Adını solda görünce dirildi sandığım. Abi hayatta mı hala o yaa.
(bkz:Hippi)
Gelmiş geçmiş en karizmatik dizi karakterlerinden biri olan ve Breaking bad'e kişilik, renk ve görsel nitelik katan adam.
Can Yücel sevgi duvarı şiirinde güzel betimler yalnızlığı.
"Yalnızlığım benim sidikli kontesim
Ne kadar rezil olursak o kadar iyi"
"Yalnızlığım benim süpürge saçlım
Ne kadar kötü kokarsak o kadar iyi"
"Yalnızlığım benim çoğul türkülerim
Ne kadar yalansız yaşarsak o kadar iyi"
"Yalnızlığım benim sidikli kontesim
Ne kadar rezil olursak o kadar iyi"
"Yalnızlığım benim süpürge saçlım
Ne kadar kötü kokarsak o kadar iyi"
"Yalnızlığım benim çoğul türkülerim
Ne kadar yalansız yaşarsak o kadar iyi"
Shrek ve fiona'nın aşkı.
Sanal alemde zaten herkes "en" olma çabasında olduğu için çok da şeyyapmamak gerek.
Bir yabancının fiziksel temasından, kişisel alanıma girmesinden nefret ederim. Kimsenin buna hakkı yoktur.
Sırada arkanızdan dürten, poponuza elindeki alışveriş sepetini yapıştıran teyzeler mi ararsınız, kasada ödeme yaptığınız sırada neredeyse kredi kartı şifrenizi sizin yerinize tuşlayacak olanı mı, hepsi var bu ülkede.
Ama en çok çocukların kişisel alanlarının ihlaline sinirleniyorum. Sevimli bir çocuk görmeye görsünler, hemen o pis ellerini yapıştırıyorlar o narin yanaklarına çocukların.
Küçükken kimseye öptürmezdim kendimi, başarırlarsa da doğru banyoya koşar yıkardım elimi yüzümü. Hiç sevmedim, sevmeyeceğim bu hadsizliği.
Sırada arkanızdan dürten, poponuza elindeki alışveriş sepetini yapıştıran teyzeler mi ararsınız, kasada ödeme yaptığınız sırada neredeyse kredi kartı şifrenizi sizin yerinize tuşlayacak olanı mı, hepsi var bu ülkede.
Ama en çok çocukların kişisel alanlarının ihlaline sinirleniyorum. Sevimli bir çocuk görmeye görsünler, hemen o pis ellerini yapıştırıyorlar o narin yanaklarına çocukların.
Küçükken kimseye öptürmezdim kendimi, başarırlarsa da doğru banyoya koşar yıkardım elimi yüzümü. Hiç sevmedim, sevmeyeceğim bu hadsizliği.
İnsanlar istediklerini yapıp istediklerini söyleyemekte özgürdürler, yoksa değiller mi?
Birincisi bir insanın saçını kırmızıya, yeşile, maviye boyamasının siyah ya da sarıya boyamasından bir farkı yoktur, sonuçta orijinalliği bozuyor muyuz, evet. Neden çoğunluğun tercih etmediği renkler işin içine girince hemen eleştirme hakkı doğuyor ki? Çoğunluğa uymak zorunda mıyız?
Yok eleştirilen renk değil de o kişinin o renkle marjinal olduğunu iddia etmesiyse, bundan da bize ne? Yapsın, ne olacak ki, kime ne zararı var? Biz beğenmiyor ya da itici buluyorsak bakmayız, görmeyiz, olur biter. Bu, kimse için bir sorun haline gelmemeli, geliyorsa bence özeleştiri zamanı gelmiş demektir özgürlükler ve hoşgörü adına.
Diğer bir konu, Sürekli özgürlüklerden bahsederken hepimiz, başkaları bizim hoşumuza gitmeyen şeyler yaptıklarında neden hemen yaftalamaya girişiyoruz ki? Bir insanın saç rengi neden başka bir insanı rahatsız eder, hiç anlamıyorum bunu. Beğenmeyen kafasını çevirip bakmazsa, onun için sorun olan şey de ortadan kalkmış olur, olmaz mı?
Ben de daha genç yaşlarımda saçımı kırmızıya, mora boyattım ya da çoğunluğun tercih etmediği şekilde giyindim ama Bunu kimseye bir şey ispatlamak için de yapmadım farklı görünmek için de. Sevdiğim ve o şekilde mutlu olduğum için yaptım.
Sonuç olarak, büyük bir anadolu filozofunun da dediği gibi, "o o şekil boyar, bu bu şekil boyar, herkesin hayatına kimse karışamaz", söyleyeceklerim şimdilik bu kadar, teşekkürler.
Birincisi bir insanın saçını kırmızıya, yeşile, maviye boyamasının siyah ya da sarıya boyamasından bir farkı yoktur, sonuçta orijinalliği bozuyor muyuz, evet. Neden çoğunluğun tercih etmediği renkler işin içine girince hemen eleştirme hakkı doğuyor ki? Çoğunluğa uymak zorunda mıyız?
