beecher

Eğer bu hisse dayanır ve yemek yemez, üstüne de iki bardak su içerseniz yağ yakımınız aşırı derecede hızlanır. Gece 2 saatlerinde leptin hormonu maksimum seviyeye ulaşır ve bu hormon da yağ yakan hormondur.

Türk insanının kilo problemi olmasının sebebi çok yemesi değildir. Hatta diğer milletlere oranla çok daha az yediği de bir gerçektir. Türk insanının kilo almasındaki en büyük sebep geç saatlerde yapılan atıştırmalardır.

Yeme işlemini akşam 19-20 arasında bitirirseniz sorun ortadan kalkar.

Dün meraktan 4-5 bölümünü izlediğim Netflix dizisi. "Harika" dedirtmedi ama konu açısından ilgimi çektiği için izlemeye devam ettim. dizinin konusu ilginç, Lucifer Cehennemin lordu, yani şeytan, cehennemden sıkılıyor ve dünya'ya dönüp burada bir gece kulübü açıyor. Kendisini takip eden şeytanlarla birlikte bu mekanı işletiyorlar. Dünya'da yaşarken insanları önemsemeye başlıyor, onlar için endişelenmeye yani değişmeye başlıyor. Bu değişimin nedenini çözmek içinde bulduğu her ipucunun peşinden gidiyor. Bir yerden sonra kendisini cinayet vakalarını çözen bir dedektif gibi izlemeye başlıyoruz. dizideki şeytan tasviri kutsal kitaplardakine uygun olarak yapılmış, görsel olarak insan görünümü arz eden lucifer, insanlarla konuşup onları etkiliyor ve en gizli saklı hazlarını ortaya çıkarıyor, kulaklarına fısıldayıp kötü şeyler yapmaları için onları teşvik ediyor. diziye devam etmeyi düşünmüyorum ama sonunda ne oluyor onu da merak ediyorum. bu şekilde insanların arasında insanlaşmaya başlayan bir zebani, üstelik cehennemin lorduysa bu, sonunda insanların üstünlüğünü kabul mü ediyor acaba.

Dizide bir de kardeşi var cennet tarafından, bu kardeşi arada gelip cehenneme dönmesi konusunda Lucifer'e baskı yapıyor. Cehennemi bırakıp dünya'ya geldiği için oradaki işler sekteye uğramış durumda, bu da ilahi dengeyi bozacağı için kardeşi sürekli Lucifer'e yükleniyor bırak dünyayı işinin başına dön diye.

Aslında yapı olarka 16+ 18+ bir dizi olurdu ve çok daha etkili bir hale gelebilirdi. Sonuçta Şeytanı başrol oyuncusu yaparsan uyuşturucudan zinaya her türlü hazzın dibini vurman lazım ama yapımcılar bu konuda daha "tatlısu" bir konsept tasarlamışlar ve 13+ çıkarmışlar, bu da dizinin senaryoyu ve Lucifer'i işlerken daha yüzeysel ve popülist kalmasına neden olmuş.

2009 yapımı savaş/dram filmi. yönetmeni Levent Semerci. Normalde özellikle türkiye yapımı ordu-terörizm konulu filmlerle çok ilgim yoktur. Çoğu popülist kaygılarla, yurt dışı benzer filmlere özenilerek, abartı bir şişirme ve kötü oyunculuklar barındırır. Çıkalı yaklaşık 10 sene olmuş bu film ise belki de türkiye'de yapılmış bunca seneye rağmen benzer konuları işleyen yapımlar arasında en iyisi diyebilirim. Yönetmenin reklamcı olmasından mı bilmiyorum ama görüntüler de harikaydı. Ders kitabı gibi film yapmış adamlar. Nefes'in koyduğu çıtaya ulaşan başka benzer tarz film çıkaramadılar bunca yıldır. Hatta şöyle bir iddiam var, Ayla'yı hatırlıyorsunuz, çok ses getirmişti. Nefes'de ki hikaye de 90'ları ve o dönem yaşanan karakol baskınlarını ele alıyor yani tıpkı Ayla gibi gerçek hikayelerden esinlenerek yapılmış. Bence Ayla'dan çok daha profesyonel ve emek harcanmış bir filmdi Nefes.

Peki farkı ne muadillerinden derseniz, kuru milliyetçilik yapmıyor, popülist değil, destan yazmıyor, salt gerçekleri anlatıyor, küçük hikayeleri müthiş bir görsellikle ve metinle sunuyor size. Askerlerin aileleriyle yaptıkları telefon konuşmalarının olduğu sahne bile yeter duygulanmanız için.

