"aferin" isimli ilacı sürekli kullanan bireyi tabir şekli.
zencefil aromalı gazoz diye bir şey var. mükemmel.
bir arkadaşım bipolardı. kullandığı ilacın prospektüsündeki yan etkiler kısmında "intihara meyillendirebilir" tarzında, o anlama gelen bir şey yazıyordu.
bugün mars'a inecek uzay aracı. nasa, youtube'dan inişi canlı yayınlayacak. youtube canlı yayını türkiye saati ile 22.00'de başlayacak. nasa, iniş anının saat 22.47'de gerçekleşeceğini bildirmiş.
canlı yayın linki
canlı yayın linki
salça almaya girilen marketten cevizli sucuk alarak çıkılır.
maalesef bizim toplumumuzda muhteşem problem. bu lafı aile etmese bile birey kendi kendine edebiliyor. kendi kendine baskı yapıyor. "acaba hakkımda ne düşünüyorlar?" sürekli bu soruyu soruyor kendine.
ben bu soruyu kendime sormayı çok önceden bıraktım. ben kendi hayatımdan memnunsam, yaptıklarımın doğruluğunun, yanlışlığının hesabını kendime veriyorsam, kendi muhasebemden olumlu sonuçlar elde ediyorsam bu benim için yeterli. o saatten sonra kim ne düşünürse düşünsün, umurumda olmaz. isterse olaylar dışarıdan çok farklı görünsün. bana ne? ben hesabımı kendime veriyorum, başkası kim ki?
şu üç günlük dünyada birilerinin hakkımda ne düşündüğünün zerre önemi yok benim için.
ben bu soruyu kendime sormayı çok önceden bıraktım. ben kendi hayatımdan memnunsam, yaptıklarımın doğruluğunun, yanlışlığının hesabını kendime veriyorsam, kendi muhasebemden olumlu sonuçlar elde ediyorsam bu benim için yeterli. o saatten sonra kim ne düşünürse düşünsün, umurumda olmaz. isterse olaylar dışarıdan çok farklı görünsün. bana ne? ben hesabımı kendime veriyorum, başkası kim ki?
şu üç günlük dünyada birilerinin hakkımda ne düşündüğünün zerre önemi yok benim için.
diğer köylerle anlaşamayan, insanlarının aksi olduğu bir köy. orijinal adı erenköy olan bu 1157 nüfuslu köye "zıt" ünvanı çevre köyler tarafından verilmiş. erenköy'ü tabir etmek için kullanılan "zıt erenköy" ismi o kadar yaygınlaşmış ki köyün ismi valilik emriyle "zıt erenköy" olarak değiştirilmiş.
mikrofonumuzu erenköy'e 10 km. uzaklıktaki erseydiler köyünde yaşayan 55 yaşındaki çiftçi ali veli dayıya uzattık. ali veli dayı ile gerçekleştirdiğimiz röportajda ali veli dayı şunları söyledi:
"yaşım 55... lakabım deli ali. erenköy ile anlaşan tek bi allah'ın gulu yoktur. ne bu köyde ne de çevre köylerde... o köye çok kez yolum düştü. bugüne kadar daha o köyden biriyle anlaşamdım. sen a dersin onlar b der. dediğinin hep zıttını söylerler. oranın insanında bi haller bi tuhaflıklar var. zıt ki zıt... yahu baraj yapılacak. zıt erenköylüler barajın illa kendi köylerine yapılmasını istiyorlar. yahu barajın yapılacağı yer belli, devlet planlamış, değişmez diyoruz anlamıyorlar. kavga ettik çok kez. en sonunda bunlar ne ettiler ettiler barajı kendi köylerine yaptırmaya devleti ikna ettiler. sonra ne oldu? barajı yapmaya gelen mühendislerle, işçilerle kavga etmişler. baraj yapılamadı. sırf bizle değil. kendi aralarında da zıtlar. köydeki derelerine köprü yaptıramadılar. o diyor buraya yapılsın öteki diyor hayır şuraya yapılsın diğeri diyor yapılmasın... yapılsındı, yapılmasındı derken bunlar köprüyü de yaptıramadılar. diyeceğim o ki gitmeyin o köye! alayının allah cezasını versin!"
