confessions

kafatascihumanist

1. nesil Yazar - Seviyor ve seviliyor

  1. toplam entry 71
  2. takipçi 1
  3. puan 3648

11 aralık 2017 şampiyonlar ligi son 16 kura çekimi

keskin nisanci
şampiyonlar ligi'nde grup aşamasının ardından son 16'ya kalan takımlar belli olmuştu. bugün de son 16'daki eşleşmeler belli oldu. temsilcimiz beşiktaş son 16'da alman futbol devi bayern münih ile eşleşti. gönlümüz basel, olmadı sevilla, hiç olmadı shakhtar donetsk'in eşleşmede gelmesini istiyordu ama bayern münih geldi. yapacak bir şey yok, buralarda kolay takım yok. başarı isteniyorsa bu takımlar elenmeli zaten. eşleşme hayırlı olsun, gönlümüz beşiktaş'tan yana.

son 16 diğer eşleşmeleri şöyle:

juventus - tottenham hotspur
basel - manchester city
sevilla - manchester united
real madrid - paris saint germain
shakhtar donetsk - roma
chelsea - barcelona

regl sancısı

monster degree
Regl dönemlerinde rahim kaslarının vücuttan atılacak kanın miktarını kontrol altında tutmak için, 'prostoglandin' adı verilen kimyasalların yardımıyla kasılıp gevşemelerinin ağrı olarak hissedilmesidir.

Rahim kasları kasıldığında rahme giden kan, dolayısıyla oksijen, azaldığı için ağrı hissedilir.

zengin sözlük manifestosu

zenginsözlük
1. Zengin sözlük 18 yaşını doldurmuş bütün internet kullanıcılarının katılımına açık, kişilerin deneyim, bilgi, düşünce ve duygularını belli başlıklar altında ifade ettikleri bir internet topluluğudur.
2. Zengin sözlük, belirlenen esaslar doğrultusunda topluluk üyelerinin demokratik katılımı prensibiyle yönetilir. Bu metinde yer almayan hiçbir kural zengin sözlük moderasyonu için esas oluşturamaz, hiçbir moderasyon üyesi yetkilerini keyfi kullanamaz ve bu metinde belirtilmeyen hiçbir hata için üyelere yaptırım uygulanamaz.
3. Zengin sözlük içerisinde yayınlanan içeriklere "entry" adı verilir. Entryler başlıklar altında organize olmuş, altında bulunduğu başlığı açıklayan, örnekleyen, tek başlarına anlam ifade etmesi zorunluluğu olan, aynı başlıktaki kendi entrysi dışındaki başka entrylere fiziksel referans içermeyen bağımsız gönderilerdir.

entry ve başlıklar aşağıda belirtilen hususlara uygun olmalıdır;

* başlığın ilk entrysi başlığı tanımlayacak nitelikte olup, genel anlam taşımalıdır.
* entry içeriği başlıkla uyumlu olup, tanım, tanım devamı, örneklendirme formatında devam etmelidir.
* entry soru olarak açlmış başlığa cevap niteliği taşımamalıdır.
* entry kendinden önceki entrylere cevap niteliği taşımamalıdır.
* entry bir başka yazarı refere etmeyecek nitelikte olmalıdır.
* entry daha önce yazılmış olmamalıdır.
* entry bir başka kaynaktan kopyalandığı takdirde alıntı olduğu belirtilmelidir.
* entry tck uyarınca suç kapsamına girecek nitelikte olmamalıdır.
* entry bir kurum ya da şahısa hakaret içermemelidir.
* entry bkz seçeneği kullanılarak diyalog niteliği taşımamalıdır.

* başlık kişisel durum içerecek nitelikte olmayıp, genel anlam taşıyacak şekilde açılmalıdır.
* herhangi bir kuruma ya da şahsa hakaret içerecek nitelik taşımamalıdır.
* tck uyarınca suç unsuru taşıyacak nitelikte olmamalıdır.
* başlık duyuru niteliği taşımamalı, duyurular için belirlenmiş alan kullanılmalıdır.
* başlık herhangi bir yazarı, başlığı, kurum ve şahısı hedef içermeyecek nitelikte olmalıdır.
* başlık kendi başına genel anlam ifade edip, entry ile tamamlanacak nitelik taşımamalıdır.