Başlık bana kalmış gibi görünüyor, öyleyse başlayalım:
Zengin sözlük yeni kurulmuştur tecrübesizdir ama bilgi kaynağı olma yönünden şu anda var olan üç büyük sözlükten daha büyük potansiyele sahiptir ki Ekşi sözlük ağır bir ahlaksal ve bilimsel düşüşün içerisindedir, yozlaşmayla birlikte "Ekşi sözlük bitti" cümlesini her an her yerde duyabilirsiniz, bu geyikte olabilir, şaka da olabilir, gerçekte (bkz:her şakada bir gerçeklik payı vardır). Fakat Ekşi sözlük Zengin sözlükten daha eskidir, tecrübelidir, hala içerisinde umut vaat eden yazarları vardır, "kutsal bilgi kaynağı" sloganını o eski gururu olmasa da taşımaktadır. Çok fazla ziyaretçiye sahiptir ki bunlar yalnızca site içi değil site dışı insanlardan da oluşmaktadır. Kitleler üzerinde büyük etkilere sahip(ti), fakat etkileri azalmakla birlikte hala eski ihtişamının yankıları sürmektedir. Zengin Sözlük ise materyalist, genç, realist bir filozoftur, dünyaya yeni gelmiş ve dünyayı ve insanı tecrübe etmeye çalışmaktadır, içerisinde ki başlıklar ve girdilerin tamamına yakını bilgi odaklı olup, serbest paylaşımı daha azdır-lakin zamanla yükseleceğini düşünüyorum- ciddidir, işini ciddi yapar, çaylaklarına değer verir ve çaylaklık sürecinde ciddi şeyleri göz önünde bulundurur. Ekşi sözlük ise kadın olması nedeniyle -içerisinde çok abazan barındırır- akrabalık ilişkileri nedeniyle, para karşılığı bazı çaylakları hiç hak etmemelerine karşın yazar yapar. Halbuki en az üç yıl beklemek gibi yazılı olmayan bir şartı söz konusudur. Yazarların %95'i en az üç yıl beklerler yazar olabilmek için fakat Ekşi Sözlükte haksız yazar alımı olur. Örnek vermek gerekirse; on beş gün içerisinde yazar yapılan kadın bir yazar o hafta tüm çaylakları isyan ettirmişti, halbuki kendisinden daha uzun süre yazarlık bekleyen çaylaklar söz konusuydu üstelik kendisi tanım içerikli girdi bile girmemişti, gene aynı şekilde yirmi ya da otuz başlığa sadece dört nokta koyarak yazar olan bir "yazar(?)" vardı ve pek tabi bu tecrübeli yazarların dikkatinden kaçmamıştı. Yani bu versusta henüz kesin bir sonuca varmak güçtür lakin Ekşi Sözlük şu günlerde eski performansından, yazar profilinden ve çizgisinden çok uzaklaşmakta; Zengin Sözlük ise başlangıcı iyi yaptı ve yukarı doğru çok hızlı çıkmakta. Bu şartlar altında Ekşi Sözlük büyük bir İmparatorluk gibi (bkz:Osmanlı İmparatorluğu) yıkılacak gibi görünüyor, en azından iyicene dibi görecek gibi.

Favlaşıp ego tatmini yapmayı sağlayan şey. İnsanüstü ego zevki.
Ciddi düşünenlerde okuyup favlama aşaması gerçekleşmekte.

Yeni yıla giren kişi beyanı. Hayır ben bir değişiklik göremiyorum. Bize giren zamlardan başka...

Sıfır kilometre yılımız. Hayırlı uğurlu olsun diyorum. Hıııkk!

İçip içip shbt'ye Salça olmaktır. Uçurulmazsanız sabah sarhoştum hatırlamıyorum der geçiştirirsiniz.

(bkz:siz hepiniz ben tek)

Nicki çok uzun olan yazarın birinin kısaltması.

Sahiden iyi mi seneler?

Yeni yılın kutlu olsun sözlük. 2018'den daha güzel bir yıl olması dileğiyle. :* <3

Hacmi belirli çözeltilerin hazırlanmasında kullanılan hassas laboratuvar malzemesi. çözeltilerin saklanmasında, hacim tamamlanmasında kullanılır. Çözeltilerin korunması için şilif denilen kapağı vardır.
İçerisinde demlenilen çay, hassasiyet özelliğinden dolayı tam ayarlı olur.

Redd; ne zaman kötü hissetsem, benimle aynı şeyleri hisseden ve elini omzumda hissettiğim bir dost gibidir.

Birisinden 95 alıp vizesini zirveye taşıdığım bir başkasından 40la kaldığım sınavlar. Böyle uçurumlarda balerin gibi süzülüyorum işte.

Sevgili yapmadan yaşayamayan insan grubu. Sevgilisiz kalamaz bunlar. En tehlikeli olanları insanların sürekli sevgililerinin peşinde olduğunu düşünüp gereksizce kıskanır bunlar.
Alyuvarlarında hemoglobinle birlikte O2 yerine sevgili taşırlar. Solunum denkleminde CO2 ve su yerine yedek sevgili üretirler kazandıkları atp'yle onlara enerji harcarlar.

Bazı durumlarda iyonik, bazı durumlarda kovalent bağ yapar bu insanlar.

Sevgili alışverişi ve sevgili ortaklığı da diyebiliriz. Kızmamak lazım. Tek istekleri kararlı hale geçip bir soygaz gibi hissetmek.