kâşgarlı mahmut'un "dîvânu lugâti't-türk" adlı eserinde (11. yy.) "yüce ve aziz Allah" olarak açıklanan kelime.
Fakat Kâşgarî aynı kelimenin başka bir anlamını da vermiş:
"Kâfirler (yüce Tanrı onları yok etsin) göğe teñri (tanrı) derler. Gözlerine büyük görünen dağ, ağaç gibi şeylere de teñri derler ve bu gibi şeylere secde ederler. Bundan hareketle "bilgin" için de "teñriken" derler. Sapkınlıktan Allah'a sığınırız."
Tahmin edileceği gibi, Kâşgarlı Mahmut'un kâfir dediği bu kişiler, Türklerin henüz İslam dinini kabul etmemiş olan boylarıdır.
(bkz:Ugan)
Fakat Kâşgarî aynı kelimenin başka bir anlamını da vermiş:
"Kâfirler (yüce Tanrı onları yok etsin) göğe teñri (tanrı) derler. Gözlerine büyük görünen dağ, ağaç gibi şeylere de teñri derler ve bu gibi şeylere secde ederler. Bundan hareketle "bilgin" için de "teñriken" derler. Sapkınlıktan Allah'a sığınırız."
Tahmin edileceği gibi, Kâşgarlı Mahmut'un kâfir dediği bu kişiler, Türklerin henüz İslam dinini kabul etmemiş olan boylarıdır.
(bkz:Ugan)