4. Zengin sözlük üyeliği 18 yaşını doldurmuş tüm internet kullanıcılarına açıktır. üyelik kişiye özeldir ve başkasına devredilemez. Zengin sözlük üyelerinden bu metinle belirlenmiş topluluğun kurallarına ve diğer topluluk üyelerine saygılı olması, topluluğun düzeni için gereken özeni göstermesi beklenir. her yeni üye "çaylak" seviyesinde bazı site özellikleri kısıtlı olarak sözlüğü kullanmaya başlar. yazarlığı onaylandığı an bu kısıtlamalar kaldırılır; entry girmek, başlık açmak, mesajlaşmak vb. yetkileri elde eder.
5. her gerçek kişinin yalnızca tek bir üyeliği olması beklenir. birden fazla üyeliği olan kullanıcıların tüm üyelikleri sonlandırılabilir.
6. zengin sözlük format ve kurallarına uygunluk taşımayan entryler silinir. entrysi silinen yazar, silinen her bir entry için ancak bir defaya mahsus olmak üzere canlandırma talebinde bulunabilir. canlandırma talebi için söz konusu entrynin yazarca formata uygun olacak şekilde düzenlenmesi gerekmektedir. canlandırma talebinden sonra moderasyon tarafından incelenen entry hala formata aykırılık taşıdığı takdirde geri dönüşü olmayacak şekilde silinecektir.
7. Entrylerin yazarları tarafından düzenlenmesinin istisnaları mevcuttur. Atatürk'e hakaret halinde yazarın hesabı başka hiçbir sebep gösterilmeksizin süresiz olarak kaptatılacaktır. Bunun dışında kalan istisnalarda yazara hiçbir uyarı yapılmaksızın ilgili entry silinir ve yazarın ilk hatası ise yazar bir hafta süreyle çaylak yapılır. Daha önce çaylak olmuş yazar yine bu istisna hallerinden birinde hataya düşerse hesabı süresiz olarak kapatılır. İstisna haller ise şunlardır:
- Cinsel taciz ve cinsel saldırı,
- Kişilik haklarına saldırı,
- Tehdit,
- Bir kişiye, kuruma, topluluğa, ırka, devlete, bayrağa veya dine hakaret,
- Terör örgütü propagandası (PKK, DHKP-C, IŞİD, FETÖ, EL KAİDE gibi),
- Özel mesaj ifşası (bunun tek istisnası, haksız ithama uğramaktır. Ancak bunun için haksız ithama uğrayan yazarın moderasyon ile iletişime geçerek özel mesaj ifşası için izin alması gerekmektedir.),
- Telif Hakları İhlali,
- Türk Ceza Kanunlarında suç sayılan diğer haller,
- Pornografik içerik taşıyan görsel, video ve linkler.
8. Diğer sözlüklerden farklı olarak Zengin Sözlük'te her yazar kendisine özel başlık açabilir. Ancak bunun için yazarın geçerli bir sebebinin olması (bir hikaye yazmak gibi), başlığın sözlük formatına uygun olması ve bu yazarın bu isteğinin moderasyon onayından geçmiş olması gerekmektedir. Her yazarın kendisine özel başlık açma sayısı üç başlıkla sınırlandırılmıştır. Üç başlıktan fazlası açılamayacağı için, yazar, dilediği takdirde yine moderasyon ekibi ile iletişime geçerek daha önce kendisine özel yazdığı başlıklardan birini sildirerek kendisine yer açabilir. Bu başlıklara diğer yazarların da entry girme hakkı mevcut olacaktır. Yazarların sadece bu başlıkta flood yapma hakkı bulunmaktadır.
9. Flood yapmak, diğer bir deyişle aynı başlık altında veya birden fazla başlık altında birbirini tekrarlayan, anlamsız entryler yazmak her sözlükte olduğu gibi Zengin Sözlük'te de yasaktır. Müzik, edebiyat ve formata uygun görsel paylaşımları bu kapsamda tutulmamakla birlikte bu tarz paylaşımlar da günlük beş entry ile sınırlandırılmaktadır.
10. Zengin sözlük kurallarına birden fazla ve yeterli sayıda kez aykırı davranan üyeler açıkça ilan edilecek kriterlere göre otomatik olarak çaylaklık konumuna geri getirilebilirler. bu durumdaki üyeler çaylaklık tarihinden sonra en az 10 entry yazdıkları durumda hesapları tekrar gözden geçirilerek yazar konumuna geri getirilebilirler.
11. duyurular bölümü yasalara aykırı olabilecek durumlar ve arabirimin kötüye kullanılmasını denetlemek amacıyla denetime tabi tutulacaktır.
12. Bir yazarın entrylerine aynı yazar tarafından gün içerisinde süreklilik gösterecek şekilde birden fazla eksi oy verilmesi, yazarın seri eksilendiği anlamına gelmektedir. bu durum seri eksileyen yazarın oy verme ve yorum yapma yetkisinin elinden alınmasına sebep olur. Böyle bir durumda şikayet üzerine seri eksi oy verdiği tespit edilen yazar fakir yazar statüsüne alınır. Yazarın, İlk seri eksi oy tespitinde 3 gün, ikinci seri eksi oy tespitinde 1 hafta, üçüncü seri eksi oy tespitinde ise 1 aylığına statüsü fakir yazar'a alınır. Dördüncü tespitte ise tüm yazarlık süresi boyunca fakir yazar statüsünde kalır.

