confessions

aduket

1. nesil Yazar - arkadaş canlısı

  1. toplam entry 243
  2. takipçi 52
  3. puan 11958

üst insan

kozmos
(bkz:übermensch)
nietzsche'nin geliştirdiği, yapıtlarında bahsettiği ve özellikle böyle buyurdu zerdüşt adlı eserinde açık bir şekilde tanımladığı felsefi terimlerden birisidir. nihilizm ve güç istenci kavramlarıyla ilişkili bir kavramdır.

peki üstinsan basitçe nedir? nietzsche der ki;
''kendinden öteyi kuracaksın. ama ilkin bedenini ve rûhunu tam sağlamlaştırmalısın. genişlemekle yetinmeyecek, derinleşeceksin. evlilik: var olandan daha üstününü yaratmak için, iki kişinin istemidir derim. evliliği, böyle bir istemi isteyecek olanların birbirine saygısı olarak kabul ediyorum.''

iyi bir doğum olmadan, soyluluk olamaz. yalnızca akıl, kişiyi soylulaştırmaz. tersine, aklı soylu yapacak bir şey gerektir hep. nedir peki, gerek olan? kan... (burada rütbe anlamında, lord gibi sözler değil demek istediğim.)
sağlam ana babadan iyi doğum oldu mu, üstün-insan formülündeki bundan sonra gelen şey, ciddî bir okuldur. burada mükemmelleşme, tabiî bir şekilde yer alacaktır. övgüye bile yer verilmeyecektir. insanın rahatını sağlayacak şeyler az, sorumluluklar çok olacaktır. burada bedene sessizce acıya katlanması, isteme de buyruk dinleyip buyurması öğretilecektir. özgürlük saçmalığı diye bir şey olmayacaktır. hoşgörü ve özgürlük yüzünden maddî manevî gevşeme olmayacaktır. bununla birlikte insan bu okulda yürürken, kahkahalarla gülmeyi öğrenecektir. filozoflar, gülebilme yeteneğine göre sıralanacaklardır. en yüksek dağları bir adımda aşanlar, bütün tragedyalara gülebilirler. üstün-insanın bu eğitiminde ahlâkın sirkesi olmayacaktır. istem sıkı bir düzene sokulacaktır, ama beden yerilmeyecektir. durmayın, raks edin güzel kızlar! güzel ayak bilekli kızların düşmanı olarak, kötü gözle bakan oyunbozan yoktur karşımızda. üstün-insan bile ayak bileklerinden hoşlanabilir.

böyle doğup büyüyen bir adam, iyi ve kötünün ötesindedir. amacı gerektiriyorsa, böse yani kötü olmaktan çekinmez. iyiden çok, korkusuz olur. iyi nedir? kahraman olmak iyidir. iyi nedir? insandaki iktidar duygusunu, iktidar istemini, iktidarın kendini arttıran şeydir. schlecht, yani kötü nedir? zayıflıktan gelen her şey. üstün-insan baskın belirtisi, amacı olduğu süre tehlike ve mücadele aşkıdır belki de. her şeyden önce mutluluğu çoğunluğa bırakacaktır. zerdüşt uzun yolculuklara çıkanları, tehlikesiz yaşamayı sevmeyenleri severdi.

crossing the bridge the sound of istanbul

high hopes
fatih akın'ın çekimlerini yaptığı ve yönettiği istanbul ve müzik temalı belgesel.

istanbul'un kozmopolitik hali, sınıflara bölünmüş şehir hayatı, şehrin müziği ile müthiş anlatılmış.

belgeselde Alexander Hacke adlı bir bass gitarist gün be gün farklı bir müzik insanı veya grubuyla bir araya geliyor. ve onlarla beraber içindeki müzik ile İstanbul'un nasıl değiştiğini konuşuyorlar.

ceza var, müzeyyen senar da var,
aynur doğan var, orhan gencebay da var.
duman var, sezen aksu da var.
brenna maccrimmon var, sokak müziği yapan gruplar da.

