bir başkasının, sizin nasıl düşüneceğinizi kendi istediği gibi yönlendirmesidir.
- okuyor musun?
+ evet.
- hangi bölüm?
+ algı yönetimi.
- kaçıncı yılın.
+ bu sene mezun olacağım.
- ataması var mı? iş bulma imkanın kolay mı?
+ işim hazır. doğrudan akp'de göreve başlıyorum.
11.26 tl tutarındaki iptal olan siparişimin geri ödemesi kartıma iki defa yattı. yani dünden önce 11.26 yattı ve bugün 11.26 daha yattı. bu yanlışlıkla yatan parayı arayıp bildireyim mi? yoksa bu parayı bir kuruma, derneğe bağışlayayım mı?
geniz yakar.
bireyin zekasını ölçmenin bir yoludur.
zekayı stratejik bakımdan test eder. kimileri böyle bir testin saçma olduğunu hatta iq diye bir şeyin yalan, boş bir şey olduğunu söylüyor. neymiş efendim. belli bir standardı olmadığı için geçersiz bir test yöntemiymiş. zeka bu şekilde test edilemezmiş. hadi ordan! bence bireylerin sınavlardan sonra son test olarak bir de iq testinden geçmesi gerekiyor. iq testini geçemeyen kalsın. göreve gelemesin, atanamasın veya diplomasını alamasın.
mesela 2 + 2 kaç eder? diye sorsak birine. beynindeki mevcut toplama işleminden yararlanarak 4 sonucuna ulaşır. bu bireydeki mevcut bilgidir. farklı bir şey yapmaz. mevcudu kullanır. hazırdan yer.
fakat iq testi öyle değil ki... iq sorusu somut değil. bireyin bilmediği, hazır olmadığı, daha önce öğrenmediği yerden geliyor. daha doğrusu mevcut bilgi ile yeni bir şey icat etmesi bekleniyor. iq sorusunu gören bireyin doğru sonuca ulaşması için bugüne kadar öğrendiği tüm bilgileri, edindiği tecrübeleri ve algıladıklarını tümüyle kullanıp bir sonuca varması isteniyor. mevcudun dışına çıkıp bir şey yaratması isteniyor.
zekayı stratejik bakımdan test eder. kimileri böyle bir testin saçma olduğunu hatta iq diye bir şeyin yalan, boş bir şey olduğunu söylüyor. neymiş efendim. belli bir standardı olmadığı için geçersiz bir test yöntemiymiş. zeka bu şekilde test edilemezmiş. hadi ordan! bence bireylerin sınavlardan sonra son test olarak bir de iq testinden geçmesi gerekiyor. iq testini geçemeyen kalsın. göreve gelemesin, atanamasın veya diplomasını alamasın.
mesela 2 + 2 kaç eder? diye sorsak birine. beynindeki mevcut toplama işleminden yararlanarak 4 sonucuna ulaşır. bu bireydeki mevcut bilgidir. farklı bir şey yapmaz. mevcudu kullanır. hazırdan yer.
fakat iq testi öyle değil ki... iq sorusu somut değil. bireyin bilmediği, hazır olmadığı, daha önce öğrenmediği yerden geliyor. daha doğrusu mevcut bilgi ile yeni bir şey icat etmesi bekleniyor. iq sorusunu gören bireyin doğru sonuca ulaşması için bugüne kadar öğrendiği tüm bilgileri, edindiği tecrübeleri ve algıladıklarını tümüyle kullanıp bir sonuca varması isteniyor. mevcudun dışına çıkıp bir şey yaratması isteniyor.
altyapı bakanı "5g'ye geçen ilk ülke olacağız" diye açıklama yapmış. internet hızlandıkça daha çok internet tüketiyor telefonlar. operatörlerin yüksek fiyatlara sattığı üç beş gb interneti çerez niyetine yiyor telefonlar. millet 4g destekli telefonunu telefon ayarlarından 3g'ye düşürüyor bu sebeple.
gelecek heyecan verici. hazır değiliz ama...
gelecek heyecan verici. hazır değiliz ama...
yemek, bardak, fincan takımlarında parça kelimesi kutunun içindeki tüm elementleri kapsıyormuş. bugün fincan takımı almak için girdim mağazaya. 8 parça fincan takımı gördüm. fiyatı da gayet uygundu. kutunun içinde 8 adet fincan ve promosyon olarak da tabakları vardır düşüncesiyle aldım. kutuyu az önce açtım içinde 4 fincan var sadece. meğerse 8 parçadan kastedilen 4 fincan ve 4 tabağı imiş. swh çok cahil kalmışım yahu...
göz var nizam var. ben bir meyveye veya sebzeye baktığımda onu tatmadan sadece görerek tadını, dokusunu, tazeliğini kestirebiliyorum. %90 yanılmam.
benim çiftçi dedem karpuz ve kavun dedektörü gibiydi. ellemeden, vurmadan en lezzetli karpuzu veya kavunu gözüyle seçerdi. çünkü hayatı boyunca ev erzağı için tarlanın kıyısında köşesinde veya bağında kavun, karpuz, soğan, hıyar, domat yetiştirmiş. bu sayede yıllarca her cins kavunu, karpuzu tecrübe etmiş.