israil diye bir devlet mi var ki başkenti olsun

keskin nisanci
kuzey kore lideri kim jong-un'a ait beyan.

ayrıca şunları da söylemiş:

''Akıl hastası bunağın (ABD Başkanı Donald Trump) Birleşmiş Milletler'de yer alan bir egemen devleti (Kuzey Kore) yok etme çağrısı yaptığını göz önünde bulundurarak, bu hamlesine de şaşırmadık. Dünya barışını ve küresel güvenliği kimin tehdit ettiğini bir kez daha gördük. meşru haklarını kazanmak için mücadele eden Filistin ve Arap halklarını destekleyecek ve dayanışma içerisinde olacağız.''

boşuna dememişler dinsizin hakkından imansız gelir diye.

okunmamış her gazete yenidir

keskin nisanci
sanırım vizontele'DEn hatırlıyorum, ''Buraya gazeteler iki gün sonra gelir. Biz duyduğumuz bir habere şaşırdığımız zaman büyük şehirdeki insanlar çoktan unutmuş olur.''

gibi bir replik vardı. bu da o hesap olmalı, okunmamış gazete yeni değildir. mesela her gün zam var, haber nasıl yeni olsun?

okunmamış her gazete yenidir

icgqhs
Bilgi her zaman kıymetlidir, yenisi eskisi olmaz mantığı ile eşleşen bu sözü yaşlı insanlardan sıkça duymanız mümkündür.

-Gazete var mı?
+Var ama dünün
-ver okuyayım, okunmamış gazete yenidir evladım.
Amca yıllarca bu sözü kullanmak için beni mi bekledin diye kendinize sorarsınız, zira Ben sordum.
Not; gazeteci değilim, büfe işletmiyorum.

bitcoin

sos
(ben gibi) "nedir şu bitcoin anlayamadım gitti bir türlü" diyenlerdenseniz eğer aha da bu videoyu izleyin. %97 anlama garantisi veriyorum. ben bile anladım...

zengin sözlük projesinin battığı gerçeği

kozmos
son girdisinin üzerinden aylar geçmiş, allah bilir bir ara zengin sözlüğün varlığını bile unutmuş, bir anlığına aklına gelip ''lan dur bir ya, gireyim öyle bir yer vardı hakkaten ya'' diyerek sözlüğe girmiş, cuma akşamı gecenin kör saati sözlüğü sakin görünce de yalama yapıştırma işlemine başlamış yazar cümlesi olabilir. birader ekşide bile bu saatlerde gündem başlıklarındaki girdi sayısı yarım saatte birer birer artıyor. milyonlarca okuru, on binlerce yazarı olan bir yer bir de ekşi.

