ankara

parody
ankara gri şehirdir derler, evet gridir. fakat bir o kadar da sıcak karşılar insanı. hengamesi yorar bazen, ama sıkmaz. kahve, sigara ve ankara.
atlantis
seni yazmasam olmaz !

gri'nin de bir renk olduğunu üstüne basa basa söyleyen, ısrar eden ülkemizin başkenti olan şehir. sorunları var mı? var. yaşanır mı? evet.

bir dönem küs kalınma ihtimali olsa da barışıldığında size, sizden 20 kat daha fazla yaklaşan şehir.

edit : imla.
diko
başkentten ziyade koca bir kasabayı andıran kent. bu durumun tek musebbibi şu an ki belediye başkanı olacak şahıs. mamak ilçesinin birçok semtinde alevi vatandaşlar yoğun olarak yaşadığından buralara hizmet vermiyor. mahallelerde otobüs sayısı az. yollar köstebek yuvası gibi. mahalle muhtarina ne olacak bu yollar muhtar hanim diye sordugumda belediyeye defalarca basvurdugunu ama bir türlü olumlu yanit alamadığını söyledi. lafa söze gelince allahtan dinden imandan kul hakkından bahseden tipler bunlar. ne diyelim. allah sizin belanizi versin diyelim. allah'a havale edelim.
bouii
Bazı şeyler vardır iyi ya da kötü değildir ki benim gibi renkleri sadece siyah ve beyazdan ibaret bir insan için bile gri renkli şehirdir. İçinde hiçbir kötü anım, yaşanmışlığım olmadığı için siyah diyemiyorum, beyaz olmak içinse fazla puslu geliyor. En güzel tanımı arada kalmış sanırım. Ne çok güzel ne de çirkin, varlığını oraya gidene kadar özlemiyorsunuz ama gidince de özlemişim ben diye sevdiğinizi hissediyorsunuz. Son olarak İnsan Melih başganın fişkiye ve dinozorları için ayrıca bir teşekkürü de bırakmadan edemiyor.
monster degree
Popomda kalıcı izler bırakmış şehir.

Üniversite için gidip altı sene orada yaşamak zorunda kaldım. Altı senenin sonunda İzmir'e dönerken topuklarım sanırım biraz fazla vurdu.
uykusuz
ışıl ışıl caddeleri, huzur dolu karanfil sokağı ve daha sayamadığım birçok şey. ciddiyetin simgesi.

'yaktığım bu sigara senin için ankara'
kaptonur
Gördüğüme bu kadar sevineceğimi tahmin bile etmediğim şehir. Ne güzel şehirmişsin la sen için hasret, sevinç, mutluluk doluymuş ama mütevazilikten belli etmemişsin.
poor
tanım: türkiye'nin başkenti.

baktım sol frame'de mutluluk ile altlı üstlü. ankara'nın ruhuna yakıştıramadım. onu hemen ayırdım.
azrailin regl donemi
güzel şehirdir. kim ne derse desin. kış bu şehirde bir başka güzeldir. çocukluğunuz ve gençliğiniz bu şehirde geçtiyse nasıl kötü diyebilirsiniz ki.

öncelikle İstanbul dan güzeldir arkadaş. evet!! İstanbul planlı değildir. bu yüzden eski köy sokakları zamanla şehir büyüdüğünden şehrin önemli hatları haline geldiği halde çevresindeki evlerden dolayı genişletilememiştir. sonra vay efendim trafik var. İstanbul da trafik yok, yollar hem dar hem de plansız. söz konusu trafik bu yüzdendir.

evet ankara da planlı bir şekilde bildiğin icat edilmiştir. başkent oluşuyla birlikte "burası büyük şehir olacak" denilerek tıpkı bir kareli defter gibi planlı oluşturulmuştur. trafik denen lanet şey bu şehirde asla olmaz. kafanız her daim rahattır. her zevke uygun semtler diğer şehirler gibi parça parça değil getto halindedir.