mikrofonumuzu erenköy'e 10 km. uzaklıktaki erseydiler köyünde yaşayan 55 yaşındaki çiftçi ali veli dayıya uzattık. ali veli dayı ile gerçekleştirdiğimiz röportajda ali veli dayı şunları söyledi:
"yaşım 55... lakabım deli ali. erenköy ile anlaşan tek bi allah'ın gulu yoktur. ne bu köyde ne de çevre köylerde... o köye çok kez yolum düştü. bugüne kadar daha o köyden biriyle anlaşamdım. sen a dersin onlar b der. dediğinin hep zıttını söylerler. oranın insanında bi haller bi tuhaflıklar var. zıt ki zıt... yahu baraj yapılacak. zıt erenköylüler barajın illa kendi köylerine yapılmasını istiyorlar. yahu barajın yapılacağı yer belli, devlet planlamış, değişmez diyoruz anlamıyorlar. kavga ettik çok kez. en sonunda bunlar ne ettiler ettiler barajı kendi köylerine yaptırmaya devleti ikna ettiler. sonra ne oldu? barajı yapmaya gelen mühendislerle, işçilerle kavga etmişler. baraj yapılamadı. sırf bizle değil. kendi aralarında da zıtlar. köydeki derelerine köprü yaptıramadılar. o diyor buraya yapılsın öteki diyor hayır şuraya yapılsın diğeri diyor yapılmasın... yapılsındı, yapılmasındı derken bunlar köprüyü de yaptıramadılar. diyeceğim o ki gitmeyin o köye! alayının allah cezasını versin!"
bir konserve markası.
sanırım en köklü konserve markalarından biri. çok eskiye dayanıyor.
sanırım en köklü konserve markalarından biri. çok eskiye dayanıyor.
ortalamanın üstü yazıyor. bu iyi bi şey olmalı...
ortada bir akım yok fakat son zamanlarda işinde mağdur olduğunu söyleyen ve akp'ye oy verdiğini ve bu yüzden de pişman olduğunu belirten insanlar video çekmeye başladı. istemsizce bir akım çıktı ortaya. "oy verdim pişmanım" akımı. kısa süre içinde birçok video yayıldı internette. mağdur olan; pancar üreticisi, otobüs şoförü, atölye sahibi vs... bu akım hızla devam edeceğe benziyor.
bense anlayamıyorum bu insanları. niye oy verdiğiniz için pişmansınız? akp bizler için köprü yapıyor, yol yapıyor. bu insanlar neden isyan ediyorlar? azimetli, sadaretli, cihangirane reisimiz 1. recep (tayyip erdoğan) dünya lideri konumunda. bütün dış mihrakların oyunlarına rağmen ekonomimiz çok güçlü bir durumda. böyle güçlü ekonomiye sahip bir ülkede yaşadığınız için ve böyle bir lidere sahip olduğunuz için sevineceğiniz yere isyan ediyorsunuz. yapmayın!
bense anlayamıyorum bu insanları. niye oy verdiğiniz için pişmansınız? akp bizler için köprü yapıyor, yol yapıyor. bu insanlar neden isyan ediyorlar? azimetli, sadaretli, cihangirane reisimiz 1. recep (tayyip erdoğan) dünya lideri konumunda. bütün dış mihrakların oyunlarına rağmen ekonomimiz çok güçlü bir durumda. böyle güçlü ekonomiye sahip bir ülkede yaşadığınız için ve böyle bir lidere sahip olduğunuz için sevineceğiniz yere isyan ediyorsunuz. yapmayın!
bim'de türk kahvesi adı altında satılan şey.
abim almış gelmiş eve. geç saatte pek kahve içmem ama nedense içesim geldi. az önce yaptım bir fincan kendime. insanı kahveden soğutur bu kahve. berbat bir tadı var. çöpe attım zaten.
bu bildiğimiz kahve olamaz. bence odun kömürü kahvesi bu. evet yanlış anlamadınız. odun kömürünün kahvesini yapmışlar.
buradan bim yetkililerine sesleniyorum! insanları kandırmayın! yalancılık kötü bir şey! bu bildiğimiz kahve olamaz! bunun ne kahvesi olduğunu insanlara açıklayın! bunu herkesin bilmesi lazım!
abim almış gelmiş eve. geç saatte pek kahve içmem ama nedense içesim geldi. az önce yaptım bir fincan kendime. insanı kahveden soğutur bu kahve. berbat bir tadı var. çöpe attım zaten.
bu bildiğimiz kahve olamaz. bence odun kömürü kahvesi bu. evet yanlış anlamadınız. odun kömürünün kahvesini yapmışlar.
buradan bim yetkililerine sesleniyorum! insanları kandırmayın! yalancılık kötü bir şey! bu bildiğimiz kahve olamaz! bunun ne kahvesi olduğunu insanlara açıklayın! bunu herkesin bilmesi lazım!
mümkünse en az kavrulmuşu tercihimdir.
