tostçu erol'la büyük bir ivme kazanan tost sektörü, tüm avrupa'ya meydan okuyor. globalleşen ekonomimizle birlikte... neyse, tamam tamam.
eskiden toz leblebiler, kutuda kaymaklar, adetle satılan gofretler gibi nostaljileri barındıran, aldığımız cips içerisinden çıkan promosyonlarla anlam kazanan; günümüzde ise kendilerini büyük marketlerin yavaş yavaş yuttuğu yerlerdir.
bir ortamda çalan müziği tespit etmek için kullanılan uygulama.
açamadığınız oyun olursa bilgisayarınız iade, şeklinde reklamları dönen oyun bilgisayarı markası.
İkimiz birden sevinebiliriz göğe bakalım
Şu kaçamak ışıklardan şu şeker kamışlarından
Bebe dişlerinden güneşlerden yaban otlarından
Durmadan harcadığım şu gözlerimi al kurtar
Şu aranıp duran korkak ellerimi tut
Bu evleri atla bu evleri de bunları da
Göğe bakalım
.....
Senin bu ellerinde ne var bilmiyorum göğe bakalım
Tuttukça güçleniyorum kalabalık oluyorum
Bu senin eski zaman gözlerin yalnız gibi ağaçlar gibi
Sularım ısınsın diye bakıyorum ısınıyor
Seni aldım bu sunturlu yere getirdim
Sayısız penceren vardı bir bir kapattım
Bana dönesin diye bir bir kapattım
Şimdi otobüs gelir biner gideriz
Dönmeyeceğimiz bir yer beğen başka türlüsü güç
Bir ellerin bir ellerim yeter belleyelim yetsin
Seni aldım bana ayırdım durma kendini hatırlat
Durma kendini hatırlat.
turgut uyar, göğe bakma durağı
Şu kaçamak ışıklardan şu şeker kamışlarından
Bebe dişlerinden güneşlerden yaban otlarından
Durmadan harcadığım şu gözlerimi al kurtar
Şu aranıp duran korkak ellerimi tut
Bu evleri atla bu evleri de bunları da
Göğe bakalım
.....
Senin bu ellerinde ne var bilmiyorum göğe bakalım
Tuttukça güçleniyorum kalabalık oluyorum
Bu senin eski zaman gözlerin yalnız gibi ağaçlar gibi
Sularım ısınsın diye bakıyorum ısınıyor
Seni aldım bu sunturlu yere getirdim
Sayısız penceren vardı bir bir kapattım
Bana dönesin diye bir bir kapattım
Şimdi otobüs gelir biner gideriz
Dönmeyeceğimiz bir yer beğen başka türlüsü güç
Bir ellerin bir ellerim yeter belleyelim yetsin
Seni aldım bana ayırdım durma kendini hatırlat
Durma kendini hatırlat.
turgut uyar, göğe bakma durağı
turkcell'in arama motoru. her yapılan arama tarım ve orman bakanlığı ortak çalışması neticesinde ağaç dikimine katkı sağlıyor. 100 arama için 1 ağaç dikileceği ve 1 milyon ağaçla sınırlı olduğu yönünde bir açıklamaları mevcut. anlamlı bir uygulama. google varken kimsenin kullanacağını düşünmüyorum, ancak doğaya katkıları takdir edilesi. her ne kadar bir çeşit reklam aracı olsa da düşünce iyi.
büyük bir halk ozanı. türküleri alıp başka yerlere götürür insanı.
diyette olunan dönemde büyük fayda sağlar. atıştırmalık olarak da nefis bir yiyecektir.
kafa dergisi'nin diğer radyolardan ayrılarak tek çatı altında birleşen radyo programcılarından oluşan radyosudur. 13 şubat itibariyle yayın hayatına başlayacak. zeki kayahan, nihat sırdar, güçlü mete, can yılmaz, ilber ortaylı gibi bir kadroya sahiptir. merakla bekliyoruz, bünyesinde çok sağlam kişileri barındırıyor.
istanbul beşiktaş'ta yer alan semt. ekseriyetle sosyete kesiminin kendilerine yer edindikleri bu semtte lüks mekânlar, mağazalar bulunur.
güzel bir kahvaltı sonrası, vakit de varsa sohbetle beraber harika gider.
bazı insanların kalkan olarak kullandıkları şey, ankaralıların ise bindikleri otobüstür.
izlemekten keyif aldığım insan. birkaç kişinin tavsiyesiyle izledim ve gayet de beğendim. ayrıca bana ve birçok kesime hitap eden konulara ve anlatış tarzına sahip.
uzak yerlere gittikten sonra temsilen söylenen bir sözcük grubu olmasının yanı sıra; okul, gezi ve iş çıkışı uğranılan mekân da kastedilebilir. günün yorgunluğunu bazen attığın, bazen ise günün keşmekeşliğini örtmede yetersiz kalan bir yer hâlini alır ve kendini pervasızca dışarı atmak istersin.
insanın başına gelmeden derdini, ızdırabını anlayamayacağı bir olgu.
yapana karşı tuhaf gözlerle baktığım durum. Birçok şeyi ağır ve rahat hâlde gerçekleştiren bünyemin en hızlı tepki verdiği eylemdir gelen mesajı yanıtlamak. bir ödev, sorumluluk olarak algılıyorum bu mesaj işini. En hızlı ulaşım şekliyle sana ulaşan değerli yakınlarına ivedilikle de yanıt vermek gerektiğini düşünüyorum.
Nereye bitiyor ya, diyerek girdiğim bu başlıkta sözlük emektarlarını görmek beni duygulandırdı. Ayrıca bitsin ya da bitmesin pek dert değil. Başka yerde hissetmediğim bu samimiyet oldukça biz hep buradayız.
hikâyenin en sonunda tekrardan döndüğümüz yer.
bazen keyfi bir tercih, bazen de mecburi bir yöneliştir. ayrıca kelime aklıma şu şarkıyı ve kaybedenler kulübü sahnelerini getirdi:
peynirin şerbetle bütünleştiği nefis tatlı. Yiyince kalori, zayıflama gibi olayları hüsrana uğratacak etkiye sahiptir. Dolayısıyla tüketimini sınırlandırmada fayda var.
Sesini çok beğendiğim ve en örnek sanatçı olduğunu düşündüğüm kişidir kendisi. Gerçek sanatçı böyle olmalı... Diğerlerine içimden gelerek sanatçı diyemeyebilirim, ama haluk levent için çok rahat bir şekilde bunu ifade edebilirim.
Hemen her şarkısını severek dinlerim, son zamanlarda bu şarkısına takıldım:
Hemen her şarkısını severek dinlerim, son zamanlarda bu şarkısına takıldım:
Kaçan kovalandığına göre kovalayanı bulunuz. Matematiği hiç sevmedim. Siz kovalayın, ben kaçtım.
Birçok kişinin ayırt etmekte güçlük çektiği bir yazım kuralı. Evet, doğrusu "sağ ol" şeklinde. Sağol yazınca bir türlü içim rahat etmiyor ve düzeltme gereksinimi duyuyorum. bazen bu yazım olayını iyice abarttığımı fark ediyorum.
en yakın zamanda yapmak istediğim eylem. peki bilin bakalım ne eksik. tabii ki de kitap değil...