Vasıfsız Türk halkının en boktan özelliğidir. Saatlerce oturup, Okeye dönerken yararlı iş yapan ne kadar adam varsa hepsine giydirir.
(bkz:kullanışlı ibne)
Karı koca yaptıkları en iyi iş yalamaktır. Bir dönem fetöyü yaladı, fetö bitti akpyi 'yalı'yorlar.
Karı koca yaptıkları en iyi iş yalamaktır. Bir dönem fetöyü yaladı, fetö bitti akpyi 'yalı'yorlar.
nikos kazancakis'in harikulade romanı. kitabı okuduktan sonra filmini izledim ve o da çok güzel, kaliteli bir yapım olmuş.
patron ve zorba'nın farklı iki dünyayı temsil eden karakterler olması ilgi çekici. kadın-erkek ilişkisinden öteye giderek bir tarafta dünyadan zevk almak için yaşayan ve hayatı kadınları sevmek olan zorba öte tarafta modern dünyayı temsil eden entelektüel fakat hayattan zevk almayan, kafasında soruları olan bir insan. hayatı sorgulamaya ve yeni arayışlara iten bir roman. zorba'nın pervasızlığı ve cesareti insana güven veriyor. bir daha gelmeyecez bu dünyaya ve ona göre yaşamalıyız felsefesini çok iyi işlemiş.
kesinlikle okunması gereken bir kitap.
patron ve zorba'nın farklı iki dünyayı temsil eden karakterler olması ilgi çekici. kadın-erkek ilişkisinden öteye giderek bir tarafta dünyadan zevk almak için yaşayan ve hayatı kadınları sevmek olan zorba öte tarafta modern dünyayı temsil eden entelektüel fakat hayattan zevk almayan, kafasında soruları olan bir insan. hayatı sorgulamaya ve yeni arayışlara iten bir roman. zorba'nın pervasızlığı ve cesareti insana güven veriyor. bir daha gelmeyecez bu dünyaya ve ona göre yaşamalıyız felsefesini çok iyi işlemiş.
kesinlikle okunması gereken bir kitap.
(bkz:canlı tabut)
Kürk Mantolu Madonnası popüler olmasına rağmen bence en iyi kitabı içimizdeki şeytandır.
İçişleri bakanlığına bağlı askeri statülü kolluk kuvveti.
Akşam yemeğini yedikten sonra pıçağın ucundan soyulmuş elma dilimi yerken, tanım giren kişidir.
Evlendikten sonra aldığı kiloları eritmek için sözlükte takılmak en iyi çare. Belki de derdimize çare muz.
Evlendikten sonra aldığı kiloları eritmek için sözlükte takılmak en iyi çare. Belki de derdimize çare muz.
Bir İstanbul atasözü.
Doğal antibiyotik. Tavuklara ezip, suyunu içiriyorum. Cin gibi oluyor şerefsizler.
(bkz:tatavla)
okumanın güç olduğu, gayretkeş okurların yazdığı metinlerin üstesinden gelebileceği ve hayatımda ilk defa saklı kalıp kimsenin keşfetmesini istemediğim yazar. durup dururken beyin yakan sorulara maruz kalabilir, hiç olmadık yerden mermi yiyebilir, çocukluğa dair hatıraları gözünüzde tekrar oynatabilir ve en sonunda da boşluğa doğru sizi avel avel baktırma kabiliyetine sahip biri. evet dediğim gibi sakın okumayın.
İyi bişey değildir. İnsan okudukça kütüphanesinde bulunan ya da okuduktan sonra elini değdiği kitap sayısı azalıyor. Kişi için daha öz bir okuma serüveni başlıyor. Çok okumak yerine öz okumayı tavsiye ederim.
Kazık yemeden sıfır kitap almanın tek yolu. İlla daha ucuzu için Kitap müzayedelerini kovalayın.
Evliliğini kurtarmak için çocuk yapmasınlar da başka ne için istiyorlarsa yapsınlar.
Çocuk, Sizin pis suratınızı neşelendirecek oyuncak değildir.
Çocuk, Sizin pis suratınızı neşelendirecek oyuncak değildir.
Evliliğe ve evine dair her şeyi sosyal medya hesabından paylaşan kişi görgüsüzlüğüdür.
Utanmasa kocişkosu ile hardcore gecelerinin resimlerini bile atacak. Bu ne çubuk sevgisidir birader! Olan var olmayan var.
Utanmasa kocişkosu ile hardcore gecelerinin resimlerini bile atacak. Bu ne çubuk sevgisidir birader! Olan var olmayan var.
Gece gece nefsimizle oynayan yazar. Ayıp!
Gençliğinde bunu savunan adamlar şimdinin gayri menkul zengini oldular. Yemez anam babam!
Prensese "neden kurbağayı öptün?" Diye sormuşlar. o da "hikaye bana başka seçenek tanımadı" demiş.
Güzel kız ve erkek birlikte olunca dünya daha kötü bir yer olmaktan kurtulmadı. Aksine dibe daha çok yaklaşıyoruz. Kurtuluş cücelerin elinde.
Güzel kız ve erkek birlikte olunca dünya daha kötü bir yer olmaktan kurtulmadı. Aksine dibe daha çok yaklaşıyoruz. Kurtuluş cücelerin elinde.