(bkz:lütfen oyunu kuralına göre oynayalım)
reel ve sanal olmak üzere ikiye ayrılan aktiviteler, eğlencelikler.
bugün teknosa'ya girdim bir şey bakmak için. yakında olduğu için genelde uğrarım oraya teknulocik bir şey alacağım zaman. girdim teknosa'ya, koca ekranlı led tv'de bir şey oynuyor. önce ekranında bir dizi, film falan oynuyor sandım. hani rutin olarak bir şey açarlar zaten o tv'ler boş durmaz. tüm teşhir ürünleri çalışır. millet baksın, kurcalasın diye. sonradan farkettim ki meğer tv'ye oyun konsolu bağlıymış. ekranda oyun oynuyormuş. benim dizi, film falan sandığım şey meğerse oyunmuş. "vay ulan be! oyunlar ne kadar gerçekçi hale gelmiş lan! sen hala gta vice city oyna, oyunda uzay çağına geçilmiş senin haberin yok be sos!" diye geçirdim içimden...
reel ve sanal olmak üzere ikiye ayrılan aktiviteler, eğlencelikler.
bugün teknosa'ya girdim bir şey bakmak için. yakında olduğu için genelde uğrarım oraya teknulocik bir şey alacağım zaman. girdim teknosa'ya, koca ekranlı led tv'de bir şey oynuyor. önce ekranında bir dizi, film falan oynuyor sandım. hani rutin olarak bir şey açarlar zaten o tv'ler boş durmaz. tüm teşhir ürünleri çalışır. millet baksın, kurcalasın diye. sonradan farkettim ki meğer tv'ye oyun konsolu bağlıymış. ekranda oyun oynuyormuş. benim dizi, film falan sandığım şey meğerse oyunmuş. "vay ulan be! oyunlar ne kadar gerçekçi hale gelmiş lan! sen hala gta vice city oyna, oyunda uzay çağına geçilmiş senin haberin yok be sos!" diye geçirdim içimden...
(bkz:#88744)
orada bulunmak istedim ama orası beni kabul etmedi sayın yazar. kpss'de beytüşşebap'ı yazmıştım son tercihe. oraya bile atanamadım.
orada bulunmak istedim ama orası beni kabul etmedi sayın yazar. kpss'de beytüşşebap'ı yazmıştım son tercihe. oraya bile atanamadım.
anlatmanın zor olduğu farklı bir aurası var. ben bu aurayı en son hindistan'a gittiğimde almıştım. gerçi hindistan'a da hiç gitmedim ama olsun.
(bkz:bi de bu çıktı başımıza)
değerli yazar fiorabella'nın kedisidir.
çok pahalı bir çalgıdır. alıp, öğrenip, çalasım var fakat fiyatları el yakıyor. dijitalleri ucuz. yani üst segment akıllı telefonlarla aynı fiyattalar. fakat akustik olanları, (ki benim tercihim, almak istediğim akustik piyano) 15 binden, 20 binden satılıyor. onlar da en en en ucuzları. yoksa 70 bin ile 500 bin arasında gidip geliyor fiyatları. 1 milyondan pahalı olanları da var.
ulan abi n'aptınız ya? amele çalgısı olmasın diye mi bu kadar pahalı bunlar? bu fiyatlar kesinlikle amariganın bir oyunudur. müzihte gelişmemizi istemiyorlar.
ulan abi n'aptınız ya? amele çalgısı olmasın diye mi bu kadar pahalı bunlar? bu fiyatlar kesinlikle amariganın bir oyunudur. müzihte gelişmemizi istemiyorlar.
bir sözlük yazarının biri, bir gün, bir yazara sormuş: "günde kaç entry giriyorsun?" o da "1 entry giriyorum, peki sen kaç entry giriyorsun?" demiş. yazar "5 entry giriyorum" demiş. aradan günler geçmiş... o yazar tekrar aynı yazara "günde kaç entry giriyorsun?" diye sormuş. o da yine aynı şekilde "1 entry giriyorum, peki sen kaç entry giriyorsun?" demiş. yazar "4 entry giriyorum" demiş. ertesi gün yazar tekrar sormuş:
- günde kaç entry giriyorsun?