sözlüğe katkı temelinde hiçbir faydası dokunmamış, sözlüğü daha iyi bir yer haline getirmek, yazmak, yazmaya teşvik etmek yerine içi boş argümanlarla ''sözlük bozdu yiaaa, biti yea, abi orası öldü yea'' gibi, her klasik sözümona yazarın eleştiri adı altında sıraladığı saçmalıklar da olabilir. hatta tecrübelerim sonucu kesinlikle budur diyebilirim.

sen yaz kardeşim o zaman, sen şenlendir ortamı, tutan mı var? illa ağzına mı verelim lokmayı? ellerin var, parmakların var, beynin var. bir akıllı sendin zaten. öyle bir şey yaz ki, eleştirine kimse bir şey diyemesin, alabileceğin küfür veya tepki, aldığın artıya yaptığın şova değsin. hem sözlüğün bittiği kararını bir insan tek başına nasıl verir anlamıyorum. ne kudret be baba. helal.

''sen misin bu semtin zaptiyesi?'' derler adama. ben demiyorum ama derler. ayrıca;
(bkz:karanlığa küfür edeceğine bir mum yak)

çok kıl oluyorum böyle içi bomboş ziyan cümleler kuran insanlara çok.

öfke cuması

keskin nisanci
donald trump'un, kudüs'ü israil'in başkenti olarak kabul ettiklerini açıkladıktan sonra, başta hamas olmak üzere filistinli yöneticiler intifada çağrısında bulunmuş ve cuma gününe öfke cuması adını verip cuma namazından sonra gösteriler düzenlenmesini istemişlerdi ve bugün cuma namazından sonra özellikle mescid-i aksa yakınlarında ve batı şeria'da gösteriler düzenlenmeye başlandı. israil polisinin göstericilere gerçek mermi ve biber gazı ile müdahale ettiği belirtiliyor. şu ana kadar olaylarda 26 kişi yaralanmış. israil mescid-i aksa yakınlarındaki güvenlik gücü sayısını arttırmış ve göstericilere çok sert müdahalede bulunuyorlar.

trump, kör topal olarak ilerlese de belli bir aşamaya gelen barış görüşmelerinin altına dinamiti koydu, olayların daha da tırmanacağından herkes emin. üçüncü intifada gerçekleşirse yine binlerce insanın hayatını kaybetmesi söz konusu ama abd geri adım atmadı ve abd büyükelçiliğinin kudüs'e taşınmasına başlanacağı söylendi.

bu arada rusya devlet başkanı putin'in kudüs meselesini görüşmek için 11 aralık'ta türkiye'ye geleceği açıklandı. durum iyice cepheleşmeye gidebilir.

bold yazı tipi

keskin nisanci
yazıyı kalınlaştırmak için kullanılan bir yazı tipi.

bunun entry yazma hanesine eklenmesinde fayda olduğunu düşünüyorum. yani her cümleyi bkz vermek olmaz, bold yazı tipi olsa vurgulamak istediğimiz kelimeyi ya da cümleyi belirgin hale getirebiliriz. oluru var mıdır yok mudur bilmiyorum olsa iyi olur.

güncel köşe yazıları

kafatascihumanist
Ümit zileli: Ah kudüs vah kudüs
http://www.sozcu.com.tr/2017/yazarlar/umit-zileli/kudus-ey-kudus-2123016
Yazıdan alıntı
Uzun yıllar önce, Sabra ve Şatilla kasabı Ariel Şaron'un Müslümanların kutsal mekanı Harem-Üş Şerif'i bastığı ve dönüşü olmayan kanlı döneme adım atıldığı günlerde İsrail'deydim…
Yahudisi, Müslümanı, Hristiyanı, tüm dünyanın gözü Filistin lideri Arafat ile İsrail Başbakanı Ahud Barak'ın yapacağı “Barış görüşmesi”ndeydi. En önemli, uzlaşması en zor sorun ise tabii ki Kudüs'tü… İşte Şaron bu görüşmenin ve barışın temelini bilerek dinamitlemişti!..
Yıllar sonra bir başka hastalıklı ruh, ABD Başkanı Donald Trump, bile isteye, Kudüs'ü başkent ilen ettiğini açıklayarak, Ortadoğu'yu kan denizine çevirecek bombanın pimini çekti,
ne yazık ki!.. Silah tekellerinin, Ortadoğu ve Avrasya'yı büyük bir şehvetle isteyen devasa holdinglerin adamı Trump için o topraklarda can verecek on milyonların zerre kadar değeri yok!..
Önemli olan enerji kaynakları, önemli olan petrol, önemli olan en büyük güç olma ihtirası!..

anı yaşamak

monster degree
Geçmişi ya da geleceği düşünmeden sadece şu anın getirdiklerini almak.