diko
ankara yağmura teslim. düşmana teslim olmadi be bu şehir 2 damla yağmura mi teslim olacak. sanırım olacak.
burada boğaziçi diye bir mahalle var. denizi olmayan yerde boğaziçi mahallesi olur demeyin olur. madem mahallenin adi boğaziçi dur ben adina uydurayim demiş olmali ki mikail millet botla geziyor. sel aldı götürdü.
turuncu gemi
en güzel yıllar, en güzel yaşlar tabii ki güzel bir aşkla dolu yaşanmış yıllardır. insana en güzel gelen kentler de, güzel bir aşkı sığdırdıkları kentlerdir. bu kentleri siz hür iradenizle seçmezsiniz. aşkta ayrılık vakti gelene kadar o kentin kıymetini bile bilmezsiniz. benim gibi duygu yüklü korkak bir insansanız o kent'ten arkanıza bakmadan kaçarsınız da ayrılık sonrasında. daha sonrasında aşkı ayrı, kenti ayrı özlersiniz. mutluluğu özlemezsiniz. ilk ayrılık günlerinde zaten tekrar barışıp mutlu olacağınızdan eminsinizdir. oysa gelir geçer kavgalarla, ayrılık ap ayrı bilimsel kavramlardır aşkta. bunu içten içe bilseniz de artık ayrılık protonu vurduğunuzda kellenize kabul etmek istmezsiniz. mutluluğu neden özleyesiniz ki, zaten yarın öbür gün barışacaksınızdır.
artık kabulleniş evresinde de, hala kenti ve aşkı özlüyorsunuzdur ama mutluluğu özlemiyorsunuzudur. aklınıza gelmiyordur ki mutluluk, aklınıza gelmeyen şeyi nasıl özleyeceksiniz?

aşkı, ve kent deyince aklıma ilk gelen yer olan ankara'yı çok özlüyorum. şükür ki artık mutluluğu da özleyecek bir evreye ulaşmış bulunuyorum. çok az kişi bilir, gazi paşa aynı zamanda çok iyi bir kent plancısıydı. cumhuriyet dönemi muhteşem ankara'sını kendisi planlamıştır. ortasına, yeni mahalle'den etimesgut'a uçssuz bucaksız bir orman miras bırakmıştır. o orman ki, ağaçlarını gazi paşa elleriyle kovayla kendisi sulamıştır. sonra o ağaçlar kesilip yerine tanesi 1000 avro'ya ağaçlar ithal edildi almanya'dan. bu marşta geçtiği gibi bize kötü günde doğru yolu gösterecek bir paşamız da yoktu. neyse, özlemden saçmalamıyım daha fazla. ruhi babanın da, kemal paşanın da ruhları şad olup gülsün.
rene
Otobüs firmalarının hiç birisinin son 10 senedir şehir içi servis hizmeti olmayan şehir. Şaka gibi yahu. Nüfusta Türkiye'nin en kalabalık ikinci ili istanbul'dan sonra ama şehir içi servis hizmeti yok. Şakamısınız nesiniz anlamıyorum ki. Benim yaşadığım kuş kadar şehirde var bu servis işi neredeyse her yere tek vesayitle gidebilecekken, izmir'de de var. Ankara beyimizin havası kime acaba.
azrailin regl donemi
bu sene yazın tam anlamıyla asla gelmeyeceği şehir. çünkü kış kış gibi olmadı ki yaz gelsin.

2012-2013 kışında da kar yağmamıştı. yağmaya çalışmış ama yağmur izin vermemişti. hatta çok iyi hatırlıyorum 24 saat boyunca yağmur yağmıştı bir gün. bunun sonucunda 2013 yazı da genellikle yağmurlu veya bulutlarla kaplı geçmişti.

geçtiğimiz kış da adam akıllı kar veya soğuk olmadı. ankara denince o kış en az eksi 10 derece beklenir, yazın da nisanda gelir. haziranda uyumak mümkün olmaz. ama bu kış eksi 5i ancak gördük. haliyle yaz da gelmiyor bir türlü. 2 aydır da sürekli yağmur yağıyor birkaç günlük istisnalar dışında. yaz boyu da devam eder arkadaşlar yazı beklemeyin boşuna.

ayrıca zengin sözlükte çok ankaralı var gibi. vay anasını lan sözlük!
turuncu gemi
cumhuriyet mimarisine, düzenine hatta çirkinliğine bile hasret kaldığım kent. geçirdiğim muhteşem mutlu yılların kıymetini bilmediğimin sızısı ve muhasebesi hala tüm iliklerimde olan kent.

bu sabah iş yerimde fox tv açıktı. haberlerde çok değerli gazeteci çiğdem toker hanım konuktu. bu değerli hanımefendinin aynı zamanda bir müzisyen olduğunu ilk defa öğrendim. çalan şarkısı da, kuğulu parkta bir vedayı anlatan hüzünlü ezgilerdi. içtiğim çay göz yaşlarımla taştı. dinlenme odasına bir arkadaşım girsin de utanayım ve ağlayasım geçsin diye neredeyse dua ettim. çıkamadım mutfaktan şarkı bitene kadar. kuğulu park çivi oldu mıhladı beni oraya.
0 /