acıların güçlendirdiği gerçeği

azrailin regl donemi
aksi iddia edilemez. insanı güçlendiren acılarıdır. fakat bazan sevdiğin olsun dostun olsun sana ummadığın anda öyle bir darbe vurur ki sen bile anlayamazsın ve anlamaya başladığında dostunu tanırsın, hayatın acımasız oldugunu ögrenirsin ve acıların seni güçlendirir.

ben pervane misali ateşin yalancı içinde kaldım ve alıştım yanlız yaşamaya. ben yalnızsam sebebi dünyadaki sahte rol oynayan oyunculardır. ama şunu da unutmayın insan hep sevdiği insanlar tarafından darbe yer, (aslında bunun sebebi onları davranışlarını önemsiyor oluşumuzdur) hep sana kıyamam dedigin insanlar bir bakıyorsun sana kıymışlar.

baliciyim

azrailin regl donemi


efsane şarkıdır. bir nesil intihar etti, bali çekmeye başladı bu şarkıyla. bilen bilir müzikal kalitesi tartışılmazdır.

bir çevirmen olarak büyük bir gayretle çevirdiğim şarkı sözleri ise şu şekildedir;

Dadadadü dadadadü dadadadü ııı baliciyiim dadadaü kocalaritahny memnun musun mutlu musun mutlu musu atımm dadadadaü
balicim kocalartahny memnunmusun mutlumusun güzel sevdiğim vardığın yerden dadadadaü dadadaü memnunmusun mutlumusun güzel sevdiğim vardığın yerden ıııı memnunmusun arttt dadadaü balicim dadadaü mutlumusun mutlumusun güzel sevdiğim mutlumusun vardığın yerlerden dadadaü asslanim süleyman canım nazikem dadadadü.

off be güzel çeviri yapmışım. lanet olası ben.

ideal sevgili

kozmos
her ne kadar kişiye göre değişiklik gösterecek profile sahip sevgili olsa da, ideal sevgili tarifinde dürüstlük vurgusu kat'i surette bulunmalıdır. yarıdan ketçap, çok yanmasın abi.

brenna maccrimmon

high hopes
kanadalı, türk halk müziği sanatçısıdır.

kanada toronto'da bir hocasının verdiği araştırma ödevi için kaynak toplarken türk ve balkan müziği ile tanışır. çok ilgisini çeker ve daha çok araştırmaya devam eder. kanada'da bunun kendisine yetmeyeceğini anlar anlamaz da atlayıp türkiye'ye gelir. burada eğitim alır, türkçe'yi çok iyi öğrenir. ve çok iyi öğrendiği bu dilde çok da güzel şarkılar söyler.

kendisini ilk fatih akın'ın crossing the bridge the sound of istanbul adlı belgeselinde tanımıştım.
baba zula ile beraber ben bir martı olsam şarkısını seslendirmişti. o günden beri sesine ve diline hayranım.
(bkz:crossing the bridge the sound of istanbul)



libido

azrailin regl donemi
insana yaşan enerjisini veren kaynaktır. kişiye göre değişkenlik gösterir. kısacası tutkularınızdır. günümüzde genellikle cinsel güç anlamında tabir ediliyor. ki cinsellik insanoğlunun en temel yaşam tutkusudur.

fakat diğer tutkular da olaya katılırsa insanın yoğunluk gösterdiği konu da aslen libido sayılabilir. bu genellikle latent yani yetişkinlik döneminde olduğu için genel bir yargı yoktur Sigmund reyize göre.

mesela ben müziğe her şeyden daha çok önem verdiğim için ve yaşam enerjim olduğundan benim libidom müzik denilebilir.

neyse.. çok sevişmeyin siz. zekanız körelir sonra felan. zaten ortalık karışık.

sözcüklere yabancılaşmak

high hopes
bu konuda ciddi anlamda sinirimi bozan bir durum var.
Türkçe olan bir kelime yerine, zamanla yabancı bir dilde olan kelime kullanılmaya başlanıyor. yetmiyor sonra o kelime yerine yine bir kelime daha ithal ediliyor.