Her insanın özgürlüğüdür ancak bildiğimiz üzere bir insanın özgürlüğü, diğer bir insanın özgürlük alanını dürtmeye başladığı yerde biter. Bu yüzdendir ki "Ben anı yaşıyorum yeauuu, bir daha gelmeyeceğim dünyaya." diyerek size iti köpeği muamelesi yapanlara yaşadıkları anı zehir etmek caizdir, çekinmeden edebilirsiniz. Hatta lütfen edin.

intifada

keskin nisanci
arapça ayaklanma demektir ve filistin halkının israil'in zalimliklerine karşı ayaklanmasının adıdır.

bugüne kadar iki defa intifada yapıldı.

birinci intifada israil işgaline karşı Arap halkının baş kaldırması karakterini taşıyan ilk İntifada, 1987'de başladı. 1991'de gerileyen direniş, 1993 Ağustos ayında Norveç´te "Özerk Filistin Yönetimi"nin kabul edildiği Oslo Anlaşmasının imzalanması ile sona erdi.

İkinci İntifada veya El Aksa İntifadası, Eylül 2000'den 2005 yıllına kadar devam eden ikinci Filistin ayaklanmasıdır.

hamas bugün itibariyle üçüncü intifadayı başlattıklarını duyurdu.

yunanistan'a tarihi ziyarette lozan restleşmesi

yeni nesil
Cumhurbaşkanı Erdoğan, tarihi Yunanistan ziyaretinde Atina'da Yunan mevkidaşı ile ortak açıklama yaptı. Yunistan Cumhurbaşkanı Pavlopulos'un Lozan ile ilgili sözlerine Erdoğan sert yanıt verdi. Tarihi ziyaret, son dakika açıklamalara sahne oldu.

Yunanistan'a 65 yıl sonra gerçekleştirilen en üst düzey ikinci ziyarette Eleutherios Venizelos Havaalanında Yunan Dışişleri Bakanı Nikos Kotzias tarafından karşılanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Meçhul Asker Anıtına çelenk sunduktan sonra Cumhurbaşkanlık Binasında mevkidaşı Prokopis Pavlopulos ile bir araya geldi.


Görüşmenin basına açık yapılan ilk bölümünde iki lider açıklamalarda bulundu.

Pavlopulos'un açıklamaları:

"Lozan Antlaşması'ndan bahsetmek istiyorum. Antlaşma ikili ilişkilerimizi belirlemektedir ve sınırlarımızı belirlemektedir. İkili ilşkiler açısından hiçbir boşluk bırakmayan, muğlak bölge taşımayan bir anlaşmadır. Bunun tartışılacak, gözden geçirilecek bir antlaşma olduğuna inanmıyoruz. Bu anlaşmada iki ülkede yaşayan azınlıklar belirlenmiştir. Bu anlaşmayla Yunanistan'daki azınlıklar dini temelde belirlenmiştir. Yunanistan bu anlaşmadan doğan tüm haklarını korumaktadır."

"İkili ilişkilerden söz ederken, ikimizin de ortak meselesi olan Kıbrıs meselesine değinmeden de geçemeyeceğim. Bu konuda Yunanistan'ın çözüm arayışında olduğunu ve adil çözümün en kısa zamanda gerçekleşmesini umuyoruz. Kıbrıs meselesine değinirken, her bir AB üyesinin başka bir AB üyesinin egemenlik hakkına giremeyeceğini unutmamız gerekiyor."

