15 sene önce evlerde fırın bulabiliyor muyduk

quares
cumhurbaşkanı ve akp genel başkanı recep tayip erdoğan'ın yeni söylemi. ki çok haklıdır.

bundan tam 15 yıl önceydi, buzdolabımız, fırınımız, yoktu. bir çölün ortasında, avcılık ve toplayıcılık yaparak hayatta kalmaya çalışıyorduk. sonra reisimiz geldi ve bizi o bataklıktan çekti çıkardı, şimdi her evde fırınlar, buzdolapları, kalıp kalıp borcamlar ne ararsan var. helal olsun reis bu ümmet seninle gurur duyuyor.
kaptonur
Üniversite yıllarımda oturduğum evin sahibi kasımpaşalıydı. Rte'yle aynı mahallede büyüdüklerini söylemişti. Bizim ev sahibi o zamanların bitirimi. Rte'den de 10 yaş falan büyüktü sanırsam. Rte'yi anlatırdı. Rte'nin ailesi çok fakirmiş yardım ederlermiş onlara. Annesi bir kelime Türkçe bilmezdi derdi. Rte mahallede su satarmış. Bunları yazmamın amacı rte zor bi çocukluk geçirmiş yokluk içinde bunda kötü olan bir şey yok. Kötü olan bir şey yok derken fakirlik tabiki kötü ama bu rte'nin elinde olan bir şey değil. Bence rte'nin böyle astı astarı olmayan şeyleri söylemesin sebebi bu ama zamanlaması çok yanlış ve bunu bilerek yapıyor. Çünkü rte belediye başkanı olalı 25 seneden fazla oldu. Bir belediye başkanının evinde buzdolabı fırın olmaz mı amk!? İlk başlarda bizim ev sahibi sallıyor diye pek umursamıyordum ama eski fotoları gösterince adama inanmıştım.
sos
neden 15 yıl önce? dediğim cümle. hayır yani neden bu rakamlarla yapılan oyun?
2018 - 15 = 2003
neden bu aman ha 1 yıl öteye gitmeyelim diye eteklerin tutuşması?
- 15 yıl önce hangi yıldı?
- 2003 reisim.
- hmm tamam. biz 2002'de geldik değil mi?
- evet reisim.
- aman ha. yanlışlıkla gaf yapıp 2001'e geçmeyelim. biliyorsunuz ki
o yıl biz yoktuk ve bizim olmadığımız bir zamanda ülke kesinlikle kötüydü. biz geldik bir anda ülke değişti. bir anda çiçekler açtı, böcekler öttü, kırlarda sevgililer el ele oldu.
- oldu reisim.
- iyi git çay getir. devlet'i de çağır o sever çayı. o hıyara söyleyin. bir daha kıraathaneler aleyhine konuşmasın. o bizim vaadimiz. salak gitti cehapenin vaadi sandı. bu arada day 26 şarkısını kim dilime doladı lan? yanlışlıkla 26 haziran dedim o gün. bir daha bana tuhaf tuhaf şarkılar dinletmeyin.
sos
la vallahi buluyorduk ya. ben 2003 yılında 9 yaşındaydım. mahalledeki fırına gidip ekmek alıyordum çok iyi hatırlıyorum. mahalledeki fırın da bir evin alt katındaydı.

ee soru ne? evlerde fırın var mıydı? cevap = vardı.
sikko
"her evde tandır vardı. fakat cehapeli belediyeler çimento arabalarıylan gelip milletimizin tandır deliklerini doldurdu." şeklinde devam edecek diye korktuğum iddia.
sos
"valla buluyorduk hatta bir sigara içimlik mesafedeydi." diye cevap verdiğim sorudur. gidiyordum "selamünaleyküm 2 adet tekli ekmek alabilir miyim?" diyordum. "tabii." deyip uzatıyordu fırıncı ekmeği.

haa bi dakka ya sen cihaz olan fırından mı bahsediyordun? bu arada ekşi'de bir başlık gündemdeydi az önce. bizimkiler dizisinin 1994 yılından bir sahnesinde hem fırın hem de buzdolabı vardı demiş. video paylaşmış. adam kanıtlamış.
siz hepiniz ben tek
1980 ve üstü yılları yaşamış seçmene hitaben söylenen sözler. buda Türkiye'de %40 gibi bir kitle demek. Yukarıdaki belirttiğim tarihin altındaki kişiler bunu saçma bulabilir ama bu kişilerin anne, baba ve dedeleri bu sözleri onaylar.
Kıraathane söylemi gençlere hitap eder.
Millet bahçeleri aileler hitap eder.
Faizin düşürülmesi iş adamlarına hitap eder.
avni
sosyal medyada çoğu platformda saçma sapan argümanlarla savunulan ak-parti zırvalarından biri. sene 1975 köyümüze elektrik geldi, akabinde köydeki evlerin çoğunda fırın da dahil olmak üzere elektrikli aletlerin çoğu yerini aldı. kafaları çok güzel bazılarının nasıl beceriyorlarsa tavsiye bekliyorum.

(bkz:yav he he)