örnek vermem gerekirse :

"dosyaları gözden geçirdim" demek zor geliyor, "kontrol" kelimesinin sonuna "etmek" getirilip "dosyaları kontrol ettim" diyor.

sonra plaza dili denen ve sinir harbi yaşatan abuk sabuk konuşma biçiminin de etkisiyle yetmiyor artık "dosyaları check ettim" diyor.

yazıktır, günahtır.

zengin sözlük tanıtım filmi

kozmos
hayatında bırak kamera önüne geçmeyi, eline text almamış şahsımın oynadığı tanıtım filmidir. bu yüzden de gelen eleştirilere 'haklılar abi' demekten başka seçeneğim kalmıyor. fakat tabii istenilse daha profesyonel bir ekiple çalışılabilirdi. mesela benim içinde olmadığım bir ekip. ancak gönüllülük esas olduğundan dolayı 'lan grammy'e oynamıyoruz ya' deyip daldık bir defa. yine de şahsım adına amatörlüğümün mazur görülmesini diliyorum. beğenenlere de gerçekten teşekkür ederim.

kahkaha gülleri

high hopes
internette ilk dün gördüm bu kitabı. dün akşam iş çıkışı ofisime çok yakın olan d&r mağazasına gittim. çünkü ilk bu haberi gördüğüm tweette bir başka ekran görüntüsünde, d&r'da tükendiği gözüküyordu. mağazaya gittiğimde kitabı sordum. kitabın satışının durdurulduğunu söylediler.
d&r'ın sitesinde ürün de kalkmış gözüküyor fakat önbellekten bakınca kitap satışına dair bilgileri görebiliyorsunuz.

ISBN: 9786053700159 bandrol kodu ile satışa sunulmuş. bu bandrolü kitaba verenler kitabı hiç okumadan bu bandrolü veriyor demek. oysa çocuk kitaplarında bilhassa gözden geçirmeden onay verilmemeli. ama ben kime diyorum ki ?

mustafa tuna

monster degree
Eski Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek'in yerine geçen isimdir.

"1957 yılında Sivas'ın Şarkışla ilçesinde doğdu. İstanbul Teknik Üniversitesi'nde öğrenim gördü. Amerika Birleşik Devletleri'nde bulunan Louisiana State Üniversitesi'nde de yüksek lisans eğitimi aldı. 1998 senesinde de doçent unvanı aldı. Bunun yanında İTÜ Mezunları Eğitim Vakfı Başkanlığı, Türk Müşavir Mühendisler ve Mimarlar Birliği Üyeliği, AGİTPA Türk Grubu Üyeliği ile Su Kirlenmesi Araştırmaları ve Kontrolü Türk Milli Komitesi Üyeliği de yaptı. 2002 yılında yapılan Türkiye genel seçimlerinde de Ankara milletvekili seçilerek Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne girdi. 2009-2014 yerel seçimlerinde de Sincan belediye başkanı oldu." Haberin devamı burada.

Ankaralıların akıbetlerini bekleyip göreceğiz.

kahkaha gülleri

monster degree
İlkokul 2. ve 3. sınıflara uygun olduğu iddiasıyla basılmış skandal hikaye kitabı.

Gelen tepkiler üzerine toplatılmış. Toplatılması iyi hoş da 'testere' filminin senaryo taslağından farksız, okumaya dayanamayacak yetişkinlerin bile olacağı bir kitap nasıl yazılabiliyor, yayınevleri böylesine bir hikayeyi nasıl 'çocuk kitabı' adı altında kitaplaştırmayı kabul ediyorlar? İnanılmaz!


zenginsozluk.com/foto

Ek: Kitabın toplatıldığı söyleniyor ancak internet üzerinden kitabın hâlâ satın alınabildiği yerler var!


zenginsozluk.com/foto

söz uçar yazı kalır

monster degree
hepimizin bildiği gibi sözlerin gelip geçici, yazının ise daimi olduğu anlamına gelmeyen söz.

bu sözle asıl anlatılmak istenen konuşmaların yayılmasının kolaylığı, fütursuzluğuymuş. Yani sözleri kulaktan kulağa uçurduğumuzda (dedikodu), yazılı bir metnin yayılabileceğinden daha fazla kişiye ulaşabiliyor.

