mustafa kemal atatürk

turuncu gemi
son zamanlarda kemalist olduğunu iddia edip aynı zamanda turancılığa övgüler düzen çokça cahil türedi. oysa teşbihte hata olmaz, gazi paşanın genç cumhuriyeti kurarken ömrü bu ittihatçı tayfanın pisliklerini temizlemekle çürüdü.

gazi paşa daha 1913 yılında bulgaristan'da ateşeyken istanbul'a bir mektup yazarak balkan harbinin vatanı ne büyük felaketlere sürüklediğine işaret eder. ve içi boş hayallerle, almanya'nın kuyruğunda bir savaşa girilmemesini vurgular.
cumhuriyetin kuruluşundan sonra da bu ittihatçı, turancı tayfanın burnunu bile memlekete sokturmaz.
hak yeme hell yeah
Bu ülkede istisnasız herkesin bir raf ömrü vardır. Ama kendisinin asla yoktur. Her unutulmaya yüz tuttuğunda, fikirleri insanların suratlarına çarpmaya devam edecektir. Çünkü o yaşadığı zamanın değil, yüzyılların ötesinde bir dehadır.

Tanım: Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu, Türk'ün son başbuğu.
turuncu gemi
ben bir kemalist değil sosyalistim. büyük ihtimalle gazi paşayla aynı dönemde yaşasak kendisine siyasi açıdan muhalefet ederdim. lakin her koşulda ne kadar büyük vatansever bir lider olduğunun hakkını teslim ederdim.
gazi paşa genç türkiye cumhuriyetini burjuva bir ekonomik kalkınmayla inşa çabasındaydı. bu çaba bugünden bakılınca gerçekten tutarlı, ayakları yere basan ve disiplinli bir çabadır.

ekonomide burjuva bir kalkınma modeli benimsiyorsan her şeyden önce bir milli burjuvan olması gerekir. bunun da yolu günümüz uyanık sağcılarının yaptığı gibi büyük inşaat hamleleri değildir. her modeldeki sağlam bir ekonomik kalkınmanın başat rolü ihracat kaleminde olmalıdır. o dönem devlet eliyle kurulan fabrikalarla ürünler maliyetinin biraz üzerine özel sektöre satılmış, özel sektör de bu ürünleri dış piyasaya pazarlamıştır. bunun dönüşü vergi ve döviz yoluyla yine ülkemize olmuştur.

büyük ve ciddi sanayi hamleleri geliştirilirken zirai kalkınma atlanmamıştır. gazi paşa, müreffeh bir ülkenin temelinde ülke nufusunun önemli bir bölümünün köylerde yaşaması gerektiğinin farkındaydı. insanların köyde tarımıyla mutlu yaşamasının en önemli yolu, tarımı günün koşullarının getirdiği teknoloji ve bilimle yapmalarıdır. köy enstitüleri'nin kurulma amaçlarından biri de budur. köy enstitüleri vasıtasıyla eğitim ülkemizin en uzak köylerine kadar ulaştırılmıştır.
kalemberberi
1902'de harp okulu'nu, 1905'te kurmay yüzbaşı olarak harp akademisi'ni bitirdi. 1907'de ittihat ve terakki cemiyeti'ne üye oldu. 1909'da 31 mart ayaklanması'nı bastırmak üzere istanbul'a yürüyen hareket ordusu'na katıldı. 1911'de italyanlar'la savaşmak üzere gönüllü olarak trablusgarp'a gitti. aynı yıl binbaşılığa yükseltildi. 1913'te sofya ataşemiliterliğine atandı. 1914'te yarbaylığa yükseldi. 1915'te Arıburnu muharebeleri dolayısıyla altın liyakat madalyası verildi. aynı yıl albaylığa yükseldi. 1916'da çanakkale savaşı'ndaki üstün başarılarından dolayı ikinci kez altın liyakat madalyası aldı. mirlivalığa yükseldi. 30 ekim 1918'de yıldırım orduları grubu komutanlığına getirildi. 19 mayıs 1919'da karargahıyla birlikte samsun'a çıktı. 22 haziran'da amasya genelgesi'ni yayımladı. 9 temmuz'da bir genelgeyle; orduya, valilere ve halka askerlik görevinden istifa ettiğini ilan etti. 1920'de meclis'i toplamak amacıyla bütün illerde seçim yapılmasını istedi. 23 nisan 1920'de açılan tbmm'de başkanlığa seçildi. 10 mayıs 1921'de müdafaa-i hukuk grubu'nu kurdu. 5 ağustos'ta 3 ay süreyle başkomutan olarak görev aldı. 19 eylül'de tbmm tarafından gazi unvanı ve müşir rütbesi verildi. 29 ocak 1923'te uşakizadeler'den latife hanım'la evlendi. 29 ekim 1923'te cumhuriyet ilan edildi. ilk cumhurbaşkanı da kendisi seçildi. 5 ağustos 1925'te boşandı. 14 haziran 1926'da kendisine suikast yapılacağı öğrenildi. 1927'de askerlikten emekli oldu. 1934'te çıkarılan soyadı kanununundan sonra gazi mustafa kemal'e atatürk soyadı verildi. 22 ocak 1938'de ilk siroz teşhisi kondu. 10 kasım 1938'de öldü.
dr vitus werdegast
okudukça, tecrübe ettikçe, yaşadıkça değeri daha çok anlaşılıyor.

