sos

siyaset arenasıdır. her telden insanın bir araya gelip kozlarını paylaşabileceği ortamdır.

youtube'da bakıyorum eskiden gayet meşhur olan bir şeymiş. liderler korkusuzca açık oturum yapmışlar. gayet de efendi bir üslupla hitap etmişler birbirlerine. son bilmem kaç yıldır açık oturum namına bir şey yok.

fazla araştırmaya gerek yok. bu bile ülkemizde siyasetin ne kadar yozlaştığını gösteriyor.

adı, dünya tarihine (evet dünya) altın harflerle "en hızlı dönen siyasi" olarak geçmiştir.

(bkz:boğa)

bu tür veled-i zina hayranları da vardır.

ağır küfür içerir

edit: yapacak bir yorum bulamadım.

cep telefonuyla çekip, "kız gel buruya" diyecek kadar yakın olup, o kız nasıl yakalanamadı lan? diye sorduğum olaydır.

ayrıca çorumlulara göre cin ve peri olabilirmiş. kameraya yakalanıyor ve koşuyor. üstelik yalın ayakmış. hayret doğrusu. insana ait hiç özellik taşımıyor gerçekten. ayrı bir yaşam formu olabilir.

şimdiden hakkında 5-10 tane yenilir yutulur cinsten olmayan iddia atılmıştır.

ya arkadaş madem bu adam böyle biriydi neden bu iddialar tam da aday olduktan sonra atıldı? bu soruya eminim "şu anki adaylığı çok ciddi bir adaylık önceden önemsiz biriydi o nedenle bu iddiaları şimdi ortaya attık" cevabını verecekler.

iyi de atılan iddialar çok ciddi iddialar. yani şöyle ki bu adamın bırak c.b olmasını, bırak adaylığını koymasını, bugüne kadar milletvekili olarak bile bulunmasının ülkeye zararı olduğu iddialar.

yani senin zamanında bu iddiaları dile getirip "ya bu adamın milletvekili bile olmaması lazım bakın bu böyle böyle biri" demen lazımdı.

yani oyunu kuralına göre oynamak, ilkeli olmak meziyet bu ülkede.

ağzı iyi laf yapan lider. liderlik fasıfları arasında sadece dih duruş var. onun dışında pek bir şey yok.

img butonu çalışmıyor ayrıca sözlük saati biraz ileride. yani normalde yaz saati sebebi ile tam 1 saat ileri veya tam 1 saat geri gider normalde saatler. sözlüğün sayko saati diğerlerinden farklı olarak tam 1 saat değil sadece biraz ilerlemiş.

nitekim bunların sözlük kullanımına pek bir zararı olmamakla beraber sözlüğün 40.000 bakımına ihtiyacı olduğunu gösteriyor.

plak çalar adı verilen elektriksiz, mekanik bir düzenekte çalışan müzik dinleme aparatı.

eskiden saçma da olsa 1945 yılına ait sandığım plaklardı. ulan içindeki şarkılar 80'li yıllara ait 1945 ikinci dünya savaşı yılları değil mi olm? diye mantığını da kuramazdım. gerisini de irdelemezdim. meğer bu plak dakikada 45 kere mi ne dönüyormuş. 45 devir / dakika hızında ilerliyor yani. 40.000'de de vizeye giriyor. yağına suyuna bakılıyor. şaka şaka. vizeye girmiyor.

edit: çalarken mi 45 kere dönüyor yaksa kaydedilirken (üretim aşamasında) mi 45 kere dönüyordu onu unuttum. ama dönüyor.

bir filme yapılan eleştiridir.

eleştiri filmin tamamına yapılır, yapılması lazım. örneğin; cem yılmaz'ın da söylediği gibi sadece "titanik, finalde gemi batıyor, ne biçim film?" demek fevri bir eleştiridir hatta eleştiri değildir.

eleştiri birden fazla yönden incelenerek yapılır.
- sahnelerdeki mekan seçimleri ve ambiansları
- çekim kalitesi
- senaryodaki olay örgüsü
- oyuncuların rollerini nasıl kotardıkları...

daha pek çok madde eklenebilir.

tavsiye minvalinde düşündüklerimi yazmak istedim. lisede yaz stajında ilçe okullardan öğrenciler gelmişti hastaneye. aynı serviste staj yaptığım bir kızla tanışmıştım. staj bitiminde geziyorduk. çıkma teklifi bile etmemiştim ama bildiğin çıkmaya başlamıştık. (bir boşluğumda ettim ayıp olmasın diye) makyaj yapmıyordu. gün geçtikçe o makyajsız hali gözüme öyle alışmış ki bir gün makyajlı halini görünce sanki miss turkey birincisi gelmiş gibi "ulan ben meğerse kiminle çıkıyormuşum?" dedim içimden. makyajsız ham hali (ham hal ne lan?) bana zaten çok güzel geliyordu.

sadede geleyim. düzenli olarak makyaj yapan kızlar bir gün makyaj yapmadığı zaman sanki hasta gibi gözüküyor insanın gözünde. bende öyle oluyor. anormal miyim bilmiyorum. çünkü bir anda görünen yüz değişiyor. yani hani bir insan hastalanınca yüzü biraz solar ve bitkin gözükür ya... öyle geliyor bana.

genel olarak makyaj yapmayanlarda ise böyle bir durum zaten söz konusu değil. çünkü onun sürekli o halini gördüğümden dolayı göze anormal gelen bir durum olmuyor. makyajlı hali über güzel oluyor.

