Çok çok sevdiğim dinlemekten keyif aldığım düşüncelere daldığım cihan mürtezaoğlu'na ait albümü ile yine aynı ismi taşıyan parça.
bir bok olmayacak kızdır.
evet.
eğer gerçekten değecek birini arıyorsanız kendini geliştirecek size bir şeyler katacak sizden bir şeyler kazanacak biri olsun.
o ne be öyle ben sana fazlayım sen bana fazlasın üzeriz falan. açık sözlülük bu değil.
evet.
eğer gerçekten değecek birini arıyorsanız kendini geliştirecek size bir şeyler katacak sizden bir şeyler kazanacak biri olsun.
o ne be öyle ben sana fazlayım sen bana fazlasın üzeriz falan. açık sözlülük bu değil.
şimdi olay şöyle bir olay
insanın insana verdiği değeri bir süre sonra "ha nasıl olsa bu bana toleranslı" diye düşünmek o insanı iter. öyle bir iter ki 32t bile şaşar kalır. bir de her şeyi öyle bir görüyor ki bu insan uf nasıl görmek. en ufak detaylara öyle bir takılıyor ki bu insan aman aman.
ben böyle durumlarda uzaklaşmak isterim. eğer gün gelir de imkanım olursa bir gün yapacağım bunu. yani bunu yapacağım için mutlu da olacağım. en çok buna seviniyorum. neden en sevdiklerime bunu yaparken sevineceğim sorusuna cevabım çünkü onlar bana bunları bunları yaptı ve sadece vefam olduğu için uzaklaşmadım. ama uzaklaşacağım. en yakınmış yok en değerliymiş yok farklıymış, aynıymış falan umrumda olmayacak. çünkü çok çektim altan en yakınlarımdan en çok çektim ufak, küçük şeyler birikti ve ben hissediyorum bir gün bu stres topluluğundan bir hastalık sahibi olacağım ve öleceğim.
insanın insana verdiği değeri bir süre sonra "ha nasıl olsa bu bana toleranslı" diye düşünmek o insanı iter. öyle bir iter ki 32t bile şaşar kalır. bir de her şeyi öyle bir görüyor ki bu insan uf nasıl görmek. en ufak detaylara öyle bir takılıyor ki bu insan aman aman.
ben böyle durumlarda uzaklaşmak isterim. eğer gün gelir de imkanım olursa bir gün yapacağım bunu. yani bunu yapacağım için mutlu da olacağım. en çok buna seviniyorum. neden en sevdiklerime bunu yaparken sevineceğim sorusuna cevabım çünkü onlar bana bunları bunları yaptı ve sadece vefam olduğu için uzaklaşmadım. ama uzaklaşacağım. en yakınmış yok en değerliymiş yok farklıymış, aynıymış falan umrumda olmayacak. çünkü çok çektim altan en yakınlarımdan en çok çektim ufak, küçük şeyler birikti ve ben hissediyorum bir gün bu stres topluluğundan bir hastalık sahibi olacağım ve öleceğim.
sekiz yıl sonraki kendime söylemek istiyorum.
-otuz yaşında insansın uğraştığın şeylere bak
-otuz yaşında insansın uğraştığın şeylere bak
yerim onu ben.
benzeyen biri tokatlı olsa bile hiç düşünmem.
ama birilerine benzeyecek kalitesiz insanlara ilgi duymuyorum tesadüf olsa bile.
o yüzden bizimkisi kara sevda.
benzeyen biri tokatlı olsa bile hiç düşünmem.
ama birilerine benzeyecek kalitesiz insanlara ilgi duymuyorum tesadüf olsa bile.
o yüzden bizimkisi kara sevda.
düzenli olarak hiçbir şey yapmam. ama isteyene spontane şu an atabilirim.
her şey sizin için.
her şey sizin için.