(bkz:kesin verecek)
Kapitalizmin dikte etttiği kurallar çerçevesinde, üzerine düşen rolü yerine getiren kişinin kendisini başarılı sayması ve bunun sonucunda mutlu olmasıdır.
Bizim kültürümüzde Önemli olan huzurdur.
Bizim kültürümüzde Önemli olan huzurdur.
Sözlüğün temelini atan ve yolunu belirleyen ekiptir. Üniversiteliler bilmez birebir sözlük vardı zaman-ı evvelde. İlk o zaman tatmıştık bu duyguyu şimdi ise burada.
İsmet özelin en iyi şiiri.
Sana durlanmış kelimeler getireceğim
pörsümüş bir dünyayı kahreden kelimeler
kelimeler, bazısı tüyden bazısı demir
seni çünkü dik tutacak bilirim
kabzenin, çekicin ve divitin
tutulduğu yerden parlayan şiir.Zorlu bir kış geçirdim, seninki gibi neftî
acıktım, bitlendim, bir yerlerim sancıdı
sökmedi ama hoyrat kuralları faşizmin
çünkü kalbim aşktan çatlayıp yarılırdı.
Her sabah çarpışarak çekilirdi karanlık alnacımdan
acılar bile duymadım kof yürekler önünde
beynim her sabah devrimcinin beyniydi
ayaklarım donukladı gelgelelim
sağlığın yerinde mi? Yaraların kabuğu kolayca kaldırılıyor
halkın doğurgan dünyasına dalmakla
onların güneşe çarpan sesini anlamayan
dört duvarın, tel örgünün, meşhur yasakların sahipleri
seyir bile edemezken içimizdeki şenliği
yılgı yanımıza yanaşmazken
bizi kıvıl kıvıl bekliyorken hayat
yıkılmak elinde mi?
Boşuna mı sokuldu bankalara
petrol borularına kundak
kurşun işçinin böğrünü boşuna mı örseledi
varsın zındanların uğultusu vursun kulaklarımıza
yaşamak
bizimçün dokunaklı bir şarkı değil ki.
Bu yürek gökle barışkın yaşamaya alışmış bir kere
ve inatla çevrilmiş toprağın çılgarına
yazık ki uzaktır kuşları, sokaklarıyla bizim olan şehir
ama ancak laneti hırsla tırpanlayamamak koyuyor insana
öpüşler, yatağa birden yuvarlanışlar
sevgiyle hatırlansa bile hatta.Köpüren, köpürtücü bir hayatın nadasıdır kardeşim
bütün devrimcilerin çektikleri
biliriz dünyadaki yorgunluk habire mızraklanır
dağlarda gürbüz bir ölümdür bizim arkadaşlarınki
pusmuş bir şahanız şimdilik, ne kadar şahan olsak
ama budandıkça fışkıran da bizleriz
ölüyoruz, demek ki yaşanılacak...
Sana durlanmış kelimeler getireceğim
pörsümüş bir dünyayı kahreden kelimeler
kelimeler, bazısı tüyden bazısı demir
seni çünkü dik tutacak bilirim
kabzenin, çekicin ve divitin
tutulduğu yerden parlayan şiir.Zorlu bir kış geçirdim, seninki gibi neftî
acıktım, bitlendim, bir yerlerim sancıdı
sökmedi ama hoyrat kuralları faşizmin
çünkü kalbim aşktan çatlayıp yarılırdı.
Her sabah çarpışarak çekilirdi karanlık alnacımdan
acılar bile duymadım kof yürekler önünde
beynim her sabah devrimcinin beyniydi
ayaklarım donukladı gelgelelim
sağlığın yerinde mi? Yaraların kabuğu kolayca kaldırılıyor
halkın doğurgan dünyasına dalmakla
onların güneşe çarpan sesini anlamayan
dört duvarın, tel örgünün, meşhur yasakların sahipleri
seyir bile edemezken içimizdeki şenliği
yılgı yanımıza yanaşmazken
bizi kıvıl kıvıl bekliyorken hayat
yıkılmak elinde mi?
Boşuna mı sokuldu bankalara
petrol borularına kundak
kurşun işçinin böğrünü boşuna mı örseledi
varsın zındanların uğultusu vursun kulaklarımıza
yaşamak
bizimçün dokunaklı bir şarkı değil ki.
Bu yürek gökle barışkın yaşamaya alışmış bir kere
ve inatla çevrilmiş toprağın çılgarına
yazık ki uzaktır kuşları, sokaklarıyla bizim olan şehir
ama ancak laneti hırsla tırpanlayamamak koyuyor insana
öpüşler, yatağa birden yuvarlanışlar
sevgiyle hatırlansa bile hatta.Köpüren, köpürtücü bir hayatın nadasıdır kardeşim
bütün devrimcilerin çektikleri
biliriz dünyadaki yorgunluk habire mızraklanır
dağlarda gürbüz bir ölümdür bizim arkadaşlarınki
pusmuş bir şahanız şimdilik, ne kadar şahan olsak
ama budandıkça fışkıran da bizleriz
ölüyoruz, demek ki yaşanılacak...
Yıkılma sakın diye bir şiiri kaleme almış, yaşayan en büyük Türk şairi.
Cenk hikayelerinden gayrisi çöp. Bir de çador var bak.