Yok eleştirilen renk değil de o kişinin o renkle marjinal olduğunu iddia etmesiyse, bundan da bize ne? Yapsın, ne olacak ki, kime ne zararı var? Biz beğenmiyor ya da itici buluyorsak bakmayız, görmeyiz, olur biter. Bu, kimse için bir sorun haline gelmemeli, geliyorsa bence özeleştiri zamanı gelmiş demektir özgürlükler ve hoşgörü adına.
Diğer bir konu, Sürekli özgürlüklerden bahsederken hepimiz, başkaları bizim hoşumuza gitmeyen şeyler yaptıklarında neden hemen yaftalamaya girişiyoruz ki? Bir insanın saç rengi neden başka bir insanı rahatsız eder, hiç anlamıyorum bunu. Beğenmeyen kafasını çevirip bakmazsa, onun için sorun olan şey de ortadan kalkmış olur, olmaz mı?
Ben de daha genç yaşlarımda saçımı kırmızıya, mora boyattım ya da çoğunluğun tercih etmediği şekilde giyindim ama Bunu kimseye bir şey ispatlamak için de yapmadım farklı görünmek için de. Sevdiğim ve o şekilde mutlu olduğum için yaptım.
Sonuç olarak, büyük bir anadolu filozofunun da dediği gibi, "o o şekil boyar, bu bu şekil boyar, herkesin hayatına kimse karışamaz", söyleyeceklerim şimdilik bu kadar, teşekkürler.
Bitmiş mi bitmemiş mi bilmiyorum ama son zamanlarda çok bayağı tavırların takınıldığı, bu tavırlar ile ilintili olarak da çok kalitesiz giri, ima ve söylemlere sahne olmuş sözlüktür ne yazık ki.
Bilgi? En büyük? Zenginlik?
Umarım herkes şapkasını önüne koyup düşünür.
Bilgi? En büyük? Zenginlik?
Umarım herkes şapkasını önüne koyup düşünür.
Saçmalarken bile tatlı olabilen kişi.
Kylie midir jenner mıdır nedir bir medya maymununun yaptırdığı reklamdır. Böylelikle kendisini, hesabını daha şöhretli ve zengin hale getirmiştir. Mesela Bu Yımırta olmasaydı bu işlerden hiç haberim olmayacaktı benim, ama şimdi hem biliyor hem de bunun için o piremses parmaklarımı yoruyorum şuyan.
Gökkuşağı.
Altından geçmeyi başarabilirseniz fantastik bir ülkede buluyorsunuz kendinizi. Ben geçtim.
Altından geçmeyi başarabilirseniz fantastik bir ülkede buluyorsunuz kendinizi. Ben geçtim.
"İsteyenin bir yüzü kara, vermeyenin iki" mantığıyla şansını denemiş mesajdır.
"benden ne yazarlar ne modlar çocuk istedi de vermedim" kafasıyla bertaraf edilebilir.
"benden ne yazarlar ne modlar çocuk istedi de vermedim" kafasıyla bertaraf edilebilir.
Şu an metrobüste oturacak yer bulabildiği için mutlu olduğu her halinden belli olan ve telefonunda bir şeyler yazan birini izliyorum, çok eğlenceli.
özgürlüğün müzikle birlikte estetiğe dönüşmesidir.
Her türü ayrı güzel, ayrı keyifli olmakla birlikte tango farklı bir aurası olan, en karizmatik ve tutkulu danstır ki bu yüzden görsel açıdan da son derece doyurucudur.
Her türü ayrı güzel, ayrı keyifli olmakla birlikte tango farklı bir aurası olan, en karizmatik ve tutkulu danstır ki bu yüzden görsel açıdan da son derece doyurucudur.
Fall :)
özür dilenen kişinin kapasitesi kadar değeri vardır. bazen özür dilersin tüm içtenliğinle ama karşındaki odunsa, özür de anlamsızlaşır, iyi niyetin de.
Yuvarlanılmak suretiyle kazalara konu olan yol kenarı.
köklü, kökten, sebebe yönelik olan.
Layık, hak etmiş.
Bildirmek.
Futbolda küme düşme yolunda emin adımlarla ilerleyen ve son yıllarda futbol taraftarını hiç güldürmemiş olan, basketbolda ise, özellikle de euroleage'de harikalar yaratan kulüp.
Aynı kulübün iki farklı takımının böylesine tezat bir başarı grafiğine sahip olmaları ilginç.
Ama basketbol gibi muhteşem bir oyunda böylesine güzel başarılara imza atarak bizlere çok keyifli anlar yaşattıkları için de kendilerine ne kadar teşekkür etsek azdır.
Aynı kulübün iki farklı takımının böylesine tezat bir başarı grafiğine sahip olmaları ilginç.
Ama basketbol gibi muhteşem bir oyunda böylesine güzel başarılara imza atarak bizlere çok keyifli anlar yaşattıkları için de kendilerine ne kadar teşekkür etsek azdır.
Pambıklı kumaş.