tipitoş başlık ve yazılar olmadığı için tercih ettiğim sözlük. buraya kocaman bir "ama" bırakıyorum. 2 gündür sağ akış sanki bözdu gibi. yazarların başlık açarken biraz daha dikkat etmesi gerekiyor. şahsen bu tür başlıkların burayı bozacağını düşünüyorum.
bu kadar sözlük var neden zengin sözlük
ilk denk geldiğim zaman ilgimi çekti. ben sadelikten, samimiyetten ve eser miktarda yalnızlıktan hoşlanıyorum o yüzden buradayım. yeni insanlarla tanışmak, yeni şeyler öğrenmek, düşünmeyi ve sorgulamayı daha iyi öğrenmek ve yeni bakış açıları kazanmak için buradayım. o yüzden zengin sözlük diyorum!
anlatmanın zor olduğu farklı bir aurası var. ben bu aurayı en son hindistan'a gittiğimde almıştım. gerçi hindistan'a da hiç gitmedim ama olsun.
zengin sözlük'ün kendi söylemiyle: sözlüğü sözlük yapanın yine yazarlar olduğu ve dolayısıyla yazarların büyük bir ehemmiyet taşıdığı, yazarlara verilen değer zengin sözlüğü diğer interaktif mecralardan ayıran en mühim özelliği.
sadece bir alternatiftir. gelirsin yazarsın, çizersin, okursun beğenirsen kalır devam edersin, yoksa çıkışı biliyorsun. sonuçta her şeye de öyle çok anlam yüklemeye gerek yok gençler. o kadar sözlük ve sonuçta, tercih sizin.
Benim bazen günah duvarım. Bazen kafamı dinlediğim yer ve bazı kıymetli yazarlar olduğu için. Şu an için az ve öz.
çünkü sakin.
çünkü arkadaş hatırı.
çünkü yeni başlangıç.
çünkü arkadaş hatırı.
çünkü yeni başlangıç.
şu başlığın altına bir sürü fikir yazılmış iyi kötü ama yazılmış en azından bu da bir şey. tamam ben de durgunluk, yalnızlık severim ama bir farklılık bir hareket olsun rica ediyorum cidden yıldım bu sakinlikten biraz kaos biraz aksiyon ne olur..:(
Hmm düşünelim. Küçük bir sözlük burası. Diğer sözlüklerde dikkate alınmayacak girileri burada iş yapabilir. Kankacılık oynayabilir, sözlüğü ele geçirebilir. Immm sonraaa kankaları oyladıkça kendini bir halt sanabilir. Immm wp grubu var sözlüğün, buradan, günlük gıybet limitini doldurabilir. Sevgiili yapabilir. Ha bir de! Kendini bir halt sanabilir demiş miydim? Halt'dan kastım ne? Hayır rize'nin ilçesinden bahsetmiyorum. Neyse boş ver.
türlü türlü sözlükler var iken zengin sözlüğün farkı ne ola ki diyen yazar kişi sorusu.
farkımızı koyalım ki soru işaretleri kalmasın.
farkımızı koyalım ki soru işaretleri kalmasın.
Cevabının merak gidereceği bir soru.
Ben her yeni sözlüğe otomatik cevap misali getirilen sözlüklerin şahı xxx sözlüğün klonu olma, aynısı olma, hiçbir fark taşımama vs eleştirilerini anlamıyorum. Görüntüsü, arayüzü vs aynı olsa da bir kere yazarlar farklı. Başka ne gibi farklar aranıyor ki? Bu mantaliteyle birden fazla interaktif sözlüğün bulunması anlamsız gibi bir sonuç çıkıyor, ne kadar mantıklı olduğu tartışılır.
Dışarıda bir şeyler yemek istediğimizde de bir sürü seçeneğimiz var, mantık hepsinin birbirinin benzeri, klonu, vs olmasıysa ilk açılan mekan hariç diğerleri kepenk indirsin. Saçmalık açısından ikisi de aynı işte.
Ben her yeni sözlüğe otomatik cevap misali getirilen sözlüklerin şahı xxx sözlüğün klonu olma, aynısı olma, hiçbir fark taşımama vs eleştirilerini anlamıyorum. Görüntüsü, arayüzü vs aynı olsa da bir kere yazarlar farklı. Başka ne gibi farklar aranıyor ki? Bu mantaliteyle birden fazla interaktif sözlüğün bulunması anlamsız gibi bir sonuç çıkıyor, ne kadar mantıklı olduğu tartışılır.