Farkında olmadan düşünceli bi insan oluyorum galiba. Engelleyemiyorum da bu olayı. Beni bu kurtarır sanırım. Başka türlü bu içimdeki canavar rahat etmeyecek. Geleceğimi merakla bekliyorum. Pek ısınamadığım rakımı elime alıp uzaklara dalmayı, meze profesörü olmayı, küçük yerde adres tarif etmeyi. Gerçekten merak ediyorum. Kaybolmayacak yalnızlığımı merak ediyorum. Çok fazla yaşayacağımı da sanmıyorum çocukluğumdan beri. Lisede arkadaşlarım kızardı bunu söylediğimde ama kızınca geçmedi. Her neyse ciddili üç günlük dünya. Gönül vermek lazım.
ulan rtük kıskanç görümce gibisin. neredeyse milletin yatağına gireceksin. gerçi girdin galiba.
"aracı olmayan milletvekillerini biliyorum. toplu taşıma araçlarıyla meclise gelen milletvekilleri var." ben buna takıldım. ee yani sayın vekil? sadece kavga edip gün sonunda oy çokluğu sırf rekabet ve dava(?) uğruna ile kabul etmeyeceğiniz önergeler için yani sadece kabul etmemek için hepiniz altında araba mı olsun? servis koyalım mesela. yakışmaz ama forsunuz bozulur. sizi alaylı yürüyen kravatlar sizi.
sürekli bir şeye müjdeli bir haber geliyorsa korkmak gerek. çünkü o haber gelinen nokta yerle bir olmuştur ki sürekli yerin dibinden çıkarmak için müjdeli haber gelsin. bakın mesela milletvekillerine ve bakanlara maaş yönünden müjdeli haber geliyor mu? hayır. çünkü onlar maalesef ki müjdenin taaa kendileri. üzüyor mu? üzmüyor artık. çünkü şaşırmıyorsun. yine aynı mantık. şaşıralacak yanı kalmadığı için insan şaşırmıyor.
çoğu zaman beyinden daha çok önde olan vücut parçası. duygusu oluyor mu? oluyor.
allahım nolur be.
çok istiyorum hayatımı birleştireceğim kişi ile bu denli ortak aktivitelerimizin olmasını.
veya bir kitap söylediğimde "aa ben onu okumuştum" demesini veya bir oyundan konu açıldığında "ya ben onu deli oynardım" demesini. aynı oyun konsolu hayalimizin olmasını. bağıra çağıra arabesk söylemek mesela veya ergenken ezberlediğimiz şarkıları utanmadan söylemeyi.
bir de didem madak çok sevsin. ben çok seviyorum çünkü. galiba o zaman gerçekten hayattan başka bir beklentim olmaz. ciddili olmaz. hani çok para falan olayını bu genç yaşımda çok erken aştım (teşekkürler baba) asla da çok para meraklısı biri olmayacağım. olsam da yine başkalarına harcayacağım. çünkü paylaştıkça çoğalır olayını hayatımda kanıtladım.
dipnot: sevgili evren asla büyük konuşmuyorum sadece bir temenni. o kuralın bu konuya işlemesin rica ediyorum.
çok istiyorum hayatımı birleştireceğim kişi ile bu denli ortak aktivitelerimizin olmasını.
veya bir kitap söylediğimde "aa ben onu okumuştum" demesini veya bir oyundan konu açıldığında "ya ben onu deli oynardım" demesini. aynı oyun konsolu hayalimizin olmasını. bağıra çağıra arabesk söylemek mesela veya ergenken ezberlediğimiz şarkıları utanmadan söylemeyi.
bir de didem madak çok sevsin. ben çok seviyorum çünkü. galiba o zaman gerçekten hayattan başka bir beklentim olmaz. ciddili olmaz. hani çok para falan olayını bu genç yaşımda çok erken aştım (teşekkürler baba) asla da çok para meraklısı biri olmayacağım. olsam da yine başkalarına harcayacağım. çünkü paylaştıkça çoğalır olayını hayatımda kanıtladım.
dipnot: sevgili evren asla büyük konuşmuyorum sadece bir temenni. o kuralın bu konuya işlemesin rica ediyorum.