+ 1 entry giriyorum, sen?
- 3 entry giriyorum.
ondan sonraki gün bir daha sormuş:
- günde kaç entry giriyorsun?
+ 1 entry, sen?
- 2 entry.
ondan sonraki gün bir daha sormuş:
- günde kaç entry giriyorsun?
+ 1 entry, sen?
- 1 entry.
ondan sonraki gün bir daha sormuş:
- günde kaç entry giriyorsun?
+ 1 entry, sen?
- "0... entry giremiyorum" demiş yazar.
az önce denediğim eylemdir.
- günde kaç entry giriyorsun?
+ 1 entry giriyorum, sen?
- 3 entry giriyorum.
ondan sonraki gün bir daha sormuş:
- günde kaç entry giriyorsun?
+ 1 entry, sen?
- 2 entry.
ondan sonraki gün bir daha sormuş:
- günde kaç entry giriyorsun?
+ 1 entry, sen?
- 1 entry.
ondan sonraki gün bir daha sormuş:
- günde kaç entry giriyorsun?
+ 1 entry, sen?
- "0... entry giremiyorum" demiş yazar.
az önce denediğim eylemdir.
pek muhteşem ürün yok açıkçası. fakat yoklukta, zor durumda kalındığında yenilebilecek ürünler var. yani ancak bu özellikleri onları muhteşem yapabilir. mesela hazır yaprak ve lahana sarması var. dilim pasta var. lezzetleri tabii ki ahım şahım değil. ortalamanın altında. fakat zorda kalındığında bal börek gibi gelir. fiyatları performans ve ulaşım açısından uygun.
not: ulaşımdan kastettiğim bim'in her yerde olması. kolay ulaşılabilir ürünler. swh
not: ulaşımdan kastettiğim bim'in her yerde olması. kolay ulaşılabilir ürünler. swh
internet aleminde ücretsiz olarak açılmış hesap üzerinden kazanç elde etme olayıdır.
eski tarihli hesaplar çok revaşta. özellikle eski tarihli youtube kanallarının çok yüksek fiyatlardan alıcıları var. onun dışında eski tarihli (2007, 2008, 2009, 2010) twitter hesaplarının alıcıları var. eğer kullanmadığınız eski tarihli hesap varsa bir yere ilanı verin ücretsiz şekilde. mesela bu tür alım-satım işlemlerinin yapıldığı forum siteleri var oraya ilan verin. en basitinden twitter hesabınızdan hashtag ile "satılıkhesap" "satılıktwitterhesabı" gibi tweet'ler atın. alıcılar bir şekilde sizi buluyor.
eski tarihli hesaplar çok revaşta. özellikle eski tarihli youtube kanallarının çok yüksek fiyatlardan alıcıları var. onun dışında eski tarihli (2007, 2008, 2009, 2010) twitter hesaplarının alıcıları var. eğer kullanmadığınız eski tarihli hesap varsa bir yere ilanı verin ücretsiz şekilde. mesela bu tür alım-satım işlemlerinin yapıldığı forum siteleri var oraya ilan verin. en basitinden twitter hesabınızdan hashtag ile "satılıkhesap" "satılıktwitterhesabı" gibi tweet'ler atın. alıcılar bir şekilde sizi buluyor.
az önce 2010 yılında açtığım hesabımı şakkadanak 25 TL'den sattığım site. yahu ne kadar güvenilir adamım. twitter hesabımı letgo'da satılığa çıkarmıştım. az önce birisi almak istiyorum dedi. adam tanımadığı bana sorgusuz sualsiz parayı şakkadanak gönderdi. tabii ben de dürüst bir insan olarak anında hesap şifresini e-postaladım.
twitter hesabı sattığıma mı? bunu letgo'dan sattığıma mı şaşırayım? bilemedim...
twitter hesabı sattığıma mı? bunu letgo'dan sattığıma mı şaşırayım? bilemedim...
tam adı: İndira Priyadarşini Gandhi
hindistan tarihindeki tek kadın başbakan. suikaste kurban gitmiş.
(d. 19 Kasım 1917, Allahabad, Britanya Hindistanı – ö. 31 Ekim 1984, Yeni Delhi, Hindistan)
kaynak
hindistan tarihindeki tek kadın başbakan. suikaste kurban gitmiş.
(d. 19 Kasım 1917, Allahabad, Britanya Hindistanı – ö. 31 Ekim 1984, Yeni Delhi, Hindistan)
kaynak