"Bu ziyaretinizin altın harflerle tarihe geçmesini umuyoruz. Aramızda hemfikir olmadığımız hususlar olabilir. Ancak o hususlara samimiyetle eğilerek çözüm bulabiliriz. Sizler için de çok iyi bir ziyaret olmasını diliyorum, bunun böyle olacağına inanıyorum"



Erdoğan'ın sözlerinden satır başları:

Bugün ülkelerimiz adına çok çok önemli bir gün. Son olarak Celal Bayar'ın ziyareti, sonrasında ilk defa böyle bir ziyareti gerçekleştiriyoruz. Bunun bana nasip olması dolayısıyla mutluyum. Bu anlamlı ziyaretin iki ülke arasında yeni bir dönemin başlangıcı olmasını ayrıca diliyorum.

Bazı gerçekleri sizler ortaya koydunuz, ben de ortaya koyacağım. Özellikle hala anlaşılmayan bazı incelikler var. 94 yıl önce yapılmış bir anlaşma ve bu anlaşma sadece Türkiye ile Yunanistan arasında yapılmış bir anlaşma değil. Bu anlaşmada Japonya, İngiltere, Portekiz bile var. Hepsini kapsayan bir anlaşma. 94 yıl içerisinde dünya adeta yeniden inşaa edildi. Türkiye ile Yunanistan arasında da bu arada birçok şey gelişti, değişti. Mesela Lozan'da, buradaki Türklerle ilgili Müslüman ifadesinin geçtiğinden bahsediyorsunuz. Doğrudur, aynı zaman AİHM'de Türk ifadesi orada geçmektedir. Bu kararlarla orada vardır. Mesela bir başka özelliğe geleceğim. Oradaki insanların yaşam koşullarının ne noktada olduğu konusuna da iyice bir göz atmak lazım. Batı Trakya'da yaşayan Müslümanlar inandıklarını Lozan'a göre yaşayabiliyorlar mı? Batı Trakya'daki Müslümanlar bugün, kendi seçtikleri başmüftüyle değil atanan bir başmüftüyle yönetilme gayreti var. Türkiye'de patrik, atanan bir patrik değil, seçilen bir patrik. Sensinot meclisi tarafından seçilir, meclis üyelerinin Türk vatandaşı olması gerekir. Sayı azaldığı için, biz patrikin bize verdiği isimleri meclis üyeleri olması için vatandaş yaptık. Patrik'i bu meclisi üyeleri seçmektedir. Ama Yunanistan'da, Batı Trakya'da Müslümanların başmüftüsünü hala oradaki din adamları seçememiştir. Bu nasıl oluyor da Lozan'ın uygulamada olduğunu söylüyoruz. Demek ki Lozan uygulamada değil. Lozan'ın uygulanabilirliğini bu şekilde ortaya koymamız lazım. Bunu birçok Yunan başbakanıyla görüşmüşümdür.

Batı Trakya'da ayrımcılık söz konusudur. Oradaki halka gerekli destek verilmemektedir. Türkiye'de benim Rum vatandaşlarıma yönelik böyle bir uygulama göremezsiniz. İbadethaneleri konusunda en ufak bir ayrımcılık göremezsiniz. Ancak Batı Trakya'da Türk kelimesini bile hazmedemiyorlar. Bence bizim bir defa bunları aşmamız lazım. Benim güncellenmesi gerekir dediğim konu, işte bunlardır. Tabi askeri konularda sıkıntılar yaşanıyor. NATO'dan siz çıktınız, tekrar NATO'ya girişinizi biz sağladık. Biz engel olsaydık siz NATO'Ya giremezdiniz. Ama biz öyle bakmadık, komşu diye baktık. Bugün de öyle bakıyoruz.

Kıbrıs'la ilgili görüşmede siz yoktunuz ben içerisindeydim. Yunanistan gibi Türkiye de garantör ülke. Final görüşmelerinin bizzat içerisinde oldum, Koffi Annan'la beraber süreci birlikte yürüttük. Oradaki görüşmelerde, çözüme gitmek gerekirken, orada alınan kararlar yürürlüğe girmedi. Kıbrıs'ta Türkler referandumda yüzde 60 evet oyu verdiler ancak Güney'de Rumlar hayır oyu verdiler. AB'nin verdiği sözler de yerine gelmedi. Verecekleri desteklerin hiçbirini uygulamaya sokmadılar. Bugün bile bunlar yerine gelmiş değil. Bizler bu noktadaki sadakatimizi aynen sürdürüyoruz. Bizim hedefimiz Kıbrıs'ta kalıcı, adil bir çözüm bulalım. Aynı şeyi Ege'de bulalım. Biz olması gerekenleri bir an önce yapalım. Kolay değil, Lozan'ın üzerinden 94 yıl geçti. 94 yılda birçok şey değişti.

