avni

beyaz ateş yahut akkor..

seveni ne de çokmuş; hem ateş anlamında hem de meyve olarak.
(bkz:nar-ı beyza)

bir şeyden vazgeçmek, caymak.
sarhoştum aydım ben bu işten caydım gibi.

(bkz:sarf-ı nazar)

nesli tükenmiş veya numunelik babında müsbet ya da menfi az rastlanan insanlara yakıştırılır. hakkaten ve hasseten insanı hayretler içinde bırakırlar.

(bkz:cins-i latif)

keskin küpüne zarar tadında soruları vurgulayan candan erçetin şarkısı.

bir candan erçetin şarkısı.
onların yanlış bildiği; "hatanın onlarda değil kendinde olduğunu kabul ediyor oluşu." bu da şarkının candan erçetinin harika yorumunun yanında başka bir güzelliği.

her dinlediğimde yaşanmışlıklarıma dair "iyi ki" dediğim candan erçetin şarkısı. bir kelime ne kadar hüzünlü olabilir bunu bize gösterdiği için ayrıca minnettarım kendisine.

Ben ne çok hata yapmışım meğer
Gözüm kapalı bakmışım meğer
Yıllar geçmiş ben saymışım meğer
Dostum sanıp aldanmışım meğer

Yıllarca sürer sanmışım meğer
Boşa kalbimi açmışım meğer
Vakit kaybıydı diyemem ama
Sen hiç dostum olmamışsın meğer

Olsun varsın pişman değilim
Biraz üzüldüm hepsi bu

Ağlamam artık gidenlere
Ağlamam artık bitenlere
Ağlamam artık üzenlere
İhanet edenlere

Ben ne çok hata yapmışım meğer
Seni yokken var saymışım meğer
Yollar gitmiş ben kalmışım meğer
Aşkım deyip hapsolmuşum meğer

Bir ömür sürer sanmışım meğer
Ben boşa kürek çekmişim meğer
Vakit kaybıydı diyemem ama
Senden çoktan vazgeçmişim meğer

candan erçetin

saldırgan. istilacı.
mustafa kemal atatürk'ün gençliğe hitabesinde şöyle geçer.
"hatta bu iktidar sahipleri şahsi menfaatlerini, müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler."

mete özgencil'in sözlerini yazdığı candan erçetin'in yorumladığı şarkı.

hayatın her hal ve karda devam edeceğini, bu sebepten vedalaşırken "kendine iyi bak" demenin absürtlüğünü yüzümüze vuruyor, gözümüze sokuyor yine yeniden. hemi de acı tebessümün yüreğe nakşettiği ince bir sızı gibi.

popüler müzğimizde hit olmuş yüzlerce şarkının söz yazarı ve bestecisi. çektiği kliplerle de sürekli popüler kültürün gündeminde olan ustaya, müziği 7 notadan ibaret gören insanların sanatçı addedildiği bir ülkede sanatçı demezsek ayıp etmiş oluruz.

sözleri ve notaları mete özgencil'e ait bir şarkı.
candan erçetin'in elbette adlı albümünde yer alan şarkı iç ses ile tartışmak eyleminin vücut bulmuş hali.

arada bir bir yanım
kaçsam diyor uzağa
katsam diyor önüme
canımı yorganımı

arada bir bir yanım
düşsem diyor tuzağa
geçsem dünyanın derdini
varsam cennetime diyor

ama öbür yanım
var ya öbür yanım
amma öbür yanım
korkak diğer yanım

kurtulmak kolay mı kendinden
sıyrılmak kolay mı derdinden

arada bir, bir yanım
yıksam diyor şu dağı
görsem diyor ardını
yarimi yarınımı

arada bir, bir yanım
küstüm diyor o yana
senden dost olur mu
korkarsan kaybettin diyor.

ama öbür yanım
var ya öbür yanım
amma öbür yanım
korkak diğer yanım

kurtulmak kolay mı kendinden
sıyrılmak kolay mı derdinden

vaktiyle hem kendini hem şarkılarını elbette çok sevdim. arada bir dinlerim söz vermiştin diyerek. olmaz demesine aldırmadan. unut sevme beni deyişine aklım almıyor be annem diyesim gelir.
bana güven ve dayan deyişi güven veriyor saçma gelmez ama merak ediyorum ister sallan gez derken ne demek istediğini.

sözlerini candan erçetin'in kendisinin yazdığı şarkı düalizm manyağı yapan sözlerle bezeli olması bir yana acayip moral veriyor.
sanatçının aynı adlı albümü de harika bu arada. nostalji sevenler es geçmesin.
merak edenlere sözlerini de yazayım:

Güneş her akşam batıp her gün doğuyorsa
Çiçekler solup solup tekrar açıyorsa
En derin yaralar kapanıyorsa
En büyük acılar unutuluyorsa
Neden korkulur hayatta söyleyin bana
Ben neden hep aynı kalayım söyleyin bana
Elbette bazen çiçek açıp bazen solacağım
Elbette daldan dala konup sonra uçacağım
Elbette bazen hızla dönüp bazen duracağım
Elbette bazen söyleyip bazen susacağım
İnanmadım asla inanamam
Her şeyin bir sonu olduğuna
Elbette bugün ağlıyorsam yarın güleceğim
Elbette önce çekip gidip sonra döneceğim


ps: mümkündür.

mete özgencil sözleriyle şöyle bir şey:

geri döndüren gördün mü geçmişi
boşa soldurdun o nazlı gençliği
bir avuç toprak için yor kendini
dünyada ölümden başkası yalan.

yapacaklarının, yapmak istediklerinin sonuçlarından kaçarak zamansızlığa yelken açmak. net.

boyun eğen, ram eden, alttan alan, sabreden rica bildirimi. yerine göre verilen emri gizlemek için de kullanılır -ki bu kullanım tarzı bana samimi gelmez.-
misal;
--"bitirelim lütfen."
**"tabi efendim gayret ederim"
netice: bitireceğim varsa da bitirmem öyle de nekesim.

"lütfen yapılan" tarifi, bence en naif olanı. lütfen kimseye lütfetmeyelim canlar. lütfetmek samimiyetsizlik olduğu kadar kibrin dışa vurumudur. lütfederek kırdığınız biri nihayetinde "gölge etme başka ihsan istemem demek zorunda kalır.

çoğu kelin merhemi misalidir.
bu yüzden özdemir asaf'ın " kendi bahçesinde dal olamayan biri gelmiş bahçemde ağaçlık taslıyor." dizelerini hatırlarım ilgisiz birileri herhangi bir derdim konusunda tavsiyelerde bulununca. evet ukaladır böyleleri ama "kusura bakma canım ben senden daha ukalayım" demek boynumun borcudur bunlara.
(bkz:tavsiye mektubu)
(bkz:hamili kart yakınımdır)

Daha önce öldünüz mü? cenazenizde kendiniz için ne dediniz? iyi biridir mi? kendiniz için yas tuttunuz mu? ya Mezar taşı? ne yazdıńız ki? kabrinizi arada bir ziyaret ediyor musunuz? hala kendiniz için iyi biriydi diyebiliyor musunuz?

(bkz:her şakanın altında bir gerçek yatar)

ihtimalsizin ötesi.
siyahın hayata hakim olduğu, umudun bittiği, çemberin en dışı, çığlıkların sessiz, susmaların çaresiz olduğu, gölgelerin hakimiyetinde "bi'hal".

muhtemelen hiçbir şeyi ve hiç kimseyi sahiplenmeyen insandır.

(bkz:yerde para bulmak)