birkaç yıl önce okuduğum birkaç kitabın gazına gelip babasına isyan eden ergen gibi reddetmiştim. fakat yaşadığım ülkeyi tanıdıkça ne kadar kıymetli olduğunu ve ne kadar doğru işler yaptığını anlıyorum. hatırasına karşı bir özür borcum var.

hunyadi
Adını ülkenin anayasasından, tarihinden, okullarından, devlet dairelerinden sildirmekle başları göğe erecek bir topluluk var. Hadi yapıldı diyelim, ne olacak? Neticesinde elinize ne geçecek? Abd veya çin ile ekonomik, teknolojik, askeri anlamda yarışır hale mi geleceğiz? Bu adamın resminin asılı durması, isminin her yerde yazılı olması sizi ne konuda engelliyor veya rahatsız ediyor? Ölmüş gitmiş adamdan ne istiyorsunuz mesela?

Bu kendince atatürk'ten rahatsız olan topluluğun savundukları düşünceler, yaptıkları eylemler, büründükleri tipler üçgeninde o kadar çelişkili yanlar var ki kendilerine hiçbir konuda hak veremiyorum ve ayrıyetten bana samimi gelmiyorlar. Kendi aralarında bile kendi kendilerine samimi olmadıklarının farkındalar da, yediremiyorlar bence.

Yoksa savundukları görüşteki adamların bundan 100 yıl önce ülkeyi gavur mandasına verecek olmalarını hiç kimse açıklayamaz ama kendileri argüman üretme peşinde değil, bilgisizce saldırma peşindeler. O yüzden çok da umursanacak tipler değil.

Tanım: tek mirası türklük olan türkiye cumhuriyeti'nin kurucusu.
iyiler iyidir
Mustafa, vizyon.
kemal, deha.
atatürk, geniş ufuk!

yok abi yok, böyle bir lider daha yok!

atatürk'ü övmeyi bırakıp acilen kemalizm'i ülke yönetimine getirmemiz lazım!
iyiler iyidir
Cepheden cepheye koşarken iki dil öğrendi, 4 bin kitap okudu. Geometri kitabı yazdı; üçgen, açı, dikdörtgen gibi 48 tane geometri teriminin isim babasıdır. Türk tarihinde ilk resim sergisini açtı. Dünyada başöğretmen sıfatlı tek liderdir. Minber adında 52 sayfalık bir gazete çıkardı. Cebinden 50 bin lira harcayıp e. hamdi yazır'a kur'an-ı kerim'in türkçe mealini yazdırdı.

dilbilimci, antropolog, tarihci, sosyolog, yazar, asker, devlet adamı, BAŞKOMUTAN MUSTAFA KEMAL ATATÜRK...