Bizim özellikle arzu ettiğimiz şeylerin başında, Batı Trakya'daki soydaşlarımızın hakkının korunması gelmektedir. Biz 65 yıl sonra buraya farklı bir heyecanla geldik. Batı Trakya'ya bir ziyaret yapmayı da uygun gördüm. Birileri de bunu provoke etmeye çalıştı. Her toplumda artılar, eksiler vardır. Ama bunların 65 yıl sonra buraya bir Cumhurbaşkanı geliyorsa, bunun kontrol altında tutulması gerekir diye düşünüyor. Bunları aramızda çok daha detay görüşme şansımız da olabilir. Bu ziyaretimiz çok çok daha farklı, çok çok daha zengin, çok daha barışa yürümesi tarafların özel gayretlerini gerektiriyor. Aramızdaki tüm ilişkileri süratle yoğunlaştırıp, güçlendirmemiz lazım. Turizmdeki gelişmelere baktığımızda, sizden bize gelenler, bizden size gelenler hatrı sayılır şekilde çoğalıyor.

Aramızdaki yüksek düzeyli stratejik konseyi güçlendirerek devam ettirmemiz lazım. Benim arzum, biz bardağın boş tarafıyla uğraşmayalım. Bardağın dolu tarafına bakıp, münasebetlerimizi güçlendirelim. Bu ziyaretimizde inanıyorum ki 65 yılı bir kenara koyup, ileriye bakma ziyareti olacaktır.

Erdoğan'ın konuşmasının ardından Yunanistan Cumhurbaşkanı tekrar söze girdi:

"Sayın Cumhurbaşkanı Kıbrıs konusunda, cumhurbaşkanı kıyası yaptınız. Ancak Yunanistan'da anayasa gereği cumhurbaşkanı sizin yetkilerinze sahip değildir. O yüzden katılamadım görüşmelere. Bu karşılaştırma için şeref duydum tabiki. İlişkilerimizin samimiyet ilkesi üzerinde ilerleyeceğine inanıyorum. Dışişleri Bakanımızın da söyleyeceği gibi ben hukuk profesörüydüm. Bir anlaşmanın, hukuk ilkesinin güncellenmesi mümkün değildir. Var olan sözleşmeye yeni bir metin ekleyebiliriz fakat anlaşmayı güncellemek veya reform etme gibi bir kavramı kullanmıyoruz. Bu konuda da sizin samimiyetinize inanarak, bunun altını çizmeyi arzu ediyorum. Aynı zamanda bu ziyaretin tarihi öneminin altını çizmeden edemeyeceğim."

Pavlopulos'un sözlerine Erdoğan'ın cevabı:

Bunu cevapsız bırakmak da kendime saygısızlık olur. Ben tabi hukuk profesörü değilim ama siyaset hukukunu iyi bilirim. Siyaset hukukunda da, anlaşmaların güncellenmesi diye bir şart vardır ve bunu da biz yaparız. Yeterki ülkeler bu konuda mutabık kalsınlar, bunun dünyada çok örneği var. Sizler bu konuyu açtığını için bu konuya girdik. Açmamış olsaydınız, sayın Çipras'ın kabulünde bu konulara girerdik. Biz de çok sıkıntılar yaşadık, o yüzden sistem değişikliğine gidiyoruz. 2019'da Cumhurbaşkanlığı sistemine geçeceğiz.

delirmemek için yapılanlar

kozmos
-rock müzik dinlemek. özellikle 60-89 arası çıkan bazı grupların hemen her parçası tarihe geçmiştir. sesleri hala uzayın bir yerlerinde, ne bileyim belki alpha centauri'de falan hala yankılanıyordur. saf müzik çünkü.
-çiçek bakmak, beslemek, adı artık her neyse.
-ayakları kopana kadar yürümek.
-bir müzik aleti çalmaya başlamak, tekniğini geliştirmek.
-çocuk kitapları okumak(şaka yapmıyorum)

müşteri temsilcisinin bilmesi gereken maddeler

sos
müşteri temsilcisinin bilmesi gereken olmazsa olmaz maddelerdir. ilk 2'si şöyledir.