edin kız herkesi ifşa edin hak ediyor bu şerefsizler.
geçenlerde trafikte yanımda duran gavat trene bakar gibi bakıyordu. he o yetmedi yanındaki sığırımsıya da gözleriyle işaret yaptı. siyah gözlük vardı bende görmüyolar benim onları gördüğümü. ilk önce ağzımı okuyacakları şekilde güzel bir sövdüm. sonra r ye takıp geri geldim biraz. belki caydırıcı değildi ama kırmızı ışıkta bastı gittiler.
ya bunların çoluk çocuğu var ben onlara üzülüyorum.
geçenlerde trafikte yanımda duran gavat trene bakar gibi bakıyordu. he o yetmedi yanındaki sığırımsıya da gözleriyle işaret yaptı. siyah gözlük vardı bende görmüyolar benim onları gördüğümü. ilk önce ağzımı okuyacakları şekilde güzel bir sövdüm. sonra r ye takıp geri geldim biraz. belki caydırıcı değildi ama kırmızı ışıkta bastı gittiler.
ya bunların çoluk çocuğu var ben onlara üzülüyorum.
3 kişilik sözlükte bu tarz polemikler beni heyecanlandırıyor. Yönetimin bir oyunu mu bu? Daha çok kaos!
ilk dersime okula açıldıktan iki hafta sonra gittim. ders seçimimi bir ay sonra yaptım. ilk ders günümde kimse ile arkadaş olmadım hatta konuşmadım sadece uzaktan gözlemledim. ikinci ders günümde ister istemez yer olmadığı için iki kişinin yanındaki boş yere oturduğum için tanıştım. üçüncü senem bitti. sadece ilk tanıştıklarımdan bir tanesi ile bir şeyler paylaşıyorum. sınıfta bulunan diğerleri benim hakkımda ne düşünürler bilmem ama ben sadece onların ismini bilmekle yetiniyorum. bu durumdan pişman değilim çünkü üç senedir gözlemliyorum ve kimse göründüğü gibi değil. bol miktarda çeşit çeşit karakter dolu. inanamayacağız kadar değişik insan mevcut üniversitede. kimisine ilk görüşte teşhisi koyarsınız kimisini de uzun zaman sonra şaşırarak izlersiniz.
uzun lafın kısası kimse ile gereksiz samimiyet kurup her şeyinizi paylaşmayın. daha sonra paylaştıklarınız başkası tarafından önünüze ballı kaymaklı servis edilebilir.
hocalarla ise güzel bir samimiyet kurun. ''ulan bu bana neler çektirir ömrümü alır'' diye karşılaşmaktan bile korktuğum hocam şu an en sevdiğim hocam. ilk sene ''iyi ya bu hoca hep geçerim bundan'' dediğim sağ gösterip sol vuran bir hocamla ise umarım bu sene polislik olmam.
sevgili muhabbetlerinin çoğunda erkekler ''ya konka şurada şu kızı düşürdüm bıktırdı aq'' kızlar ise ''şu slak beni kesiyo hep tipsiz'' olarak konuşuyorlar kendi aralarında lütfen dikkat. hatta bir ara düşman götüne bir kızdan ''ya olmadı parasını yerim nolcak ki'' diye bir şey duymuştum aman allahım hala şokundayım. çok bir yokluğunuz yok ise ilk dönem değil ilk sene sevgili edinmeyin. okul elbet biter. bir sevgili uğruna alttan bıraktığınız dersler gün gelir yüzünüze şşllaak diye çarpar. bu gözler böylelerini çok gördü.
uzun lafın kısası kimse ile gereksiz samimiyet kurup her şeyinizi paylaşmayın. daha sonra paylaştıklarınız başkası tarafından önünüze ballı kaymaklı servis edilebilir.
hocalarla ise güzel bir samimiyet kurun. ''ulan bu bana neler çektirir ömrümü alır'' diye karşılaşmaktan bile korktuğum hocam şu an en sevdiğim hocam. ilk sene ''iyi ya bu hoca hep geçerim bundan'' dediğim sağ gösterip sol vuran bir hocamla ise umarım bu sene polislik olmam.