Bu sözün ortaya çıktığı zamanlarda sosyal medya diye bir şeyin var olmadığını, yazı kaynaklarının kısıtlı olduğunu hesaba katarsak mantıksız da sayılmaz. Günümüzde sözle yazının yayılma hızının neredeyse eşit oluşunu devreye sokamayız.

saw legacy

monster degree
Türkiye'de bugün gösterime girmiş, saw film serisinin sekizinci filmi. İlk yedi filmi numaralandırarak sunduktan sonra sekizinciye 'Saw viii' dışında bir isim vermiş olmaları sevindirici.

Filmin konusu şöyle:
"Tüm şehirde vahşice seri cinayetler işleniyordu ve tüm kanıtlar tek bir kişiye işaret ediyordu: John Kramer. Ama bu nasıl olabilirdi? Jigsaw olarak bilinen John Kramer yıllar önce ölmüştü."

İlk yedi filminden en az izlediğini iki kez izlemiş biri olarak sabırsızlıkla beklediğim gün nihayet geldi. Yaşasın psikopatlık, yaşasın sadizm!


zenginsozluk.com/foto

tatlım

monster degree
Bir hitap sözcüğü.

Kesinlikle aşağılama ya da soğuk savaş daveti içerir.

Alt metni "Senin ağzına sıçmak istiyorum ama pozisyonumuz beni sana karşı nazik olmaya zorluyor, ben de sana senin ağzına sıçma isteğimi şifreli yoldan bu şekilde belli etmek zorunda kalıyorum."dur. Duymaya tahammülüm yok fakat birkaç kez kullanmışlığım olmuştu tam da bu alt metinle.

elazığ

kuru uzum habbesi
sekiz köşe kasketiyle, çedene kahvesiyle, keban barajı yla, leblebisi bademi üzümüyle, vatanı milleti için canını feda edecek kahraman yiğitleriyle meşhur olan 23 plaka kodlu doğunun en güzel şehri, memleketim, vatanım.

coğrafya

mickey the mouse
sayısal bölümü öğrencilerinin sözel grup içerisinde en sevdiği ders bence.
az buçuk hesaplamalar var içerisinde, ezberle- geç mantığında değil bir çok konusu.
benim de harikalar yarattığım ders aynı zamanda. *
arkadaşlarım canları sıkıldıkça "şu ülke nerede mickey?" diye sorup dünya coğrafyasını katleden cevaplarımla eğleniyorlar.

yer çekimi

siz hepiniz ben tek
Konu hakkında bir çok belgesel izlememe rağmen anlayamadığım çekim. Bence teori.
Tamam dünyanın çekirdeğinde bir manyetik alanın varlığı söz konusu ve bu manyetik alan dünya üzerinde bir perde görevi görerek güneşten gelen zararlı ışınları engelliyor. Bu gayet mantıklı ancak bir manyetik alanın bir şeyi çekmesi için metal olması gerekmiyor mu? Bu bahsedilen manyetik alan beni nasıl çekiyor?
Gökten gelen bir basınç beni aşağıya doğru itiyor olmaz mı?

su sıçratmamak için yavaşlayan sürücü

peho
adamlığın bir kelime olmaktan çıkmış; şehrimize ve caddelerimize buyur etmiş hâlidir. Böyle sürücüleri görünce yavaşça arabaya yaklaşıp kaputundan öpmek istiyorum, öylesine saygı duyuyorum bu tür sürücülere.

bunun bir de yoğun trafikte yol veren sürücü hâli var, onlar da dikiz aynalarından öpülesi insanlar.

galiba bugün araba öpesim var sürücüleri bahane ediyorum.