Dışarıda bir şeyler yemek istediğimizde de bir sürü seçeneğimiz var, mantık hepsinin birbirinin benzeri, klonu, vs olmasıysa ilk açılan mekan hariç diğerleri kepenk indirsin. Saçmalık açısından ikisi de aynı işte.
bu konuda doluyum. yazacağım.
cevabı kişiye göre değişecek sorudur. zira gayet bariz ki bu başlıktaki her girdi birbirinin aynı değil, öz olarak da farklı olan minimum 5 girdi var ve yönetim açısından bu soru için bir cevap var veya yoktur, bilemem.
ancak bu konuyla alakalı olarak hem zengin sözlük tekelinde, hem başka sözlüklerde bulunduğum vakit ''burayı, diğerlerinden ayıran şey nedir?'' sorusu hep soruldu. soruluyor, sorulacak da daha.
ben yine, zengin sözlük tekelinde kendimce bir yorum getireyim bu konuya da, yazılarımı hedef alıp doğrudan ya da dolaylı şekilde -genelde olumsuz yönde- eleştiren, bununla kalmayıp bu durumu sözlüğe bağlayan, sözlüğe sektiren güzel arkadaşlarımız için de açıklama mahiyetinde okunacak girdi bırakmış olurum.
bir defa potansiyel sahibi bir yer. tabula rasa gibi. boş bir defter. bu boş deftere yeni nobel ödülüne layık görülecek kitabı da yazabiliriz, bir sanat galerisinde yer alacak resimler de çizebiliriz, buruşturup çöpe atılacak bir gazete parçası da yapabiliriz. güzel tarafı bu yani, olabilecek iyi veya kaliteli şeylerin sorumlusu olmak. şayet bu isteğe sahip olmayıp, birtakım sorunları bozulmuş plak gibi tekrarlayıp üstüne de anlatırken 10 kat daha eklersek, yani bir boka derman olmayıp, çözüm sunmayıp üretmeyip tabiri caizse “boş yaparsak” işte o zaman sorun başlar.
sen necisin? senin amacın ne? şayet hazır über kaliteli ortama konmak ve o ortamın uzaya giden kalitesinden nemalanmaksa biraz erken gelmişsindir zengin sözlüğe, çünkü “o kadar” kaliteli bir yer değil. şayet kalitede imzan olsun istiyorsan buyur kardeşim, yaz, çiz, üret, düşün, eleştir(boş yap demedim bak), “zamanım yok yeaaa” diyorsan tamam. hadi siktir git ve atomu parçala amına koyim. bir sike derman olmayıp karga gibi ötersen o eleştiri adı altında sıçtıklarını temizlersin sonra.
cevabı kişiye göre değişecek sorudur. zira gayet bariz ki bu başlıktaki her girdi birbirinin aynı değil, öz olarak da farklı olan minimum 5 girdi var ve yönetim açısından bu soru için bir cevap var veya yoktur, bilemem.
ancak bu konuyla alakalı olarak hem zengin sözlük tekelinde, hem başka sözlüklerde bulunduğum vakit ''burayı, diğerlerinden ayıran şey nedir?'' sorusu hep soruldu. soruluyor, sorulacak da daha.
ben yine, zengin sözlük tekelinde kendimce bir yorum getireyim bu konuya da, yazılarımı hedef alıp doğrudan ya da dolaylı şekilde -genelde olumsuz yönde- eleştiren, bununla kalmayıp bu durumu sözlüğe bağlayan, sözlüğe sektiren güzel arkadaşlarımız için de açıklama mahiyetinde okunacak girdi bırakmış olurum.
bir defa potansiyel sahibi bir yer. tabula rasa gibi. boş bir defter. bu boş deftere yeni nobel ödülüne layık görülecek kitabı da yazabiliriz, bir sanat galerisinde yer alacak resimler de çizebiliriz, buruşturup çöpe atılacak bir gazete parçası da yapabiliriz. güzel tarafı bu yani, olabilecek iyi veya kaliteli şeylerin sorumlusu olmak. şayet bu isteğe sahip olmayıp, birtakım sorunları bozulmuş plak gibi tekrarlayıp üstüne de anlatırken 10 kat daha eklersek, yani bir boka derman olmayıp, çözüm sunmayıp üretmeyip tabiri caizse “boş yaparsak” işte o zaman sorun başlar.
sen necisin? senin amacın ne? şayet hazır über kaliteli ortama konmak ve o ortamın uzaya giden kalitesinden nemalanmaksa biraz erken gelmişsindir zengin sözlüğe, çünkü “o kadar” kaliteli bir yer değil. şayet kalitede imzan olsun istiyorsan buyur kardeşim, yaz, çiz, üret, düşün, eleştir(boş yap demedim bak), “zamanım yok yeaaa” diyorsan tamam. hadi siktir git ve atomu parçala amına koyim. bir sike derman olmayıp karga gibi ötersen o eleştiri adı altında sıçtıklarını temizlersin sonra.
Çünkü.
Katırın babası eşşek midir? at mıdır? sorusunun cevabıyla ilintili de olabilir. Bence tabi. Şahsen bu sorunun cevabını çok merak ettiğim için burada arzı endam ediyorum.