Ne senden ne de senin eserlerinden vazgeçeriz!


zenginsozluk.com/foto

hunyadi
''orduya ilk katıldığım günlerde, bir arap binbaşısının 'kavm-i necip evladına sen nasıl kötü muamele yaparsın' diye tokatladığı bir anadolu çocuğunun iki damla gözyaşında türklük şuuruna erdim. onda gördüm ve kuvvetle duydum. ondan sonra türklük benim derin kaynağım, en derin övünç membaım oldu. benim hayatta yegane fahrim, servetim, türklük'ten başka bir şey değildir"

ruhu şad olsun. bıraktığı değerlere sahip çıkmakta bir adım geri kalmayacağız.
son imparator
"Ben manevî miras olarak hiçbir nas-ı katı, hiçbir dogma, hiçbir donmuş, kalıplaşmış kural bırakmıyorum. Benim manevî mirasım ilim ve akıldır. Benden sonra beni benimsemek isteyenler, bu temel mihver üzerinde akıl ve ilmin rehberliğini kabul ederlerse manevî mirasçılarım olurlar."
ölümsüzsün.
kaptonur
Bir ülke düşünün Mustafa Kemal Atatürk gibi insanların hayran olduğu bir değere sahip ve yine aynı ülkeyi düşünün değerini yok etmeye çalıştıkça batan. Mustafa Kemal Atatürk bir düşünce tarzıdır artık. Onun gibi düşünmeyenin battığı bir düşünce...
keskin nisanci
aramızdan ayrılışın 79. yılında ulu önder gazi mustafa kemal atatürk'ü saygı, minnet ve şükranla anıyoruz, ruhu şad, mekanı cennet olsun.

türk milleti var oldukça, ulu önder'in fikirleri bize rehber olacaktır.
olacak o kadar
Atamızın boyu 1.74, kilosu ise 75 civarıydı. 42 numara ayakkabı giyiyordu. Ayakkabıları genelde siyah rugan dı. Atatürk'ün de TC kimlik numası: 10000000146. Aslında bu, birinci sıradaki TC kimlik numarası. Sondaki 46, güvenlik amacıyla, sistem tarafından otomatik konulmuş. Atatürk'ün en sevdiği yemek, etsiz kuru fasulye ile pilavdı. Kahveyi de çok seviyordu. Günde 10-15 fincan Türk kahvesi içiyordu. Atatürk'ün tüm gömlekleri beyazdı. Takım elbiselerinin modelini kendisi çiziyordu. Lacivert rengi sevmezdi. Bu nedenle gardırobunda laciverte yer yoktu. Atatürk'ün “Foks” adında bir köpeği vardı. Atamız Foks'u Yalova kaplıcalarına gittiği bir gün, seyyar bir fotoğrafçıdan 50 liraya satın almış. Foks öldükten sonra doldurulup mumyalanmış. Halen de "Atatürk ve Kurtuluş Savaşı Müzesi"nde sergileniyor. Atatürk spor yapmayı çok severdi. Düzenli ata binerdi, yüzerdi ve bilardo oynardı. Mustafa Kemal, çok kitap okuyan biriydi. Yüzlerce kitabı vardı. Ancak en sevdiği kitap, Reşat Nuri Güntekin'in Çalıkuşu adlı romanıydı. Öyle ki, kitabı sürekli yanında taşırdı ve zaman zaman rastgele bir sayfa açıp okurdu. Atamız 44 sayfalık bir geometri kitabı yazdı. Bugün kullandığımız üçgen, dörtgen, çap, artı, eksi, bölü, oran gibi Türkçe kelimeleri Atatürk buldu. Atatürk'ün bu kitap dışında 13 kitabı daha var. Mustafa Kemal; Medeni Bilgiler, Karlsbad Hatıraları, Bölüğün Muharebe Eğitimi gibi hem askeri hem de toplumsal konularda kitaplar yazdı. Atatürk isminde bir çiçek vardı. Rivayete göre, Atamız çok seviyor diye bu ismi koymuşlar. Bir başka iddiaya göre ise Meksika kökenli çiçeği Türkiye'de yetiştiren bitkibilimciler çiçeğe Atatürk ismini verdi. Mustafa Kemal Atatürk, son söz olarak, “Aleykümselam” dedi. Anlatılanlara göre, Atatürk, doktoruna dikkatle baktı ve “Aleykümselam” dedi. Ardından girdiği komada 30 saat kaldı. 10 Kasım günü ise maalesef hayatını kaybetti. ..
cümlenin sonuna gelen üç nokta...
1 /