günde 3 saat, 2 ay boyunca dev bir kutu içinde. 2016 yılının haziran ayı sezonun başlaması ile her dönem gittiğim matbaaya gitmeye başlamıştım. temmuz civarında kırım' makinesinde çalışmaya başladım. akşam 8 sabah 8 arasında yani gece çalışıyorduk. benimle aynı yaşta olan makine sorumlusu Mehmet denen başına buyruk güzel kardeşim de mesaiye kalmazdı ve 5te bazan da 3 veya 4te eve giderdi. ben de mesaimi yatarak bitirmek için uyurdum. büyük bir kutunun içine hani şirketlerin şu içinde küçük not kağıtlarının olduğu kutu vardır ya. onlar yapılmış ve bu büyük dev kutunun içine atılmış. ben de yarıya kadar dolu olan bu kutunun içine açılmamış birkaç kutu serdim ve her sabah 5te içine uyumak için girdim. yaklaşık 2 ay sabah 8 ettim uyuyarak. sonlarda da kutu patlamıştı hatta. en güzeli olmasa da o günler de hayatımın güzel zamanlarından biriydi.. özlemiyor değilim. çünkü o dönemler başka güzel şeyler de vardı hayatımda. belki bu yüzden bana güzel gelmiştir bu anım.
çok konforluydu yemin ederim. ki iş yerinde taş üstünde uyusan bile konforlu gelir insana.
not: buradan ziraat bankasından özür diliyorum. o küçük kutular ziraat'indi.