bunun bir level üstü mahsülün hangi tarlada yetiştiğini bilmek. swh
benim çiftçi dedem karpuz ve kavun dedektörü gibiydi. ellemeden, vurmadan en lezzetli karpuzu veya kavunu gözüyle seçerdi. çünkü hayatı boyunca ev erzağı için tarlanın kıyısında köşesinde veya bağında kavun, karpuz, soğan, hıyar, domat yetiştirmiş. bu sayede yıllarca her cins kavunu, karpuzu tecrübe etmiş.
bunun bir level üstü mahsülün hangi tarlada yetiştiğini bilmek. swh
(bkz:sen bu parayı sen ne yaptın)?
kişinin kadrajda sadece kendisinin olmasını istediği bir istek cümlesi. birden fazla kişiyle fotoğraf çekimi sonrası sarfedilebilecek cümle.
zenginsozluk.com/foto
zenginsozluk.com/foto
zenginsozluk.com/foto
-
(fotoğraflar rte'nin millet bahçesi ziyaretinde çekilmiş. fotoğraftaki zat da malumunuz rte. o değil de rte'yi bir karede tek başına görmek bana çok tuhaf geldi. kadrajın dışında bekleyen yüzlerce koruma elbette vardır fakat alışılmadık pozlar bunlar)
zenginsozluk.com/foto
zenginsozluk.com/foto
zenginsozluk.com/foto
-
(fotoğraflar rte'nin millet bahçesi ziyaretinde çekilmiş. fotoğraftaki zat da malumunuz rte. o değil de rte'yi bir karede tek başına görmek bana çok tuhaf geldi. kadrajın dışında bekleyen yüzlerce koruma elbette vardır fakat alışılmadık pozlar bunlar)
az önce bakkala giderken bir kermes gördüm. bakayım neler var diye girdim kermese. et döner varmış. akşam yemeği için aldım herkese dürüm şeklinde dönerden tanesi 10 liradan. ya arkadaş dürümün içinde 20-25 gram döner ya vardı ya yoktu...
"ya zaten millet bir defa gelecek nasıl olsa... kazıkladığımız kar..." zihniyetiyle açılmış bir kermes.
"ya zaten millet bir defa gelecek nasıl olsa... kazıkladığımız kar..." zihniyetiyle açılmış bir kermes.
galiba bozulmuş. herkes online yazarlar kısmında gözüküyor.
geneli fırınsal yiyeceklerden (börek, çörek, kurabiye, pasta, kısır, çay vs) oluşan, mübalağalı hamurişi barındıran menüdür.
komşu getirdi az önce. epeydir 5 çayı menüsü yemiyordum. benden çok dua aldı.
fırınsal: az önce uydurduğum bir kelime olup, "fırında pişen" anlamı taşır.
komşu getirdi az önce. epeydir 5 çayı menüsü yemiyordum. benden çok dua aldı.
fırınsal: az önce uydurduğum bir kelime olup, "fırında pişen" anlamı taşır.
22. yy'a hazırlık yılı.
adaylığa aday olmuş kişidir. aday olabilmesi için önce aday adayı olması gerekir. aday seçildikten sonra sadece aday olur.
(bkz:düz aday)
(bkz:düz aday)
çok güzel düşünülmüş bir site. bir ara trt 1'de iyilik kulübü diye bir program vardı. çocukların isteklerini yerine getiriyorlardı programda. ünlüyle tanışmak, görmek istediği bir yere gitmek... gibi. moral, motivasyon desteği bireyin iyileşmesi, iyi hissetmesi için çok gerekli. umarım site tanınır ve çocuklar mutlu olur bu sayede.
duyduğum en iyi espriyi bir yere not etmediğim için bilmiyorum ama kesin cem yılmaz esprilerinden biridir.
(bkz:pkk)
- çocukların nasıl olması?
+ ne?
- çocuklar demem. çocukların durumlarının nasıl olması?
+ ha iyiler iyiler.
- benim bu duruma sevinmem.
+ iyi.
- senin nasıl olman?
+ iyi?
- bu durumun iyi olması.
+ oğlum iyi misin?
- benim iyi olmam.
+ sana kaç kez dedim ilaçlarını almadan dışarı çıkma diye...
+ ne?
- çocuklar demem. çocukların durumlarının nasıl olması?
+ ha iyiler iyiler.
- benim bu duruma sevinmem.
+ iyi.
- senin nasıl olman?
+ iyi?
- bu durumun iyi olması.
+ oğlum iyi misin?
- benim iyi olmam.