sevgili muhabbetlerinin çoğunda erkekler ''ya konka şurada şu kızı düşürdüm bıktırdı aq'' kızlar ise ''şu slak beni kesiyo hep tipsiz'' olarak konuşuyorlar kendi aralarında lütfen dikkat. hatta bir ara düşman götüne bir kızdan ''ya olmadı parasını yerim nolcak ki'' diye bir şey duymuştum aman allahım hala şokundayım. çok bir yokluğunuz yok ise ilk dönem değil ilk sene sevgili edinmeyin. okul elbet biter. bir sevgili uğruna alttan bıraktığınız dersler gün gelir yüzünüze şşllaak diye çarpar. bu gözler böylelerini çok gördü.
Beklediğimden çok
İstediğimden az.
İstediğimden az.
iliklerime kadar zirvede bir yengecim şu sıralar. İyisiyle, kötüsüyle her haliyle. Belki aşık olacağım belki birilerini uzaklaştıracağım bilmiyorum ama her duygum doruklarda.
Bazen günde onlarca kez sorarım aslında bunu kendime. Biri beni kırdığı zaman “sorun yok, hiç problem yok, her şey çok yolunda” diyorum. Ama Öyle değil. Neden yüzlerine çarpamıyorum çünkü hakkım yok. En azından ben öyle düşünüyorum pişman da değilim. Peki değer mi? Ben bu kadar takıyorum değer veriyorum günün sonunda beni kırıyorlarsa gerçekten değer mi? Ertesi gün hiçbir şey gibi olmaması gerçekten hak mı?
Gerçekten ya çok merak ediyorum
Değer mi?
Gerçekten ya çok merak ediyorum
Değer mi?
Böyle sevdiğim biri ile bir balkona akşam oturmuşuz ilk önce çay daha sonra ömürlük kahve eşliğinde sabaha kadar birbirimizden konuşuyoruz. O ruh halini hissediyorum. O serinlik, o ferahlık doluyor içime. Doluyor ama hissedemiyorum.
''bu haldeyken telefonda bile beni böyle güldürüyorsun ya'' deyip susmuştu.
o söylemedi ama ben anladım.
anladım ve gözlerim doldu.
malum haziran ve malum yengeç.
o söylemedi ama ben anladım.
anladım ve gözlerim doldu.
malum haziran ve malum yengeç.
Şu aralar durgunluğu beni çok kıran sözlük.
pudingden farkını bir türlü anlayamadığım tatlı.
çevremdeki insanların çoğu hatta neredeyse tamamı,
-yapmam dedikleri her şeyi yapıyorlar.
-kınadıkları her şeyi yapıyorlar
-bilmeden değil resmen bilerek üzüyorlar
şunların aksini iddia edenlerin ağzına kürekle vurmak istiyorum. yapıyorsun kardeşim. al şapkanı eline bir düşün. "ulan gerçekten doğru mu acaba?" diye. çok mu zor cahil? çok mu zor entel bok? çok mu zor? düşünün be. birazcık sadece birazcık kendiniz ile konuşun. delirin ulan azıcık. birinin söylemesini beklemeden düşünün. şu çevremdeki neden en düşünceli insan benim ya kafayı yiyeceğim.
-yapmam dedikleri her şeyi yapıyorlar.
-kınadıkları her şeyi yapıyorlar
-bilmeden değil resmen bilerek üzüyorlar
şunların aksini iddia edenlerin ağzına kürekle vurmak istiyorum. yapıyorsun kardeşim. al şapkanı eline bir düşün. "ulan gerçekten doğru mu acaba?" diye. çok mu zor cahil? çok mu zor entel bok? çok mu zor? düşünün be. birazcık sadece birazcık kendiniz ile konuşun. delirin ulan azıcık. birinin söylemesini beklemeden düşünün. şu çevremdeki neden en düşünceli insan benim ya kafayı yiyeceğim.