1-) müşteri temsilcisinin bağlı olduğu şirket her zaman haklıdır, hatasızdır, güvenilirdir.
2-) şirketin haksız olduğu durumlarda 1. madde geçerlidir.

arkadaş böyle bir sözleşme mi imzalıyorlar ne yapıyorlar? bugüne kadar karşılaştığım hiçbir temsilci de çıkıp demedi ki: "bizden kaynaklı bir sorun olmuş." diye...

abd'nin kudüs'ü israil'in başkenti olarak tanıması

john overmars
filistin'i yok saymak gibi bir şey bu.ortadoğu petrolden bağımsız seküler güçlü ekonomisi güçlü sanayisi olan tipik 21yy ülkeleriyle dolu ab gibi bir ortam olsa.abd de israil de buralarda cirit atamazdı kafasına göre.rusyayla abd'nin oyun alanı buralar.kafalarına göre hakem gibi hüküm veriyorlar.ortadoğu ancak ve ancak kendi sözü dinlendiği zaman güçlü ve barışçıl bir coğrafya olacak.

abd'nin kudüs'ü israil'in başkenti olarak tanıması

avni
"emperyalist politikaların mutfağı ingiltere servis edildiği yer abd'dir" derler. ben bilmiyorum, bunu diyenlerin yalancısıyım. bu durumda abd batı emperyalizminin jandarmasıdır, kolluk gücüdür. bence de doğruluk payı oldukça yüksek bu görüşün. ne ki dolar denilen parayı basan fed'in asıl sahipleri abd değil avrupa ve özellikle ingiliz kökenli bankalardır. daha doğrusu kan emici uluslarüstü tefecilerdir. son iki yüz yıldır önünde sonunda onların dediği olur. istedikleri anda savaşları başlatır ve bitirirler. devletler kurulur ve yıkılır.
hasılı çıkar çok yakın zamanda kokusu. nabız yoklayan bir blöf mü? yoksa gerçekten istenilen mi?

ne yapalım kadınlar öldürülüyorsa

davy jones
Ne kadar kolay değil mi?

Kadınlar kahkaha atmasın, sokağa çıkmasın, tacize uğrayınca bağırsın diye talimatlar veren de bizim kahveci eşref abi zaten anasını satayım.

Böyle, adaletin sadece duvarda bir yazı olarak kullanıldığı bir ülkede kadınları ne kadar müdafaa edebilirsin ki?

Bu ülkede Kadın olup hayatta kalmak zor valla, bol şans.

ne yapalım kadınlar öldürülüyorsa

gasteci velet
Yazıyooor! AKP'li İl Genel Meclisi başkanının kan donduran kadın cinayetleri tepkisini yazıyooor!

AKP'li Çorum İl Genel Meclisi Başkanı Halil İbrahim Kaya'nın toplantıda 5 aralık kadın hakları günü dolayısıyla söz alan CHP'li Burçin Solmaz Polat'a verdiği inanılmaz cevap. Polat'ın kadına seçme ve seçilme hakkının tanınmasıyla ilgili konuştuğu sırada Kaya, "Bugün ne günü dediniz?" diyerek Polat'ın sözünü kesti.

Kaya'nın verdiği tepkinin tam metni ise şöyle: "Kadınlar öldürülüyor diyorsunuz. Kim öldürüyor. Ne yapalım öldürülüyorsa, polis yakalayıp cezasını veriyor. Bu hükümetin verdiği kadın haklarını Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşundan beri hiçbir hükümet vermedi. Adam öldürüyorsa cezasını çekiyor. Erkekler öldürülmüyor mu?"

Hükümete lâf söyletmemek için ne yapacaklarını şaşırıp her meseleyi 'dünden bugüne hükümetler yarışı' seviyesinde tutanlarda bugün haberlerini okudunuz...