, beynimizin en karanlık dehlizlerine doğru bir bıçak sapladı diye kendisini recm etmek işin kolayıdır. hocabey, herşeyi cinselliğe bağlıyarak bunun böyle olması gerektiğini söylemez. insan beyninin en karanlık noktalarına bir ayna tutarak tedaviye başlar. sonra ki amacı o bölgeleri ışıkla temizlemektir. ama bir bütün halinde insanlığımız, mao'yu da çok yanlış anlamış hocabeyi de.

bağladım işte sonunda mao'ya. bunu yapabileceğimi hiç sanmıyordum ama yaptım.
turuncu gemi
kendisine mi ait değil mi meçhul capsler ve özdeyişlerle anılıp küçültülmemesi gereken dahidir.
evrimin bütün canlılar üzerindeki temel hükmü soyunu gelecek nesillere aktarmasıdır. papatyalardan, maymunlara kadar böyledir bu durum. maymunlar familyasının bir türü olan insan için de aynı yasa geçerlidir elbet. fakat işte freud bizim türümüzden çıktı.
insan türü başta kendi evrimi dahil bütün doğadaki canlıların evrimi üzerinde hükmü olan tek canlı. bugün soframızdaki bütün sebzelerin doğada karşılığı yoktur. 5 bin yıl önceki tarım devrimimizden beri biz getidik onları bu hale. veya köpekler. doğada olmayan bir türken tamamen biz şekillendirdik onları.

insan hala biyolojik olarak bir maymun türü olsa da asla bu şekilde kalmamalı. freud''un acımasız bilimsel gerçeklikler olarak saptadığı var oluşlar bu yolda önümüzü aydınlatmalıdır.
bu halimizi, hayvani iç güdülükten ne kadar denetleyip güdü seviyesine ulaştırırsak o denli insanlaşırız.
pasaj
Psikanaliz kuramının öncüsü, bilinçaltı kavramlarını etraflıca inceleyen ve ele alan bilim adamı. Rüya analizleri de yapmıştır. Kuramlarında cinsellik önemli bir yer tutar.
turuncu gemi
devrimci bir bilim insanıdır. devrimci yanı tabii ki siyasal duruşuyla ilgili değildir. hipotezlerini, somut gözlemleri, sanat ve mitolojiye hakim olan muhteşem beyni sayesinde bir bilim disiplini haline getirmiştir.

kendisinden sonra büyük üniversitelerde, yeterli laboratuvar ortamlarında yapılan deneylerle tezleri bilimselliğe kavuşmuştur. bir çok bilimsel tezi de dünyanın en saygın bilim insanları tarafından hala tartışılmaktadır.