+ sana kaç kez dedim ilaçlarını almadan dışarı çıkma diye...
bu zamana kadar hiç bu kadar o... çocuğu olamamıştı bu tuvalet kağıdı.
https://twitter.com/yeniakit/status/1062988734457659392
https://odatv.com/provokasyon-mu-diyorsunuz-alin-size-adresi-15111845.html
zenginsozluk.com/foto
https://twitter.com/yeniakit/status/1062988734457659392
https://odatv.com/provokasyon-mu-diyorsunuz-alin-size-adresi-15111845.html
zenginsozluk.com/foto
mng kargo ile ev arası mesafe 100 metre,
yurtiçi kargo ile 300 metre,
aras kargo ile 500 metre.
kargoların geleceği adres olarak evi değil, kargo hangi şubeye gelecekse o şubenin ismini yazıyorum. eve gelirken kargoyu şubeden alıp geçiyorum.
yurtiçi kargo ile 300 metre,
aras kargo ile 500 metre.
kargoların geleceği adres olarak evi değil, kargo hangi şubeye gelecekse o şubenin ismini yazıyorum. eve gelirken kargoyu şubeden alıp geçiyorum.
eskiden cd'sini alırdık oyunların, pc'ye takar yüklerdik. internet kafeye gidip flash disk ile bilgisayarlardan oyun arakladığım çok oldu. 2 gb flash disk vardı bende. internet kafede depo klasörüne atılan dosyalar silinmiyordu. oyunların gb boyutları büyüktü. tek defada flash diske sığmıyordu hiçbiri. ben araklamak istediğim oyunu rarlayıp, rarları depo klasörüne atıp kafeye her geldiğimde oyunu parça parça araklıyordum. bazen biri siliyordu, tekrar rarlamak zorunda kalıyordum. sonra bu kafeler oyun araklanamasın diye kopyalanamaz hale getirdiler diskleri.
internetten indirmek ise tam bir çileydi, zulümdü. mesela bir oyun için 50 link verilirdi forum sitelerinde. oyun arşivi sitesi favorimdi. bu 50 linkin her biri bir part'e tekabül ediyor. fakat hiçbiri direkt link değil. indirmek için siteden premium üyelik almak gerekiyor. aksi takdirde free şekilde indirmek deveyi hendekten atlatmaktan daha zor. çünkü yavaş inerdi. ayrıca tek defada bir indirme yaptırıyordu. aynı ip üzerinden bir dahaki indirmeyi yapabilmek için 30 dakika bekletiyordu. modem resetliyordu herkes beklememek için. modemler bozuluyordu.
steam platformu oyunları tamamen dijital ortama almış satıyor. oyunların demo versiyonları ücretsiz. yeni çıkan oyunların 250, 500, 1000 lira gibi uçuk fiyatları var. fakat günümüz ergenlerinin genel olarak oynadığı oyunlar veya eski tarihli oyunlar 5, 10, 20 lira gibi makul fiyatlardan satılıyor. bir keresinde aldığım cipsten steam kodu çıkmıştı. o kod ile indirimli alınıyormuş oyun.
epey geri kaldım bu oyun teknulocisi konusunda.
internetten indirmek ise tam bir çileydi, zulümdü. mesela bir oyun için 50 link verilirdi forum sitelerinde. oyun arşivi sitesi favorimdi. bu 50 linkin her biri bir part'e tekabül ediyor. fakat hiçbiri direkt link değil. indirmek için siteden premium üyelik almak gerekiyor. aksi takdirde free şekilde indirmek deveyi hendekten atlatmaktan daha zor. çünkü yavaş inerdi. ayrıca tek defada bir indirme yaptırıyordu. aynı ip üzerinden bir dahaki indirmeyi yapabilmek için 30 dakika bekletiyordu. modem resetliyordu herkes beklememek için. modemler bozuluyordu.
steam platformu oyunları tamamen dijital ortama almış satıyor. oyunların demo versiyonları ücretsiz. yeni çıkan oyunların 250, 500, 1000 lira gibi uçuk fiyatları var. fakat günümüz ergenlerinin genel olarak oynadığı oyunlar veya eski tarihli oyunlar 5, 10, 20 lira gibi makul fiyatlardan satılıyor. bir keresinde aldığım cipsten steam kodu çıkmıştı. o kod ile indirimli alınıyormuş oyun.
epey geri kaldım bu oyun teknulocisi konusunda.
(bkz:#88319)
bu başlığa yazmak istesem ben de bu entry minvalinde bir şey yazardım. hazırda yazılmışı var olunca yazmaya gerek duymadım. hazır şablon mesaj gibi hazır entry...
bu başlığa yazmak istesem ben de bu entry minvalinde bir şey yazardım. hazırda yazılmışı var olunca yazmaya gerek duymadım. hazır şablon mesaj gibi hazır entry...
(bir züğürt olarak) anlam veremediğim fiyatlara, anlam veremediğim ürünler satan alışveriş sitesi.
şunu az önce ekşi'de gördüm. pantolonun 14 bin lira olmasına mı şaşırayım, şekline şemaline mi şaşırayım, yoksa bunu alan birilenin olmasına mı şaşırayım? bilemedim...
bu pantolonu kimler alıyor? daha doğrusu beymen sitesinden alışveriş yapanlar kimler?
şunu az önce ekşi'de gördüm. pantolonun 14 bin lira olmasına mı şaşırayım, şekline şemaline mi şaşırayım, yoksa bunu alan birilenin olmasına mı şaşırayım? bilemedim...
bu pantolonu kimler alıyor? daha doğrusu beymen sitesinden alışveriş yapanlar kimler?