özet; ham hal güzeldir.

edit: eyvah

içinde rahatça at koşturulabilecek ortam. troller önce formatın sonra sözlüğün ırzına geçti. ayda bir sadece bildirim gelmiş diye girer çıkarım. hala daha sağlam yazarlar var ama onlar da bir bir gemiyi terk etmekteler. ben sözlüğe veda etmeden önce zall beyefendiye özel mesaj yoluyla okkalı bir küfür ettim. kovmiyirem ula kovmiyirem dedi resmen. yüzsüz...

edit: küfürde haklıydım ama. bunu demeden geçemeyeceğim. ilk göz ağrımızdı orası, lise zamanı kaydolduğum günü bile hatırlıyorum. ben durduk yere kimseye küfür etmem.

yalan olduğu ortaya çıkan söz. ulan kabahatin özründen, özrün kabahatinden büyük. hatta komple bir kabahatten ibaretsin ibo.
http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/siyaset/965975/Bir_miting__iki_yalan.html

günümüzde kendilerinden bolca vardır. ülkemizde sabah erken kalkan ünlü oluyor. kendilerine magazin ünlüsü deniyor. aslında onlar da "ne iş yaptığı belli olmayan ünlüler" kategorisinde olduklarını çok iyi bilseler de "boşver ya bir şekilde ünlüyüm işte" diyerek instagram'a story atmaya devam ediyorlar. herkesi ünlü yapmak için can atan halkımız veya avantadan ünlüler olduğu sürece daha çok ne iş yaptığı belli olmayan ünlü olur piyasada.

düşünüyorum acaba başka ülkelerde de ünlü olmak bu kadar kolay ve ucuz mu?

yaratıcı yazarlarıyla, okuyucusuyla, iyisiyle kötüsüyle zengin sözlük 1 yaşında.
zengin sözlük, yazar sayısı diğer interaktif sözlüklere kıyasla az sayıda olsa da çok işler yapmayı başarmış, "az çoktur" felsefesinin karşılığını vermiş bir sözlük. "bilgi en büyük zenginliktir" sözünü esas alan zengin sözlük, mevcut ve yeni yazarlarıyla birlikte, umarım gün geçtikçe zenginliğine zenginlik katar.

orkinos balığının konserve kutunun içindeki işlenmiş hali.

hemen hemen her gıdacı ton balıklı bişi satıyor. ton balıklı pizza, sandviç vs... önceden de böyle miydi yoksa son zamanlarda mı moda oldu bilmiyorum. hayranları da var.

iyi de olm; biz, balıkla yoğurt (veya bazı rivayetlere göre peynir) yenmez diye büyütülmüş nesildeniz. sen ton balıklı bilmem neyin yanında yoğurtlu sos koyuyorsun.

haa, rakı sofrasında rakı + balık + yoğurtlu sos yeniyor mu? evet yeniyor ama o oraya has bişi. orda bişi olmuyor nedense. boşver orasını, konumuz o değil...

şampiyonlar ligi b grubu.

şaka şaka. (yemediniz zaten)

yarın imzalar atılıp resmi olarak oluşturulacak, dört partinin yaptığı ittifaktır.

kendisine kendinden cevap vermek istediğim şahsın olayıdır.

Urfa sana küsmüş sen izmir mv. olacağım diyon amk...

patates ise kızartılan muhtemelen istenilen çıtırlıkta olmayacaktır. gerçi istenilen çıtırlığa ulaşmak ayçiçek yağı ile de zor. patatesin de ödemiş patatesi olması lazım.

ben bu konuda çok doluyum be sözlük! hayatım istenilen çıtırlığı elde etmek ile edememek arasında geldi geçti, gelip geçiyor...

mesela yumurtanın da kayısı kıvamında olması lazım ama öyle herhangi bir kayısı olmaz. malatya kayısısı kıvamında olacak.

helal olsun dediğim kadındır. tek başına 7 düvele meydan okumuştur. seçimde oyum onundur. partisindeki isimler de sağlam isimlerdir. akp gibi fos değildir.

liderlik vasfı arayanlar için de sorun yok. liderlik vasfıysa al sana liderlik vasfı. dik duruşsa al sana dik duruş.

öncü, önder, kılavuz, baş, komutan.

bir siyasi partinin olmazsa olmazı.

ülkemizde önce "liderlik fasfı"na bakılır. (onda liderlik fasfı yok bi kere)

bu fasıl geçildikten sonra pek de bir şeye bakılmaz. liderlik fasfı yeterli. isterse ilkokul mezunu olsun, sorun yok. gereken "liderlik fasfı" ve "dih duruş" gibi bilumum özellikler varsa tamamdır.

chp'nin cumhurbaşkanı adayı olabileceği söylenen siyasi.

hülya avşar'ın sadece 1302 kişinin gittiği filmi. filmin youtube'daki fragman videosu like'dan çok dislike almış. sadece tekniki olarak film olan aslında film bile denmeyecek video. hülya avşar buna rağmen bu filmden kar etmiş olabilir. çünkü masraf yok. fragmandan anlaşıldığı kadarıyla film instagram story'si kıvamında. ismiyle müsemma.

ne günlere kaldık? ama dersini almıştır. darısı seda sayan'ın başına.

"işçisin sen işçi kal, giy dedi tulumları."

müniz özkul'suz geçirilen ilk 1 mayıs'tır.

bak beyim